Arama


CeLebRindaL - avatarı
CeLebRindaL
VIP why did you go why
26 Aralık 2011       Mesaj #6
CeLebRindaL - avatarı
VIP why did you go why
MsXlabs.org & Edebiyat Öğretmeni

Nitekim Atatürk dil ile “millî his” arasında çok yakın ilişki görür. “Millî his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin millî ve zengin olması millî hissin inkişâfında başlıca müessirdir. Türk dili dillerin en zenginlerindendir yeter ki bu dil şuurla işlensin.”

Üstelik milletler bütün kültür değerlerini çok büyük ölçüde dillerine yüklerler. Asırların ötesinden süzülüp gelen kültür değerlerimizi ancak dilin taşıyıcılığı vasıtasıyla sahip olabiliriz. Türkülerimizi şarkı sözlerilarımızı ninnilerimizi manilerimizi atasözlerimizi yüzyılların ötesinden bize getiren kimdir? Bu açıdan kültür değerlerini dünden bugüne bugünden de yarına taşıyabilmenin geniş kitlelere mal edebilmenin en sağlam en emin en kalıcı yolu dildir. Hele bu değerler yine dil vasıtasıyla insanın önemli icatlarından biri olan yazıya geçirilirse çok daha kalıcı olacaktır. Bir düşünün eğer Ahmet Yesevî ve Yunus Emre ilâhî aşkını Süleyman Çelebi Hz. Peygambere olan sevgisini Karacaoğlan beşeri aşkını Fuzûlî yalnızlık ıstırabını Mehmet Akif vatan millet ve istiklâl sevgisini dile dökmemiş olsaydı neler kaybederdik? Neler kaybederdik Orhun Âbideleri Dede Korkut Hikâyeleri

Divan-ı Lügat’it-Türk Kutadgu Bilig Atabet’ül-Hakayık gibi kültür çınarlarımız ecdadımız tarafından dil ve yazının emin ellerine emanet edilmemiş olsaydı? İşte bu noktada dil hem kültürün mahfazası hem de onun geniş kitlelere yayılması ve gelecek nesillere taşınmasında en sağlam ve en emin bir kültür köprüsüdür.

Özetle dil toplumları millet kılan en temel ve en hayatî kültür değerlerinden birisidir. Bunun da ötesinde dil milletin kültürünün kendinde yansıdığı bir ayna kültürün kendinde saklandığı ve korunduğu bir mahfaza kültürün ifade vasıtası ve geniş kitlelere taşınması veya gelecek nesillere aktarılmasında en sağlam ve sağlıklı bir köprüdür.
O Kadar Kalabalik ki Yalnizligim..