Muhammed İbn-i İdris eş-Şâfiî
MsXLabs.org & İslam Ansiklopedisi
Fürû-ı Din denen ibadet ve dünya işleri konusundaki rey ve ictihadları (görüş ve düşünceleri) mezhep olmuş büyük İslâm bilginidir.
Hanefi, Şafiî gibi mezhep sahiplerinden hiçbiri, "Ben şu konuda şu görüşün sahibiyim. Gelin bana tâbi olun, benim görüşlerimi benimseyin" dememiştir. Ama dinin ana kaynaklarından hüküm çıkarma yetki ve yeteneğine sahip olamayanlar kendiliklerinden büyük din bilginlerine, Kur'an, Sünnet gibi asli kaynaklardan hüküm çıkarma gücüne sahip imamlara kendiliklerinden tâbi olmuşlar ve mezhepler bu şekilde doğmuştur.
Şafiî Suriye'de Gazze'de doğdu. Mısır'da öldü. Arap kabileleri arasında yetişti. Dili düzgündür. Medine'de İmâm-ı Mâlik'ten okudu. Yemen'e gitti. Orada Şiîlikle itham olundu. Yakalanıp Hânın Reşid'in huzuruna getirildi ve serbest bırakıldı. Bağdat'ta Muhammed İbn-i Hasan'dan ders aldı. Onunla ilmi münakaşalar yaptı. Mezhep meselelerini müzakere etti. 199 senesinde Mısır'a göçtü. Irak'taki ictihadlarını, "El-Hücceh" adlı kitabında toplamıştır. Mısır'da yeni hadiselerle karşılaşınca muhitin icaplarına göre yeni ictihadlarda bulundu. Bunları "El-Üm" adlı kitabında toplamıştır. Zamanın ve mekânın değişmesiyle hükümlerin değişmesi inkâr olunmadığından Şafiî'nin ictihadları iki devreye bölünmüştür. Birinciye Mezheb-i Kadîm, ikinciye mezheb-i Cedîd nâmı verildi. Muhitin, örf ve âdetlerin onun ictihadları üzerinde tesiri gayet açık görülür. O hem İmâm-ı Mâlik'ten, hem de İmâm-ı Muhammed'den ders aldığından Hadîs fıkhıyla re'y fıkhı arasında bir ittisal halkası sayılır. Hanefi fıkhı ile Hicaz fıkhı arasında bır köprüdür. Onları birleştirmiştir. Ondan sonradır ki, bu iki fıkıh mesleği arasındaki derin uçurum biraz kapanmış, her iki taraf birbirine yaklaşmıştır.
Şâfıî, usûl-ü fıkha dair ilk eser yazandır. Er-Risâle, bu ilmin ilk kitabıdır. İmam-ı A'zam Ebû Hanife usûl-ü fıkıh kaidelerini tedvin edip bir eser halinde bırakmamıştır. Hüküm çıkarırken kaide olarak kullandığı esasları vardır, fakat bunları yazılı bırakmamıştır. Bunlar şifahi bir halde kalmıştır. Şâfıî ise kullandığı kaideleri tesbit etmiş ve bunları bir kitap halinde yazmıştır. El-Üm adlı eserinde ise fıkıh meselelerini münakaşe eder. Bu kitap, birçok meseleleri içine alır. Bunda Ebû Hanife ve İbn-i Ebi Leyla arasındaki ihtilafları, Ebû Yusuf'un kendi eserinde yazdığı gibi aynen alır. Sonra münakaşasını yapar, kendi görüşünü söyler.
Fıkha ve hadise ait yüzden fazla kitabı olan Şâfıî, hilafetin, Kureyş'in hakkı olduğunu kabul eder, ilk dört halifenin en üstünü olarak Ebûbekr'i kabul etmekle beraber Ali'ye özel bir sevgi besler, şiirlerinde Ehlibeyt'e bağlılığını belirtir.