Arama

Ateş Nedir? - Tek Mesaj #3

Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
29 Mayıs 2011       Mesaj #3
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

ATEŞ


—Balıkç. Bir balıkçı teknesinde, balıkları tekneye yaklaştırmak için geceleyin yakılan ışık kaynağı.

—Çağ. sant. Ateş işi, yapım sürecinde bir yanma evresi geçiren resim ya da heykeli, yapımında alevin kullanıldığı assamblaj, çevre ya da heykeli tanımlamak için kullanılan terim.

—Ekmekç. Afeş koltuğu, odunla ısıtılan ekmek fırınlarında, ateşin yandığı tarafa verilen ad.

—Esk. sil. Ateş oku, ahşaptan yapılmış hedefleri, kale ve cephanelikleri yakmak için kullanılan, ucunda yanıcı madde bulunan eski bir savaş aracı.

—Folk. Ateş falı, alevlerin durumunu, rengini ve çıkardığı sesi yorumlayarâk bakılan fal.

—Isıbii.
  • ateş darbesi, ya da ateş vurması, bir kazanda ısıtma yüzeyinin bir bölümünün yansımasıyla sonuçlanan kaza. (Bu yüzey, ocağın ışınımına uğradığı ya da alevle temas ettiği ve suyla yeterince soğutulmadığı zaman yanar Büyük su hacimli kazanlarda çok kötü sonuçlar veren ateş darbesi, genellikle beslemenin ya da dolaşımın hatalı olmasından ya da taşlaşma nedeniyle iç yüzeyin suyla temasının kesilmesinden kaynaklanır.)
  • Ateş köprüsü, bir ocağın yanma gazları çıkışında yer alan küçük duvar. (Bu duvarın üzerinden geçen gazlar fırına ya da kazanın duman kanallarına girer.) (Eşanl. CEHENNEMLİK DUVARI ]
  • Ateşe dayanıklı, ısıya dayanıklı ve yalnızca çok yüksek sıcaklıklarda eriyen gereçler için kullanılır. (Eşanl. REFRAKTER.)
—Mad. oc.
  • Ateş alma, çatlaklar arasından sızan havayla bulunduğu yerde ısınan kömürün kendiliğinden yanması. (Bazı kömürler, özellikle gevrek ve piritli olanlar -ayrıca linyit- kalın katmanlar halinde bulunduklarında kendiliğinden ateş alır; böyle bir olayda cevher içindeki zehirli ya da tehlikeli gazlar açığa çıkar [karbon monoksit, hidrojen, etilen] ve galerinin ya da şantiyenin yan yüzeyinden çıkıp havaya yayılarak yangına yol açar, bunlara"tutuşabilir’' kömürler denir.)
  • Ateş almanın gecikmesi, ateşlenen bir lağımın istenen anda patlamaması ya da beklenmedik ve önemli bir gecikmeyle patlaması.
—Metalurj. Ateşe dayanıklı çelik, alaşım, yüksek sıcaklıkta gerek çeşitli ortamların korozyonuna, gerekse mekanik ıçkuvvetlere dayanıklı özel çelik ya da alaşım. (Başlıca ateşe dayanıklı alaşımların temel bileşenleri demir, nikel, krom, alüminyum ve titandır. Bu alaşımlardan kömürü gazlaştırma aygıtları türbomakinelerin türbin kanatları ve fırınların elektrik dirençleri yapılır.)

—Meteorol. Aziz Erasmus ateşi, gemi direklerinin ucunda ya da halat çımalarında görülen ve atmosferdeki elektriğin neden olduğu küçük ışık boşalımı.

—Nalbantl.
  • Ateş kıskacı, demir çubukların ve düzeltilecek nalların ateşe tutulmasına ve ateşten alınmasına yarayan kıskaç. (El kıskacından büyüktür: ağzı bundan daha geniş ve kolları daha uzundur.)
  • Ateş küreği, ocağa kömür atmak ve külü çıkarmakta kullanılan kürek.
—Patol. Genellikle kırıklık ve çeşitli belirtilerle birlikte vücut sıcaklığınınjıormalin üstüne çıkması.

—Seram. Bir fırının pişim sırasındaki iç atmosferinin kimyasal niteliği: oksitleyici ateş, indirgeyici ateş.
  • Ateş toprağı, yüksek ısıda bozulmayan bir tür kil.
  • Ateş düzenleme kapağı — SÜRGÜ.
  • Ateşe dayanıklı, bazı fiziksel ya da kimyasal etkilere (ısıl etki, gazların ve sıvı metallerin yol açtığı korozyon) karşı dirençli gereçler için kullanılır. (Eşanl. REFRAKTER.)
  • Ateşe dayanıklı gereç, yüksek sıcaklıklara dayanabilen gereç. (Ateşe dayanıklt gereçler yüksek sıcaklıklarda üretim yapan tüm sanayi dallarında kullanılır: seramik, çimento, demir-çelik, cam sanayilerinde, kazanlarda vb.)
—Süslem. sant. Afeş sanatları, seramik camcılık, minecilik, vb.

—Tanrıbil.
  • Araf ateşi, hırıstiyanlığa göre, araftaki ruhların çekeceği geçici cezalar.
  • Cehennem ateşi, Yeni Ahit'te, lanetlilerin uğrayacağı sonsuz eziyetler.
—Ted.
  • Ateş düşürücü, vücut sıcaklığını azaltmaya yarayan ilâç, madde, yöntem.
  • Ateş tedavisi, yapay olarak yaratılan ateşi tedavi aracı olarak kullanan yöntem. (Ateş, canlı ya da öldürülmüş mikroplar şırınga edilerek yaratılabileceği gibi fiziksel yöntemlerle de yaratılabilir [organizmanın bir kısmına ya da tümüne yüksek frekanslı akım uygulanması). Sıtma asalağı aşılayıp hastayı sıtma yaparak genel felci tedavi etme yöntemi [malaryaterapi] ateş tedavisinin bir çeşitidir.) [Eşanl. PİROTERAPİ]
—Tez. sant. Ateşe koymak, altın levhaların yapışmasını önlemek amacıyla kullanılan jelatinli suyun donmaması için, su dolu kabı küllü ve az ateşli mangalın kenarına yan koymak.

—Cilt süslemelerinde, deri üzerine çizgi çiziminde kullanılan gereçlerin, uygulamadan önce ateşte kızdırılması.

—Yerbil. Ateş çemberi ya da ateş kuşağı, Büyük Okyanus'u çevreleyen ve çoğu etkin yanardağların tümünü eskiden belirtmekte kullanılan deyimler.

— ünl. Ateş açmak eyleminin başlaması için verilen komut.

—Ask. denize. Dolu ve atışa hazır bir topun ya da bataryanın ateşlenmesi için verilen komut. (Eskiden foga denirdi.)

—Sil. ve Ask.
  • Ateş kes, ateşi durdurmak için verilen komut. (Bu komutla silahlar emniyete alınır. Amaç yaralı ve ölülerin toplanması, görüşme yapılması gibi zorunlu gereksinimleri gidermektedir.)
  • Ateş serbest, her atıcıya atış inisiyatifi bırakan komut. (Bu ateş biçimi, özellikle kaçmakta olan hedeflere karşı uygulanır.)
Kaynak: Büyük Larousse
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 6 Ocak 2020 17:02