Arama


pesimist - avatarı
pesimist
Ziyaretçi
6 Mayıs 2011       Mesaj #10
pesimist - avatarı
Ziyaretçi
Organik Tarım

Organik tarım, bitki nöbetleşmesi, yeşil gübre, kompost, biyolojik zararlı kontrolünü içeren ve toprak üretkenliğini sağlamak için mekanik işlemeye dayanan; sentetik gübre ve pestisit, hormon, hayvan yem katkıları ve genetiği değiştirilmiş organizmaların kullanımını reddeden veya sınırlayan tarım yöntemidir.
1990'dan beri,organik ürün pazarı hızlı bir artış göstermiş ve 2007 yılında 46 milyar dolara ulaşmıştır. Bu talep artışı, organik üretim yapılan tarım alanlarının artışına yol açmıştır. Yaklaşık 32.2 milyon hektarda organik üretim yapılmaktadır ve toplam tarım alanlarının %0.8'ini temsil etmektedir. Ayrıca, 2007 yılında doğadan toplanan organik ürünler 30 milyon hektardan hasat edilmektedir.
Organik tarım yöntemleri birçok ülkede yasa ve kurallarla çerçevesinde yönetilmekle beraber, standartların büyük bölümü bir şemsiye organizasyonu olan 1972'de kurulan IFOAM (International Federation of Organic Agriculture Movements - Uluslararası Organik Tarım Hareketleri Federasyonu) tarafından oluşturulmuştur. IFOAM, organik tarımın amacını şöyle tanımlamıştır:
« "Organik tarım toprakların, ekosistemin ve insanların sağlığının sürdürülmesini sağlayan bir üretim sistemidir. Olumsuz etkilere yol açan girdilerin kullanımına karşı ekolojik süreç, biyoçeşitlilik ve bölgesel koşullara adapte olmuş döngüye dayanmaktadır. Organik tarımın hedefi gelenek, yenilik ve bilimi birleştirerek paylaştığımız çevreye faydada bulunmak ve adil ilişkilerle yaşamın içinde yer alan herkes için iyi bir hayat sağlamaktır." »

Organik Tarımın Özellikleri

Bu yöntemde kimyasal gübre, ilaçlama, hormon gibi dış etkenler kullanılmaz. Tamamen atalarımızın doğal üretim yöntemlerinin günümüz agronomik bilgiler ışığında yapılmasıdır. Ekolojik (organik) üretim yapan bir çiftçi, uluslararası bir denetleme şirketi tarafından verilen sertifikayı almak zorundadır. Bu sertifikayı alabilmesi için ürünlerini gerekli koşullarda üretmelidir. Gerekli koşullar sağlandığında bu denetçi firmalar ürünü denetleyerek sertifika verirler. "Ekolojik tarım" ismi üzerinde önemli anlaşmazlıklar vardır. Bu yöntem ile üretilen ürünlerin ekolojik kelimesi ile bir bağı olmaması sebebiyle "Organik tarım" daha doğru bir isim olarak kabul edilmektedir.
"Iğdır Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Zengin, tarım ilaçlarının yoğun ve bilinçsiz bir şekilde kullanımı sonucunda gıdalarda, toprak, su ve havada ilacın kendisi ya da dönüşüm ürünlerinin kalabildiğini söyledi. Bunun sonucu ilaçların hedef olmayan diğer organizmalar ve insanlar üzerinde olumsuz etkileri görüldüğünü ifade eden Zengin, Tarım ilaçlarının bazıları toksikolojik açıdan bir zarar oluşturmazken, bazılarının kanserojen, sinir sistemini etkileyici ve hatta mutasyon oluşturucu etkileri saptanmıştır dedi."

Şehirlerde Organik Tarım

Bir bahçesi olmanın en önemli zorluklarından birisi, çok pahalı olan arazi ve altyapı harcamalarıdır. Bugün, şehre yakın bir araziyi elde ettiğinizi varsaysak bile, buraya elektrik, su, yol, güvenliği sağlayacak çit, bekçi, bakıcı masrafları gibi harcamalar oldukça büyük bir hacim tutabilir.
Bu harcamalardan uzaklaşabilmek için kiralık hobi bahçeleri kullanılabilir. Hobi bahçeleri öncelikle “toprakla, bahçe ile uğraşmak” zevkini oldukça ekonomik seviyelere indirmektedir. Traktörün çalıştırdığı rotavatörle hazırlanmış, yanına su getirilmiş, drenaj çalışması yapılmış, bekçiler tarafından korunan bahçeler, katılımcıların bir çok yükünü almaktadır.
Bölgede doğal tarım uygulamaları yapılıyor olması, yani zirai ilaç ve kimyasal gübre ve hormon kullanılmaması, bahçe sahiplerine zehirsiz sebze ve bitkiler üretebilmeleri için olanak sağlar. Bu çok önemli bir konudur. Bahçe sahipleri, bahçelerinden, 2-3 haneye yetecek domates, biber, fasulye, brokoli, kabak, havuç, turp, maydanoz, roka, lavanta, adaçayı vb. elde edebilirler. Özellikle bebek sahibi ailelerin bunlara dikkat etmesi önerilir.Hamilelerin kesinlikle hormonlu yemesi sakıncalıdır.

Kaynak:vikipedi