Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Mayıs 2011       Mesaj #8
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

EMNİYET KEMERİN DOĞRU VE YANLIŞ DAVRANIŞLARI


Emniyet kemeri ne zaman fayda yerine zarar verebilir? Birlikte bu konuyu ayrıntılı bir şekilde inceleyelim.
Emniyet kemerinin emniyetli kullanımı konusundaki bilgilerinizi test etmek için işte size bir fırsat.
Emniyet kemeri ani frenleme veya çarpışma durumlarında oluşan yaralanma ve ölüm olaylarını önlemeye yönelik kullanılan bir güvenlik ekipmanıdır.

Emniyet kemerinin çalışma prensibi frenleme veya çarpışma anında sürücü veya yolcu üzerine etkiyen kuvvetin kemer aracılığıyla vücuda yayılarak etkisiz hale getirilmesini sağlamaktır. Böylelikle vücut koltuğa sabitlenmiş olur. Bunun sonucunda da çarpmalardan kaynaklanan yaralanma ve ölümler önlenmiş olur. Ancak bu sadece emniyet kemerinin doğru kullanımı sonucu mümkün olabilmektedir.

Peki emniyet kemerinin doğru kullanımı nasıl olacaktır?
Emniyet kemeri vücudunuzu iki ayrı hat üzerinden kavrar. Bunlardan birisi omuzdan ve göğüs kafesi üzerinden geçen çapraz hattır. Diğeri ise belimizin hemen altında leğen kemiği üzerinden geçen hattır.
Emniyet kemeri sürücü veya yolcu üzerine etkiyen kuvveti göğüs kafesi ve leğen kemiği aracılığıyla gövdemize yayar.

Şimdi emniyet kemerinin yanlış kullanımı olur mu? Diye sorabilirsiniz.
Elbette ki olur. Nasıl mı? Şimdi hep birlikte görelim. Yansıda da gördüğünüz gibi bağladığımız emniyet kemeri göğüs kemiğinin üzerinden geçecek şekilde çapraz olarak gövdemizi sarmalıdır.

Eğer emniyet kemeri göğüs kemiğinin biraz yukarısından veya birazaşağısından geçecek olursa etkiyen kuvveti kaburgalara iletir. Kaburgakemiklerinin yeterli dirence sahip olmamaları kırılmalarına sebep olabilir. Böylesi bir durum göğüs kafesi içindeki kalp ve akciğer gibi hayati organların tahribatına sebebiyet verebilir.

Benzer bir durum emniyet kemerinin gövdemizi tutan diğer kısmı içinde geçerlidir.
Emniyet kemeri gövdemizi alttan leğen kemiği üzerinden sarmalıdır. Emniyet kemerinin leğen kemiğinin biraz yukarısından geçmesi durumunda karın boşluğunda yer alan mide karaciğer ve bağırsaklar gibi organlar direkt olarak yoğun bir basınç etkisi altında kalacaktır. Tabi ki bu durum söz konusu organlarda büyük tahribata sebep olacaktır.

Bu ayrıntılara dikkat edilmediğinde emniyet kemeri kullanılmaması durumunda kötü sonuçlarla karşılaşmak mümkün olabilmektedir.

Ayrıca emniyet kemeri kullanımı esnasında yansıda da sıralanmış olan diğer hususlara da dikkat edilmesi gerekmektedir.
Emniyet kemeri ile bedeniniz arasında elbette ki giysileriniz dışında hiç bir şeyin bulunmamasına dikkat ediniz. Örneğin emniyet kemeri altında bulunabilecek†cüzdan ve benzeri bir nesne sizin hafif atlatılabilecek durumlarda dahi yaralanmanıza veya oluşabilecek yaralanmanın şiddetinin artmasına sebep olabilir.

Emniyet kemerinin sıkıca bağlı olup olmadığını kontrol etmeniz gerekmektedir. Aksi takdirde eğer çarpışma veya ani frenleme halinde emniyet kemeriniz gereken sıkılıkta gövdenizi kavramıyorsa başta başınız ve göğüs kafesiniz olmak üzere gövdenizi araç içinde çeşitli yerlere çarpmanız hatta ön camdan dışarı fırlamanız kaçınılmaz olacaktır.

