C
câmi :cem eden; içine alan; içinde bulunduran; taşıyan; toplayan
câmia :topluluk; zümre (camia)
cânî :cani - cinayet işlemiş olan kimse
canîb-i beytülmal :hazine tarafı
canîb-i vakıf :vakıf tarafı
canîp :canip, cenap -- yön; taraf; cihet; yan
cari :uygulanan; yürürlükte olan
çatma : Deniz hukukunda gemilerin çarpışması
cây-i teemmül : etraflıca düşünülmeye değer; düşünülmesi yerinde olur
cebrî :cebri, cebir -- zorla yapılan; zor kullanarak yaptırılan; zor altında; güç kullanarak
cebri icra :kendi istekleriyle borçlarını ödemeyen borçluların, borçlarını Devlet kuvveti ile ödemelerinin sağlanması; ilgili icra dairelerinin, (gereğinde) zor kullanarak, borçluyu borcunu ödemeye zorlamaları
cebri satım : Cebri satış - Malikinin isteğine bakılmaksızın, resmi makamlar tarafından yapılan satım
çek :kanun ile belirlenen şekilde düzenlenen, keşidecinin emrinde para bulunan banka üzerinden çekilebilen havalesi
çekince :Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek çekinmeyi gerektiren sebep veya durum, rezerv, ihtiraz
celesat-ı âti :gelecekteki celseler, oturumlar, atiye terkedilen duruşmalar
celile : büyük; ulu
celp :Çağrı belgesi , Getirtme, kendi üzerine çekme
celpname :yargılamada,davacı,davalı,tanık,bilirkişi gibi kimseleri mahkemeye getirtmek için yapılan çağrı
cemaat: bir dinden veya ırktan bulunanların topluluğu; toplum; topluluk; insan kalabalığı
cem'an :ceman - toplam
cemetmek toplamak; bir araya getirmek
cemi ezmân : bütün zamanlar; zamanların toplamı
cemiyet :toplum; topluluk; dernek
cereme : başkası tarafından yapılan veya kaza sonucu ortaya çıkan zararı ödeme; para cezası
cerh :Bir düşünce, inanç veya iddiayı çürütme, yaralama
cerh ü iptal :çürütme ve yok sayma; geçersiz hale getirme
cevâmi' :camiler; mescitler; toplanılan yerler
cevaz :izin; müsaade; caiz olma
cevâz bahş : izin veren; müsaade eden
cevher :maya; öz; değerli taş; elmas
ceza :kanunun suç işleyen kimseye uygulanmasını öngördüğü yaptırım
ceza hukuku :Suç kapsamı içine giren eylemler ile bunlara uygulanacak cezaları inceleyen hukuk dalı
cezai şart :ceza şartı; ceza koşulu; alacaklının zararını karşılama şartı
cezri :cezrî - asıl ile ilgili; kökle ilgili; kökten; temelden
cibayet :cibâyet - alma; toplama; vergilerin ve başkaca devlet gelirlerinin tahsili
cihaz :çeyiz; takım; alet; aygıt
cihet :yön; taraf; amaç
cins tashihi :Tapu kütüğünde kayıtlı bir taşınmazın niteliğinin değiştirilerek kütüğe, başka bir nitelikte tescil edilmesi
çıplak mülkiyet :Kuru mülkiyet - Yararlanma hakkı başkasının olan bir mal üzerindeki sahiplik durumu
ciro :Çifte yetki veren havale; ticari senedin, arkasına yazılan yazı veya imza ile başkasına devri
cismani :cisimle, bedenle ilgili; bedensel
cism-i câmid : cansız cisim
cürmiyet :suç hali; suçluluk
cürmü meşhut : suçüstü hali ; göz önünde işlenen suç
cürüm :suç
cürüm tasnii : bir kimse hakkında cürüm (suç) uydurmak
cüz :bir bütünü oluşturan bölümlerden her biri; kısım; parça; bölük
cüzzi :düşük bir miktar