Astım Bir Hastalık Olarak Nasıl Başlar? Nasıl Seyreder?
Astım, eğilimi olan insanlarda hava yollarının içini döşeyen zarın (buna mukoza denilir) Enflamasyon adı verilen değişmeler sonucunda şişerek tüm hava yolları çapının daralmasıdır. Buna bağlı olarak havanın içeri girişve çıkış zorlaşır.
Astımın bir hastalık olarak başlamasının ve seyrinin anlaşılmasında aşağıdaki üç kavramın iyice bilinmesi gerekir.
1. Astıma eğilim,
2. Astıma bağlı hava yolu zarının enflamasyonu,
3. Astım nöbeti
1. Astım Eğilimi
Normal insanlarda hiçbir etki ve değişme yapmayan bazı etkenlerin bazı insanlarda awstıma yol açabilmesi özelliğine ASTIM EĞİLİMİ denir.
Astım eğilimi iki şekilde olur:
A- Katılımla geçen eğilim
B- Sonradan edinilen eğilim
A- Katılımla geçen eğilim
Astımlı insanların bir kısmında anne veya baba tarafında astım bulunur. Hem anne hem de babasında astım bulunan kişilerde astım hastalığı çok daha sık rastlanır. Böyle astımlılarda astım eğilimi kalıtımla ilgilidir.
Kalıtımsal astım eğilimi olan astımlılarda belirtiler, genellikle çok erken yaşlarda başlar. Bu bakımdan astımlı anne ve babalar, çocuklarında en ufak solunum problemi bulunursa astım konusunda doktorlarını uyarmalıdırlar.
B- Sonradan edinilen eğilim
Astımlı insanların bir çoğunun ailelerinde astım ve benzeri belirtiler saptanmaz. Ayrıca bu kişilerde allerji de yoktur. Kalıtımsal bir eğilimi bulunmayan astımlı hastaların büyük bir kısmı halk arasında grip veya soğuk algınlığı olarak ifade edilen, şiddetli bir üst solunum yolu viral infeksiyonundan bir süre sonra astım belirtilerinin başladığını hatırlarlar.
Grip, soğuk algınlığı ve başka bir akciğer enfeksiyonu gibi bir hastalık geçiren insanların bazılarında Astıma eğilim oluşur. Buna sonradan edinilen eğilim veya kalıtsal olmayan eğilim denir.
Enflamasyon
İster kalıtımsal, isterse edinsel olsun astım eğilimi olan insanlarda, başka insanlarda hiçbir etki yapmayan dış etkenler hava yollarının içini döşeyen zarlarda bazı değişmelere yol açar. Bu değişmelere enflamasyon adını veriyoruz. Enflamasyona atopik kimselerde allerjenler yol açabilir. Bunun mekanizmasını biraz önce anlattık. Fakat atopik olmayan insanlarda birçok tahriş edici madde de enflamasyona yol açar.
Tahriş edici maddeler enflamasyona nasıl yol açar:
Tahriş edici maddelerin veya viral enfeksiyonların etkisi ile hava yolu zarındaki MAST hücreleri adı verilen özel hücreler ve kandan göç eden beyaz hücreler tarafından MEDİATÖR adı verilen bir takım aracı maddeler üretilir. Mediatörler çok çeşitlidir; her birisinin etkisi, oluşma sırası ve oluşma miktarı çok değişkendir. İşte enflamasyon bu mediatörlerin mukozada meydana getirdiği değişmelerden ibarettir. İster allerjiye, isterse başka tahriş edici etkenlere bağlı olsun enflamasyonda, mukozada şu değişmeler meydana gelir.
A- Mukoza şişerek kalınlaşır
B- Mukus salgılanması artar
C- Tıkaçlar oluşur
D- Bronş duvarındaki düz kaslar kasılır
Enflamasyonun gidişi
Enflamasyon birden bire ortaya çıkmaz; astım eğilimi bulunan bir insanda yukarıda açıkladığımız bir takım dış etkenlerle tekrarlayan temaslar sonucunda yavaş yavaş gelişir. Mesela bir üst solunum yolu viral infeksiyonundan sonra enflamasyonun başladığını düşünelim. Eğer hava yolları bundan sonra tahriş edici başka zararlı etkenlere maruz kalmazsa enflamasyon çok hafif seyreder veya bir süre sonra ortadan kalkar.