Emniyet kemeri takmış olmanın her şeyi bitirdiğine ve sizi her durumda koruyacağına inanıyorsanız yanılıyorsunuz demektir.
Eğer koltukta gövdenizin sırt kısmını tamamen koltuğa yaslamış olarak oturmuyorsanız yanlış bir kullanım vardır. Yana yatık olarak oturuyorsanız veya aracınızın koltuk ayarını oturuş şeklinizi bozacak şekilde yanlış yapmışsanız sizi sorunlar bekliyor demektir.

Çünkü böylesi durumlarda emniyet kemeri; etkiyen kuvveti gövdenizin dirençli bölgeleri yerine (göğüs kemiği leğen kemiği) o anki oturuş şekliniz doğrultusunda nereye denk gelirse oraya aktaracaktır. Bu da herhangi bir ani fren veya çarpışma söz konusu olduğunda sizin emniyet kullanıyor olmanıza rağmen yaralanmanıza sebep olacaktır.

Doğru Olmayan Gerçekler-1


Emniyet kemeri kullanma konusunda bazı yanlış inançlar üzerinde duracağız.
İnsanların kendi kendilerini nasıl kandırdığının bir örneğini görmek ister misiniz?
Gerçekle uzaktan yakından alakası bulunmayan ve emniyet kemeri kullanmamayı tercih edenlerce tabiri caizse uydurulmuş hayali gerçekler vardır.

Kimi sürücüler şehir içlerinde emniyet kemeri takmayı alışkanlık haline getirmemişlerdir. Ayrıca bu insanların düşük hızlarda meydana gelen çarpışmalarda maruz kalınan kuvvetten ve emniyet kemerinin bu durumlarda yaralanmaları önleyici etkisinden de haberleri yoktur.

Neden emniyet kemeri kullanmadıkları sorulduğunda cevapları “Şehir içlerinde emniyet kemeri kullanmıyorum. Çünkü ben düşük hızlarda çarpmaya dayanırım.” olmaktadır.

İşte tam bu noktada yansıda da görmekte olduğunuz ve Almanya’da yapılan bir araştırmanın sonucu sunulabilir. Bu araştırma sonucuna göre şehir içi yollardaki hız limiti olan 50 km/saat gibi sürücülerimizce fazla önemsenmeyen bir hızla kafa kafaya çarpışmada sürücünün karşı karşıya kalmış olduğu kuvvet tam 4 tondur.

Düşünebiliyor musunuz? 4 tonluk bir kuvvetle ön cama veya direksiyona çarptığınızı.
Eğer hala bu bilgiler ışığında dahi ben düşük hızdaki çarpışmalarda etkiyen kuvvete dayanırım diyebilecek ve emniyet kemeri kullanmamakta ısrar edecek bir sürücüye söylenebilecek tek şey “ kendini aldattığıdır”.

Böylesi kişilere bol şans dilemekten başka çare yoktur. Çünkü hayatlarını sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeleri için buna çokça ihtiyaçları olacaktır.

Doğru Olmayan Gerçekler - 2


Bir kaza anında emniyet kemeri takmamak bize avantaj sağlar mı acaba? Gelin bu sorunun bilimsel açıklamalarını birlikte görelim.
Emniyet kemeri takmayanların öne sürdüğü gerekçeleri öğrenmek ister misiniz?
Emniyet kemeri kullanmayan sürücülerin büyük bir bölümü kaza sonrasında kemer sebebiyle araçtan çıkamamaktan çekindikleri için emniyet kemeri kullanmadıklarını söylemektedir.

Ancak bunu ileri sürerken sanırım yansıda da değinilmiş olduğu gibi kaza sonrası araçtan çıkabilmek için bilinçleri açık ve yaralanmamış olmaları gerektiğini unutmaktalar.

