Arama


sahin20 - avatarı
sahin20
Ziyaretçi
15 Eylül 2011       Mesaj #1
sahin20 - avatarı
Ziyaretçi
Ad:  44.jpg
Gösterim: 1136
Boyut:  71.0 KB
İç mekanda bitki yetiştirme "Yüksek Yoğunlukta Işık Veren (HID)" ışıklandırma ile yapılır. İki tür yüksek yoğunlukta ışık vardır, Metal Halojenürler (MH) ve Yüksek Basınç Sodyum (HPS) ve her ikisi de farklı ışık spektrumunu kapsar.
MH ışıklar spektrumun mavi kısmını üretir ve büyüme döneminde olan genç bitkilerin yanı sıra marul ve ıspanak gibi yapraksı yeşillikler için kullanılırlar.
HPS ışıklar bitkilerin meyveleme döneminde kullanılırlar. Mahsul olarak çiçek veya meyve veren domates, gül gibi bitkiler için kullanılırlar.
Bir bitki, iyi ve yeterli ışıklandırma olmadan, besini enerjiye dönüştürmesinde esas prensip olan fotosentezi yapamayacaktır. Bu sebepten iç mekanlarda oluşturulan her yetiştirme ortamı için ışık önemli bir faktördür.

HID Yetiştirme Lambaları

Yüksek Yoğunlukta Işık Veren (HID) lambalar iç mekanlardaki bahçelerin tamamında ana ışık kaynağıdır. Bir HID lamba uygulamasıyla, bahçıvanlar yetiştirme ortamındaki sınırlı miktardaki lümenle kısıtlanmamış olurlar. HID ışıklandırma ayrıca iç mekan aydınlatması ile ilgili olarak günümüzde var olan en etkili kaynaktır. Bu lambalar aynı güce sahip enkandesen lambalarla karşılaştırıldığında 4-6 kat daha fazla lümen/watt üretirler. Ampul büyüklükleri 100 ila 1500 watt arasında değişir:
Bir HID lamba uygun bir şekilde eşleştirilmiş bir transformatör, kapasitör ve kimyasal bir karışımla dolu olan iç tüpe sahip bir ampulle çalışır. Temel olarak duvardaki prize ulaşan bir kabloya sahip metal bir -balast ve ampule güç ileten bir duya bağlanan bir kablonuz vardır. Ampulün etrafında yansıtıcı bir başlık vardır ve ışığı bitkilerin üzerine yansıtır. Yansıtıcıların iç kısmı beyaza boyanmıştır ya da yüksek yansıtıcı özelliğe sahip alüminyum veya parlak kromla kaplanır, bu 1970lerin diskolarında oldukça revaçta olan lambalar gibi gözükür. Bazı yansıtıcılar ampulün içindeki sıcak havanın odanın içine verildiği hava soğutmasına imkan verecek şekilde yapılır.
HID ışıklandırma sistemlerinin temel sorunlarından bir tanesi sonuç olarak bitkilerin hızlı bir şekilde kurumasına neden olacak yoğunlukta ısı yaymaları ve doğal spektrumun tamamını verecek kapasitede olmamalarıdır. HID lambalar insan teknolojisinin imkan verdiği ölçüde doğal ışığa yakındırlar ancak doğal güneş ışığı hala daha dolu ve parlaktır. Bilinmesi gereken iki tür HID lamba vardır, Metal halojenürlüler ve Yüksek Basınç Sodyumlar.
HID ışıklandırma sisteminin ampulün elektrik gücü miktarı ve çeşidi ile EŞLEŞMESİ GEREKTİĞİ unutulmamalıdır. 600 wattlık bir HPS sistemi 1000 wattlık HPS ampulü çalıştırmaz. Eğer bir HPS sistem ise bir MH ampulü de çalıştırmaz. Bu kısıtlama daha fazla esneklik sağlayan değişken ampullerin kullanılmaya başlamasıyla kolay hale gelmeye başlamıştır. HPS değişim ampulleri sodyum ışığı üretirler ve MH tesisatlarda kullanılmak üzere tasarlanmışlardır. MH değişim lambaları Halide ışık üretirler ve HPS tesisatlarda kullanılmak üzere tasarlanmışlardır.