Buna karşılık enflamasyonlu bir mukoza sigara dumanı, kirli hava, havada yüksek oranda bulunan tozlar, soğuk hava vs. gibi irritanlarla tekrar tekrar karşılaşırsa enflamasyon devam eder veya irritanın yoğunluğuna göre şiddetlenir. Enflamasyon bulunan bir mukoza dış etkenlere karşı çok daha hassaslaşmıştır.
İşte böyle enflamasyonlu bir mukoza astım nöbetini tetikleyen etkenlere maruz kalırsa astım nöbetleri ortaya çıkar.
Enflamasyon bulunmasına rağmen hastanın şikayetlerinin devamlı olması gerekmez. Enflamasyon bulunan mukozanın üstüne astım başlatıcı bir etken etki yapınca nöbet ortaya çıkar. Nöbetlerin ağırlığı enflamasyonun derecesine ve tetikleyen etkenlerin şiddetine göre değişir. Mukozasında enflamasyon bulunan astımlılar nöbet aralarında alışıla gelen astım şikayetlerinden genellikle yakınmazlar. Fakat ısrarla sorulduğu zaman göğüslerinde belli belirsiz bir sıkışma hissi veya nefes yollarında bir dolgunluk bulunduğunu söylerler. Böyle hafif belirtiler bulunan kimselerde özellikle aşırı bir hareketten sonra nöbetler ortaya çıkabilir.
Enflamasyon bulunan kimselerde gündüz hiçbir şikayet veya nöbet belirtileri olmadığı halde, gece uykuda (özellikle sabaha doğru) nefes sıkışması ile aniden uyanma olabilir. Astım nöbetlerinin ekseriya uykuda ortaya çıkma sebebi iyi bilinmemektedir. Nöbetler ve enflamasyon ortadan kalksa bile astımlı insanda EĞİLİM’ in kaybolmayacağı asla unutulmamalıdır. Böyle astım eğilimi bulunan bir insanda yıllarca hiçbir şikayet bulunmayabilir. Ancak günün birinde viral bir infeksiyon veya başka bir etkene maruz kalma sonucunda tekrar enflamasyon ve nöbetler başlayabilir. Bu ihtimal daima akılda tutularak astım eğilimi olan kimseler astımı başlatan etkenlere karşı korunma tedbirlerini asla ihmal etmemelidirler.
Astım nöbetleri
Bir insanın astımlı olması kavramı ile bu insandaki astım nöbetlerinin ortaya çıkmasını birbirinden ayırmak gerektiğini yukarıda açıkladık. Daha önce de belirttiğimiz gibi her insanda astım hastalığı meydana gelmez. Bir insanda astım belirtilerinin ortaya çıkması için önce “astıma eğilim”in bulunması gerekir. Ancak şu noktanın bilinmesi çok önemlidir: Bir insanda astım eğiliminin bulunması bu kimsede mutlaka astım belirtilerinin devamlı olarak bulunmasını gerektirmez. Astım eğilimi bulunan bir insanda hayatı boyunca şikayetli dönemler arasında, kısa veya uzun süren, hiç şikayetsiz dönemler bulunabilir. Şikayetlerin ortaya çıkabilmesi için astım eğilimi olan bir insanda ilk önce hava yollarında yukarıda anlattığımız gibi yaygın enflamasyon adı verilen değişmelerin oluşması gerekir. Bir insanda hava yolu enflamasyonu bulunsa bile bir az önce söylediğimiz gibi hiçbir şikayet bulunmayabilir.
İşte hava yolu zarında enflamasyon bulunan bir insanda aniden şikayetlerin ortaya çıkmasına astım nöbeti adı verilir. Hava yollarında enflamasyon varken virüslere bağlı soğuk algınlığı veya başka solunum infeksiyonları, havada bulunan tahriş edici toz veya gazlar (örneğin sigara dumanı veya başka zararlı gazlar vs.) veya aniden soğuk hava solunması, şiddetli egzersiz astım nöbetini başlatabilir.
Astım nöbetlerinin ağırlık dereceleri:
Şu noktaların bilinmesi çok önemlidir! Bir hastalık olarak astımın hafif veya ağır olması söz konusu olamaz. Bir astımlıda belirli dönemlerde enflamasyon veya nöbetler hafif veya ağır olabilir. Bu ağırlık derecesi de zaman zaman değişebilir.
