Câmilerden ayrı olarak kurulan eğitim müesseselerine; Emevîler devrinde “Mektep”, Abbâsîler devrinde “Beytülhikme”, “Beytülilim”, “Darülilim”, Türkler (Karahanlılar, Selçuklular ve Osmanlılar) döneminde “Medrese” adı verilmiştir.
“Buldum, buldum Osmanlıları zaferden zafere ulaştıran sebebi ve bunları durdurmanın, Osmanlı Devleti'ni yıkmanın çaresini buldum!”
“Osmanlılar harpte aldıkları esirlere hiç kötülük yapmıyor, onlara kardeş gibi davranıyorlar. Hangi milletten hangi dinden olursa olsun küçük çocukların zekâlarını ölçüyorlar. Keskin zekâlı çocuklar seçilerek, saraydaki (Enderun) denilen mekteplerde, değerli öğretmenler tarafından okutuluyor. İslâm bilgileri, İslâm ahlâkı, fen, kültür dersleri verilerek, kuvvetli, başarılı bir Müslüman olarak yetiştiriliyorlar. Osmanlı ordularını zaferden zafere ulaştıran değerli kumandanlar, Sokullular ve Köprülüler gibi seçkin siyaset ve idare adamları, hep böyle yetiştirilen keskin zekâlı çocuklardı. Osmanlı akınlarını durdurmak ve böylece Osmanlı Devleti'ni yıkmak için, onların açtığı bu Enderun mekteplerini ve bunların kolları olan medreseleri yıkmak, Osmanlıları fende ve diğer ilimlerde geri bırakmak lâzımdır.”