Yakın dönemde yapılan bir dizi keşif, uzayda yaşam olasılığını giderek güçlendirdi. Sadece son birkaç ay içinde, bilim insanları evrende düşünülenin aksine üç kat daha fazla yıldız olduğunu keşfetti; dünyadaki en zehirli maddelerden biri olan arsenikle beslenen yeni bir bakteri türü (GFAJ-1) ve Dünya benzeri yaşama olanak tanıyan şartları barındırdığı düşünülen bir gezegen (Gliese 581 g) keşfedildi.

Bugünlerde, gök bilimcilerin Dünya dışında yaşam olduğunu teorisini en çok destekleyen bulguları, Satürn’ün en büyük uydusu Titan ile Enceladus ve Jüpiter’in uydularından biri olan Europa sunuyor.

Titan, sıvı halde bulunan dev okyanuslara sahip. Her ne kadar bu okyanuslarda metan yoğunluğu çok fazla olsa da, Güneş Sistemi’nde Dünya’nın ardından yaşam için en uygun yerlerinden biri olduğu kabul ediliyor.

Europa’nın yüzeyinde ise yaşama olanak vermeyeceği düşünülen oranda radyasyon bulunduğu düşünülüyor. Yine de, yüzeyindeki donmuş haldeki okyanusun derinliklerinde, bakterilerin yaşamasına imkan verecek sıvı su katmanı olduğu tahmin ediliyor.

Satürn’ün küçük uydusu Enceladus’un yüzeyinde bulunan çok yoğun gaz ve toz tabakası ise yüzeyinde sıvı halde su bulunma ihtimalini güçlendiriyor.

Kutup bölgelerinde buz halinde su bulunan Mars, gök bilimcilerin Dünya dışı yaşam ümidini güçlendirmeye devam ediyor. Bilim insanları, bir zamanlar okyanuslara sahip olduğuna inanılan gezegenin halen yeraltı suları bulunduruyor olabildiğini düşünüyor. Bu da, kırmızı gezegenin yüzeyinin altında bakterilerin yaşaybiliyor olması demek.