Varsayalım bir kaza oldu ve kaza esnasında emniyet kemeri kullanmıyordunuz. Emniyet kemeri kullanmamaktaki amacınız neydi? Kaza sonrası araçtan çıkabilmek.

Peki emniyet kemersiz olarak onca kuvvete maruz kalıp kafanızı ve gövdenizi araç içinde neresi rast gelirse çarptıktan sonra üstünüzü başınızı silkeleyip araçtan çıkabileceğinizi mi düşünüyorsunuz?

Eğer böyle düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Böylesi durumlar ancak filmlerde olmaktadır. Gerçek hayatta karşılaştığınız olayları ne yeniden yaşabilmekte ne de bu olaylarda dublör kullanabilmektesiniz.

Ayrıca şu noktayı da göz ardı etmeyiniz. Kaza sonrasında bulunabileceğiniz en güvenli ortam yine aracınızın içidir. Emniyet kemeri kullanmamanız durumunda büyük bir olasılıkla çarpışma esnasında vücudunuza etkiyen kuvvetin etkisiyle ön camdan araç dışına fırlarsınız.

Şimdi yansıda da görmekte olduğunuz çok çarpıcı bir gerçeğe parmak basmak istiyorum.
Emniyet kemeri kullanmaksızın karıştığınız bir kazada eğer çarpışma etkisiyle araç dışına fırlama durumunuz söz konusu ise bu kaza sonucunda ölme riskiniz tam 25 kat artmaktadır. Evet evet yanlış duymadınız tam 25 kat.

Yani kaza sonrası araçtan çıkabilmek için takılmayan emniyet kemeri kaza esnasında sizin aracı terk etmenize ve büyük olasılıkla da ölmenize neden olacaktır.

Doğru olmayan gerçekler - 3


Emniyet kemeri takmayanların öne sürdüğü gerekçeleri çürütmeye devam ediyoruz.
Kaza sonrasında hadi yangın çıkarsa kemer araçtan çabuk çıkılmasına engel olur mu? Bu sorunun ilginç cevabını birlikte inceleyelim.
Kimi sürücüler kaza sonrası oluşabilecek yangın ve benzeri durumlarda araçtan derhal kaçabilmek için emniyet kemeri kullanmamakta ısrarcı olmaktadırlar.
Ancak yansıda yer alan istatistiki veriye göre bu tür kazalar yani araçta patlama alev alma gibi durumların yaşandığı kazaların binde birler mertebesinde olduğunu göstermektedir.

Bu durumda şu açığa çıkmaktadır ki böylesi bir amaç doğrultusunda hareket ederek emniyet kemeri kullanmamak “pire için yorgan yakmak” tan başka bir şey değildir.

Ayrıca şu husus kesinlikle unutulmamalıdır. Kemer kullanmaması sonucu kaza esnasında pek çok darbe almış kişinin bırakın araçtan çıkmayı tıbbi yardım olmaksızın belki de yaşaması mümkün olmayacaktır.

Doğru Olmayan Gerçekler - 4


Şimdi de modern bir gerekçeye geldik: Hava yastığı. Acaba hava yastığı olan araçlarda emniyet kemeri kullanılmasa da olur mu?
Otomobil fabrikaları hava yastığı koydukları araçlarda niçin hala emniyet kemeri kullanıyorlar? Bunun bir gerekçesi olabilir mi?
Son yıllarda emniyet kemeri kullanmayan sürücülerin en önemli bahaneleri araçlarında hava yastığı bulunuyor olmasıdır.
Ancak gerçekler yansıda görüldüğü gibi sürücülerin iddialarından farklıdır. Hava yastıkları sadece ve sadece emniyet kemeri ile birlikte kullanıldıklarında yarar sağlayan ekipmanlardır. Emniyet kemeri kullanılmadığı durumlarda devreye giren hava yastığı sürücüye faydalı olmak yerine onun ölümüne dahi neden olabilir. Çünkü hava yastıkları çarpışma algılandıktan sonra çok kısa sürede ve büyük bir basınçla şişmektedir.