Metal Halojenürler (MH)

HID lambaların iki çeşidinden biri olan metal halojenürler daha dengeli bir spektruma sahiptirler. Bitkilere spektrumu en mavi ucundan başlayarak ışık verirler, bu bitkiye baharın geldiği ve artık büyüme zamanı olduğu mesajını verir. Genel olarak, Metal Halojenür ışıklar çok fazla yaprak gelişmesi istenen ve marul, ıspanak, kabak ve otlar gibi gür olması istenen bitkilerde kullanılır. Ayrıca büyümenin vegetatif aşaması için mükemmeldirler. Dallar arasındaki boğum aralıklarının sıklığını arttırırlar ve bitkilerin daha sonra meyve ve çiçek gelişimini destekleyecek dal ve büyük yapraklar oluşturmalarına imkan verirler.

Yüksek Basınçlı Sodyum (HPS)

Yüksek Basınçlı Sodyum (HPS) lambalar spektrumun hasat zamanındaki gün batımını andıran kırmızı/turuncu kısmından ışık üretirler. Bitkiler bu tür ışığı üreme süreçlerinde kullanırlar ve dolayısıyla HPS ampuller bitkilerin daha fazla meyve ve çiçek üretmesini sağlarlar. Watt başına 97-150 lümen kapasitesiyle HPS ışık MH’ye oranla daha fazla lümen üretir ancak çiçek açan bitkilerin vegetatif aşamada sadece kırmızı spektrumdaki ışığa maruz bırakılmaları, solmalarına, renklerini kaybetmelerine ve doğal olmayan bir şekilde aşağıya doğru bakmalarına neden olur.
HPS lambalar, benzerleri olan MH’ler gibi spektrumlarında daha az yoğunluğa sahip olan mavi kısmı arttıran ampullere sahiptirler. SunAgro (HPS) veya Hortilux ile ışık spektrumunun mavi kısmında %25-30 artış sağlayabilirsiniz. Bu lambalar daha doğal olan bir genel büyüme sağlayacaklardır.

Florasanlar

Florasan ışıklandırma temel olarak filizlendirmek ve yeni gelişmeye başlayan aşılarda (klonlarda) köklenmeyi başlatmak için kullanılırlar. Ortalama bir florasan lamba 2300 lümen üretir, bu tipik bir domates bitkisinin yetişmesi için yeterli değildir (41,000-46,000 lümene ihtiyaç duyar). Bitkileri kabul edilebilir büyüme hızında yeşillendirecek tam spektrumlu ve yüksek ışık veren özel florasanlar vardır ancak büyüme yine de yavaş olacak ve HID ışığa oranla daha az genel büyüme görülecektir.
Florasan ışıklandırmanın kullanılmasında bazı çok önemli faydalar vardır. Enerji tasarrufu sağlarlar ve nispeten ekonomiktirler ve bir çok bitkinin yetişmesine uygun olan geniş bir ışık spektrumu yayarlar. Ayrıca çok az ısı çıkışı vardır. Bu lambalar filizlendirme ve çok genç bitkilerin yetiştirilmesinde başarılıdır.

İç Mekanlarda Yetiştirme Lambaları İle Çalışmak

Farklı türdeki bitkiler farklı miktarlarda ışığa gereksinim duyarlar. Marul ve otsu bitkiler, meyvelerini üretmek için çiçek açmaları gereken biber veya domatese oranla daha az ışığa gerek duyarlar. Bazı bitkiler kışın büyür ve yazın çiçek açar. Çoğu bitki bahar ve yaz aylarında görülen uzun günlerde büyür ve yazın sonlarında, sonbaharda ve kışın başlarında günler kısalınca çiçek açarlar. Bu koşullar iç mekanlarda oluşturulan bir ortamda kolaylıkla canlandırılabilir.

