Arama


mavi_TR - avatarı
mavi_TR
Ziyaretçi
18 Aralık 2011       Mesaj #4
mavi_TR - avatarı
Ziyaretçi
Yok arkadaşlarım yok.Akciğerdeki Pıhtılaşmanın tedavisi yok.Uzmanlar bunu söylemekten çekiniyorlar ama tedavisi yok.Ölüm vakalarının %99 u bunu kanıtlar.

Rahmetli Babamı 6 Temmuzda kaybettim.Vefatından 2 ay kadar önce 3. kalça protez amelyatını olmuştu ve 95 kilo idi.5 Temmuz günü nefes alışının zorlaşması nedeniyle gittiğim devlet hastanesi göğüs bölümündeki doktor röntgende ciğerde pıhtı söz konusu olabileceğini ve Nükleer Röntgen çekmemizi söyledi.Olacak ya o gün 15:30 da aldığımız randevu saatinde cihazın arıza yapması nedeniyle röntgeni çektiremedik.Ertesi gün kahvaltıda babam nefes almakta zorluk çektiğini söyleyince ben devlet hastanesindeki doktora durumu bildirdim ve bana hiç vakit kaybetmeden Abant İzzet Baysal Tıp Fakultesine gitmemizi söyledi hal böyle oluncada biz saat 11:00 sularında hastane acil kapısından yürüyerek giriş yaptık.O ana kadar herhangi bir durum yok iken acil odasında bacaklarının şiştiğini söylediler ve solunumc ihazına bağladılar.Babamın şuuru açık bizlerle muhabbet ediyor şakalaşıyordu.Nefes alıp vermesindede bir zorluk yoktu o an.Kardiyoloji uzmanları geldi ve EKG çekilmesi gerektiğini ardındanda Kalbe Stant takılması gerektiğini söylediler.Satt 13:00 sularında Kardiyoloji yoğun bakım ünitesinde Anjiyo için beklemeye başladık ve 15:00 de anjiyoya aldılar.15:20 gibi içerdeki hareketlilik hepimizi korkuttu herkeste bir telaş vardı.Stant takılmış anjiyo bitmiş yopun bakıma alacakları sırada babamın nefes alamadığını gördüm içerdeki herkesi dışarı çıkardılar camlı bölmeden izmeye başladık.Çok uğraştılar yaklaşık 1 saat kalp masajı yaptılar ama nafile.Yapılan hiç bir şey sonuç vermedi.Babamı dağ gibi adamı o an kaybettik.Dünya başıma yıkılmış gibiydi..
Doktorlar o an kan pıhtısından dolayı vefatın olduğunu akciğerlerdeki suyu çekemediklerini söyledirler.Kimse kusura bakmasın ama vade dolduysa yapacak hiç bir şey olmuyor.