Arama

Anemi (Kansızlık) - Tek Mesaj #2

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Eylül 2006       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
KANSIZLIK
1. Kanda toplam hemoglobin miktarının azalmasıyla belirgin hastalık hali. (Pratikte, kandaki hemoglobin miktarı erkekte 13 g/100 mİ, kadında 12 g'100 ml'den aşağı düşerse kansızlık var demektir.) [Eşanl. ANEMİ.]
2. Duygusuzluk, korkaklık, karakter bozukluğu.

—Patol. Kansızlık sendromu, kansızlığın klinik belirtilerini (solukluk, kuvvetsizlik, kalp-damar rahatsızlıkları [taşikardi, dis- pne, sistol üfürümü], sinirsel işaretler [bayılma, başdönmesi, başağrısı] ve ateş) kapsayan terim.

—ANSİKL. Kansızlık öyle bir belirtidir ki, saptandığı anda, altında yatan olayın ne olduğunu ortaya çıkarma zorunluğu doğar. Yapılan kan muayenesinden elde edilecek sonuçlar, çeşitli tip kansızlıkların tanımlanmasını sağlar. Ortalama yuvar hacmine, bunlardaki ortalama hemoglobin yoğunluğuna (kromi) ve alyuvarların ortalama hemoglobin içeriğine (O.H.İ.) göre şu çeşitler belirlenir: mikrositer ve/ya da hipokrom, ve/ya da düşük O.H.İ.'Iİ kansızlıklar, normokrom normositer kansızlıklar, normokrom makrositer kansızlıklar ve magalositer kansızlıklar. Kandaki demir (sideremi) ve siderofilin yoğunluklarına göre de kansızlıklar şu çeşitlere ayrılır: mikrositer ve/ya da hipokrom ve/ya da düşük O.H.İ.'Iİ kansızlıklarda artık, normal ya da düşük siderofilinli düşük, normal ya da aşırı sideremili kansızlıklar. Yüksek siderofilinli, düşük sideremili mikrositer ve/ya da hipokrom kansızlıklara demirsizlik kansızlığı denir Demir eksikliğinin başlıca nedenleri, küçük dahi olsa yinelenen kanamalar (sindirim sistemi lezyonları, sık kan verme, âdet ve dölyatağı kanamaları, Lasthönie de Ferjol sendromu [Barbey d’AurevilIy'nin roman kahramanlarından birinin adından]), ayrıca demir kaybı (sık gebelikler, emzirme) ve beslenmede demir eksikliğidir (beslenme bozukluğu olanlar, yalnız sütle beslenenler). Düşük siderofilinli ve düşük sideremili mikrositer ve/ya da hipokrom kansızlıklar çoğu zaman iltihaplı süreğen hastalıklara eşlik eder (iltihaplı kansızlık adı buradan gelir). Normal ya da yüksek sideremili mikrositer ve/ya da hipokrom kansızlıklara talasemide, kurşun zehirlenmesinde ve B6 vitamini eksikliklerinde rastlanır.

Kemik iliğinin görünümüne göre makrositer ya da megalositer kansızlıklara, eritroblastlarda nükleositoplazmik (çekirdekle sitoplazma arasında) bir eşzamansızlık olduğu zaman megaloblastik, olgunlaşma normal olduğu zaman normoblastik kansızlık denir. Megaloblastik kansızlıklar bir vitamin eksikliğine (B12, folatlar) ya da kötücül bir hastalığa (Di Guglielmo hastalığı) bağlıdır. Normoblastik kansızlıkların bu nedenlerle ilgisi yoktur, başka patolojik hallerde görülürler. Kandaki retikülosit sayısına göre özellikle normositer kansızlıklar arasında rejeneratif kansızlıklar (yüksek retikûlositozlu) ve rejeneratif olmayan (normal ya da düşük retikülositozlu) kansızlıklar ayırt edilir. Rejeneratif kansızlıkların nedenleri, henüz bir demir eksikliği kansızlığına yol açmamış kanamalar (kanama kansızlığı) ve hemolizdir (hemolitik kansızlıklar). Hemolizden sorumlu etmenin yerleşim yerine göre hücre içi ve hücre dışı olmak üzere iki tür hemolitik kansızlık vardır. Hücre içi hemolizlerde etmen alyuvarlarda zarın üstüne (Minkovrski-Chauffard hastalığı), sitoplazmaya (alyuvar enzimleri) ya da hemoglobine yerleşmiştir (talasemi ya da hemoglobin hastalıkları). Hücre dışı hemolitik kansızlıklarda bağışıklık, enfeksiyon, zehir ve mekanik tipinde olan etmen, her yönden normal oian alyuvarları tahrip eder. Rejer ratif olmayan kansızlıklar kemik iliğinin zıginliğine ve görünümüne göre sınıflandırır: çok az eritroblast (aplazik kansızlık), çok ama bozuk biçimli eritroblast (diseritropoyezli kansızlık), Perls tepkimesiyle boyanan demir içeren eritroblast (sideroblastlı kansızlık). Tedavileri çok düş kırıcı olduğundan inatçı kansızlıklar diye adlandırılan kansızlıklar, normositer, mikrositer ya da makrositer, bazen sideroblastlı diseritropoyezli, çoğu zaman normal granülositopoyezli (kemik iliğinde miyeloblast çokluğu) ya da yetersiz trombopoyezli olabilir.

Kaynak: Büyük Larousse
Son düzenleyen Safi; 8 Mart 2018 02:57