Işık Çevrimleri

İç mekan yetiştiricilerinin en önemli görevlerinden bir tanesi ışığın günlük ve mevsimsel akışını taklit etmektir. Vegetatif büyümede bitkiler bahar ve yazın erkan dönemlerinde karşılaşacakları spektrumun mavi kısmına benzer uzun büyüme günlerine maruz bırakılırlar. Sebze, meyve veya çiçek üretmesi beklenen bitkiler ışık çevriminde yapılan bir değişiklikle bu üretime teşvik edilirler. Kısa günlerin ve uzun gün batımlarının (spektrumun kırmızı kısmı) görüldüğü sonbaharın geldiğini hissetmesi gereken bir bitki için, genel olarak 18 saatlik bir ışık vegetatif büyüme için en iyisidir ve çiçek açma için en iyi süre ise 12 saat boyunca ışık verilmesidir (bazı bitkilerde bu program tam tersidir)
Bitkilerin hemen hemen tamamı düzenli bir ışık ve karanlık periyoduna gerek duyarlar. Aydınlık süre boyunca enerji absorbe ederler. Karanlık süre boyunca absorbe ettikleri enerjiden organik moleküller üretirler. Doğal çevrimi oluşturduğunuzda, süreklilik çok çok önemlidir. Bitkiler düzenli süreci severler ve bu bozulduğunda strese girerler.
Işığın açık ve kapalı olduğu düzenli aralıkları ayarlamak için iyi bir zamanlayıcı kullanılmalıdır. Periyotların uygun bir şekilde ayarlanmasıyla bitkiler her gün aynı saatlerde ışık ve karanlığa maruz kalabilirler. Genel olarak kullanılan aralık her gün 6-12 saat karanlıktır. Karanlık dönemim ışıkla kesintiye uğratılmaması önemlidir bu nedenle odaya istenmeyen ışığın girmesine neden olacak ziyaretleriniz konusunda dikkatli olun.
Ad:  lamp.jpg
Gösterim: 1143
Boyut:  33.7 KB

Yansıtıcılar

Dikey yansıtıcılar ampule dikey olarak takılırlar. Bu yönlendirme ışığın dairesel bir şekilde aşağı ve dışarı doğru yansımasına neden olur. Bunlar her ikisi de çok düzgün bir ışık dağılımı sağlayan konik ve parabolik şekiller halinde mevcuttur. Bitkiler bu tür yansıtıcılar vasıtasıyla ışığa biraz daha yakın olurlar. Dikey yansıtıcılar ağırlık merkezlerinden tek bir zincire asılırlar.
Yatay yansıtıcılar ampullere yatay olarak takılırlar. Bu yönlendirme ışığın yansıtıcının tepe noktasından sekerek dikdörtgen şeklindeki veya kutuya benzer bir şekilde aşağıya doğru yansımasına neden olur. Farklı şekil ve büyüklüklerde yatay yansıtıcılar vardır. Yansıtıcılar iki adet zincirle uç uca asılırlar. Yatay yansıtıcıların çoğunun dikey yansıtıcılarla karşılaştırıldıklarında bitkilerden daha yükseğe asılmaları gerekir.
Bu arada, artik gunumuzde, yuksek enerji harcayan ve ısı yayan (HID ve HPS) lambalar yerine, Çok daha tasarruflu ve guvenli LED lambalar kullanılmaktadir.
Led Lambalar ile ilgili bir kac ozellik sunmak isterim.

Neden LED Aydınlatma?

  • Fiziksel darbelere ve şoka dayanıklıdırlar.
  • Güvenilirdirler.
  • Uzun ömürlüdürler. (100.000 saate kadar ömürleri vardır).
  • Düşük güç tüketimlerinden dolayı Solar Enerji (PV) ile çalışan devrelerde ve mobil uygulamalarda alternatifsizdirler.
  • Yüksek verimli aydınlatma sağlarlar.
  • Çok düşük sıcaklık ve düşük ışık kirliliğine sahiptirler.
  • Elektromagnetik müdahale ve parazit (HUM) oluşturmazlar.
  • Hem Indoor (iç mekan), hem de Outdoor (dış mekan)’da kullanılabilirler.
  • Nem ve suya dayanıklıdırlar.
  • Uzun vadede daha ucuz enerji tüketim maliyetleri vardır.
  • Tek veya bir çok renk bir arada kullanılabilirler.
  • Yüksek parlaklık ve yüksek kontrasta sahiptirler.
  • Düşük Güç Tüketimi ve düşük ısı yayılımına sahiptirler.
  • Kolay kurulma özelliklerine sahiptirler.
  • Nanosaniye seviyesinde reaksiyon verme süreleri vardır ve bu hızları akkor flamanlı v.b. ışık kaynakları ile kıyaslanamaz üstünlüktedir.
  • Cıva, kurşun v.b. Ağır metaller içermez, Çevre dostudur.
  • Geleneksel florasan lambasına karşın ortalama 1/10 güç tüketimi yaparlar.
  • Bakıma ihtiyaç duymazlar.
  • Küçük boyutlu ve hafiftir.
  • Plug-N-Play (Tak ve çalıştır) kolaylığına sahiptirler.
  • LED’ler, filamanları olmadıkları için, sıradan elektrikli aydınlatma ampullerinden daha dayanıklıdırlar.
Led lambalar ile bilgi icin lütfen arayiniz. 0.506.990 43 06 Şahin.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 14 Aralık 2017 13:56