aşk işte !
Hangi dilde anlatmalı ki aşkı?Hangi felsefenin içine dalıp,bir bir seçmeli sözcükleri?Ya da hangi hikayeyle süslemeli,ortaya sunulan ansiklopedik bir tarifi?Bugüne dek sadece adını duyduğum Ferhat ile Şirin'le mi,yoksa Leyla ile Mecnun'la mı?Üstelik aşkı okumak ya da yazmak bu duyguyu yaşadığım anda ki yürek çarpıntılarını işleyebilecek mi bedenime?Yine aynı hazzı alabilecek miyim yalnızlıktanYya da alaturka ezgiler,yine hoş bir eda verebilecek mi yüzüme?
aşk işte!
Tek bir dili olsaydı,bunca şiirde birbirinden farklı maskelerle karşımıza çıkabilir miydi hiç?Ne okumakla biter aşkın tarifi,ne yazmakla,ne de yaşamakla.Yaşadıkça,hiç tanımadığı,hiç bilmediği düşlerin sularına salıverir kendini insan.Yeni bir heyecana,yeni bekleyişlere açar kalbinin bütün kapılarını.Suskunluğunu bozup,doyasıya eğlenir gönlünün sazlı sözlü akşamlarında.Gün gelir aynı tuz tadında ama farklı desenlerde gözyaşıyla çizer yüzüne yaşadığı duygunun resmini.Bazen de bir ıslık sesi ile eşlik eder,sonu belli olmayan çıkmaz bir sokağın sessizliğine.Yeni bir şiire imza,yeni bir şarkıya söz olur.Yeni bir yıldıza tutunur,aynı karanlıkta farklı bir ihanetle boğulur kimi zamanda.Aşk değiştikçe gerçekler de değişir.Vuslatın sevinci de,ayrılığın kederi de…
aşk işte!
Ne görmek yeter,ne söylemek,ne de dinlemek.İnanmakla başlar,inanmamakla biter!..Yokluğun içinden kocaman bir varlık çıkartan aldanıştır aşk.Mutsuzken mutlu,mutluyken mutsuz eden bir çelişki.Bazen küskünlüktür,bazen bencillik,bazen de intikam.Tek bir modeli olsaydı aşkın,acı duyacağını bile bile bir başkasının rüzgarına teslim eder miydi ruhunu insanoğlu?
aşk işte!
Kimi zaman var olmaktır,kimi zaman kaybolmak.Kimisi bir gecelik,kimi bir ömürlük,kimisi de bir şiirlik.
Bir hastalıktır belki aşk ve bir şizofren gibidir aşık.Onun gördüğünü ne başkası görebilir,ne de o gördüğünü bir başkasına ifade edebilir.Attığı her adımda yanı başındadır duyduğu ses ve baktığı gözler.Gerçeği bırakıp,yüze kimi zaman tebessüm,kimi zaman da keder veren sanrılara kapılıp gider en kalabalık akşamüstünde bile.Kışın ortasında,pencerenin önüne oturup,şiddetli bir tipiyi izlerken,dışarıda yemyeşil bir baharın olduğuna kimi inandırabilirsiniz ki!
aşk işte!
iklimleri bile değiştirir...
...
alın aşkı şiirimden
yazdıkça
canımı yakıyor
üstelik
ıslak kağıda
kalem de yazmıyor
alın aşkı
dayanmıyor yürek
iki satır yazamadan
yığılıp kalıyor...