Nöbetler ağır bile olsalar, sonlandıktan sonra hiçbir şikayet bulunmayabilir. Bir astımlıda enflamasyon ve astım nöbetleri 3 farklı derecede karşımıza çıkar:
1. Şiddetli astım nöbeti
2. Orta dereceli astım nöbeti
3. Hafif astım nöbeti
Şiddetli Astım Nöbetleri
Böyle bir nöbet başlayınca nefesinizde şiddetli bir daralma hissedersiniz. Nefes alıp vermeniz gittikçe güçleşir. Özellikle nefes vermek ve konuşmak zorlaşır. Her nefes alışta boyun kaslarınız kasılır.
Dudaklarınız ve parmak uçlarınız morarır. Her nefes alışta göğüsteki kaburgalar arası yumuşak bölgelerin içeri çekildiği gözlenir (özellikle çocuklarda, ince ve zayıf kimselerde). Böyle nöbetler saatler sürebilir.
Orta ve Hafif Astım Nöbetleri
Astımlı insanlar arasında böyle nöbetlere çok daha sık rastlanır. Orta derecedeki bir astım nöbetinin başlangıcında genellikle göğüste bir sıkışma hissi oluşur. Nöbetler şidetli bir öksürük ile de başlayabilir. Bu öksürüklü dönemler, berrak koyu az miktar balgam çıkarınca sonlanır. Öksürük sırasında ekseriya nefes darlığı olur ve göğüste ıslık sesleri işitilir. Diğer kronik akciğer hastalıklarından farklı olarak astımlıların çıkarttıkları balgam miktarı daha azdır. Çıkan balgam genellikle koyu, sedef renginde ve bir inci tanesi gibi yuvarlaktır. Nöbet sırasında huzursuzluk ve uykusuzluk olur.
Astımlı hastalarda nöbetler çok defa uykuda, sabaha doğru ortaya çıkar. Nöbet sırasında soluk alıp verirken hastanın göğsünde ıslık sesleri veya kedi mırıltısı gibi sesler yalnızca hasta tarafından değil başkaları tarafından bile uzaktan işitilebilir. Bu sesler havanın daralmış hava yollarından geçmesi sırasında oluşur.
Hafif Astım Nöbetleri
Bazı astımlılarda nöbetler gerçekten çok hafiftir. Sadece birkaç dakika sürer. Haftada bir-iki defa gelebilir. Aylarca nöbet gelmeyebilir. Bu kimseler yılda 5-6 defa birkaç hafta süren kendilerinin grip, broşit olarak tanımladıkları rahatsızlık dönemlerinden söz ederler.Bu dönemler gerçekte astım nöbetleridir.Fakat bu kimseler kendilerini hasta kabul etmezler. Gerçekte bu dönemlerde rahatsız ve huzursuzdurlar. Hayatlarını, hareketlerini kendi kendilerine kısıtlarlar. Bu insanlarda astım tedavisi yapılırsa hiç bilmedikleri mutlu bir yaşamın var olduğunu hayretle keşfederler. İşte bu hafif belirtileri olan astımı ortaya çıkarmak hekimin en önemli görevidir. Ancak burada hastanın da şikayetlerinin astıma bağlı olabileceğini kavrayarak hekimini yönlendirmesi gerekir.
Diğer taraftan birçok hafif astımı bulunan kimselerde günün birinde çok şiddetli bir nöbet ortaya çıkabilir.
Daha kötüsü hasta durumunun vahametini bilmediği için böyle bir durumda deneyimli astımlı gibi önlem de alamaz.
Bu bakımdan astım çok hafif belirtilerle beraber olsa bile mutlaka devamlı tedavi gerektiren bir hastalık olarak kabul edilmelidir.
Orta veya hafif astım nöbetinde ne yapmalısınız?
Nöbetiniz başlayınca doktorunuzun önerdiği astım ilacını derhal alın, dakikasında nefes yolunuz açılır. Bununla beraber bazı durumlarda nefesin açılması için saatler gerekebilir. Eğer önerilen tedavi ile nefesiniz kısa sürede açılmıyorsa derhal doktorunuza başvurun.
Astım kontrolünün amacı, nöbetleri tedavi etmek değil, nöbetlerin oluşmasını önlemektir. Bu bakımdan tedavinin esası enflamasyonu önlemek olmalıdır.