Yani emniyet kemerinin kullanılmadığı bir kazada devreye giren hava yastığı sürücünün başını ve gövdesini araç içinde herhangi bir yere çarpmasını engelleyebilir. Ancak aynı çarpma etkisi bu kez de hava yastığı ile sürücünün başı ve gövdesi arasında olur. Hatta böylesi durumlarda hava yastığı sürücünün nefes almasını engelleyerek boğulmasına dahi yol açabilir.

Ayrıca hava yastıkları devrilme savrulma gibi bir çok kazada ve ani frenleme durumlarında çalışmamaktadır.
Şu nokta kesinlikle göz ardı edilmemelidir. Hava yastıkları emniyet kemerleri ile birlikte verimli olan yardımcı güvenlik sistemleridir ve kesinlikle tek başlarına koruyucu değildirler.

Çoçuk Güvenliği Koltuğu Kullanımı


AB’nin 3 yaşın altındaki çocukların özel güvenlik koltukları olmadan araçların arka koltuğunda seyahat etmelerini yasakltırAraç içinde Bulunan güvenliği koltukları araç içine doğru monte edilmesidir. Güvenlik koltukları doğru olarak araç içine monte edildiğinde çocuklar yüzde 75 oranında trafik kazalarından hiç zarar görmüyor. 1 yaşına kadar olan çocuklar için yapılmış olan bebek koltukları arka koltuğa bebeğin yüzü arkaya bakacak şekilde monte edilmeli. Hassas kafa ve boyun yapısına sahip olan bebek bu şekilde daha iyi korunur.

Güvenlik koltukları ön koltuğa tam olarak yaslanmamalı mesafe bırakılmalıdır. 1 yaşından sonra 4 yaşına kadar hareketli çocuk koltukları kullanılmalı. Bunlar arka koltuğa öne bakacak şekilde monte edilmeli."

4 yaşından 8 yaşına kadar boy ve kilo olarak hareketli koltukları kullanamayacak ve henüz emniyet kemeri de kullanmaya hazır olmayanlar için destek koltuklarının geliştirildiğini belirterek bu koltuğun çocuğun boyunu yükselttiği için camdan dışarıyı seyredebilmesini sağlamaktadıri.

Arkası yüksek olan destek koltuklarının hassas kafa ve boyun yapısını daha iyi koruyacaktır
"Çocuk güvenlik koltuklarında iki omuzdan iki kalçalardan bir de bacaklarının arasından emniyet kemerleriyle sıkıca bağlanmalı. Bu kemer sarsıntıyı önleyerek tek bir noktadan gelecek gücü vücudun farklı bölgelerine dağıtır. Çarpışma anında fırlamayı engelleyen kemer omuriliği koruyarak ciddi sakatlanmaları önler. Emniyet kemeri ancak 12 yaşından sonra takılmalıdır."

Otomobillerde çocuk koltuklarının kullanılmasının nedeni araç içinde bulunan bir çocuğun kaza anında oturduğu yerden fırlayıp savrulmasını önlemektir. Eğer bu önlenemezse kaza anında aracın iç yüzeyine şiddetle çarpabilirler. Bunun sonuçlarını tam olarak önceden kestirmek mümkün değilse de en azında ağır şekilde yaralanacaklarını tahmin etmek güç değildir. Bir çocuk koltuğu kullanılması halinde ise özellikle bu yaralanmanın şiddetini azaltmak mümkün olduğu gibi bazı hallerde tümüyle önüne geçmek de mümkündür.

Çocuk koltukları bebekler için ayrı yürümeyi yeni öğrenmiş çocuklar için ayrı ve okul çağındaki küçük çocuklar için ayrı olmak üzere üç grup olarak incelenebilir. Bunların kullanım amaçları aynı ise de kendi özelliklerine göre kullanılması gereklidir.

Bütün çocuklar için boy ve kilolarına uygun büyüklükte bir koltuk ya da yükseltici seçilmelidir. Aksi halde emniyet kemeri bağlamak herhangi bir yarar sağlamayacaktır.
Son düzenleyen Safi; 27 Şubat 2017 01:57