04 Ekim 2006
ÇELİKTE ÜRETİM ARTIŞI, DÜNYA ORTALAMASININ ÜSTÜNDE...-TÜRKİYE'NİN ÇELİK ÜRETİMİ BU YILIN 8 AYINDA, YÜZDE 9,4'LÜK DÜNYA ORTALAMASININ ÜZERİNDE YÜZDE 11,1 ARTARAK, 15,3 MİLYON TONA ULAŞTI -BÖYLELİKLE DÜNYANIN EN BÜYÜK 11. ÇELİK ÜRETİCİSİ KONUMUNDA OLAN TÜRKİYE, İLK 15 ÜLKE İÇERİSİNDE, ÇİN VE HİNDİSTAN'DAN SONRA ÜRETİMİNİ EN FAZLA ARTTIRAN ÜLKE OLDU
Türkiye'nin ham çelik üretimi bu yılın 8 ayında, yüzde 9,4'lük dünya ortalamasının üzerinde yüzde 11,1 oranında artarak 15,3 milyon tona ulaştı.
Böylelikle dünyanın en büyük 11. çelik üreticisi konumunu sürdüren Türkiye,
ilk 15 ülke içerisinde, Çin ve Hindistan'dan sonra üretimini en fazla arttıran
ülke oldu.
AA muhabirinin Demir Çelik Üreticileri Derneğinin 2006 yılının 8 aylık
döneminde ilişkin çelik raporundan derlediği bilgilere göre, Ocak-Ağustos
döneminde, Türkiye'nin ham çelik üretimindeki artış, yüzde 9,4 seviyesinde
gerçekleşen dünya ortalamasının üzerinde bir performans gösterdi.
Rapora göre, bu yılın Ocak-Ağustos döneminde bir önceki yılın aynı dönemine
göre yüzde 12,2 oranında artışla 12 milyon 928 ton uzun, yüzde 2,6 oranında
artışla 2 milyon 90 bin ton yassı, yüzde 21,7 oranında artışla da 305 bin ton
vasıflı olmak üzere toplam 15 milyon 323 bin ton çelik üretildi.
Geçen yılın aynı döneminde, söz konusu üretim 13 milyon 798 bin ton
düzeyindeydi.
Toplam 15,3 milyon tonluk üretiminde de 11 milyon 64 bin tonu elektrik arklı
ocaklı (EAO) tesislerde, 4 milyon 259 bin tonu da oksijen üflemeli fırınlarda
(BOF) üretildi.
Çelik üretimi 8 aylık dönemde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11,1
oranında artan ve dünyanın en büyük 11. çelik üreticisi konumunda olan Türkiye,
dünya sıralamasında ilk 15 ülke içerisinde, üretim artışı yüzde 18,8 olan Çin ve
yüzde 15,3 olan Hindistan'dan sonra üretimini en fazla arttıran ülke oldu.
-İÇ PİYASAYA YÖNELME EĞİLİMİ GÜÇLENİYOR-
Rapora göre, bu yılın Ocak-Haziran döneminde, büyük ölçüde iç talepteki
canlılığın etkisiyle, üreticilerin satışlarını iç piyasaya yönlendirmeleri
sonucunda, yüzde 3,3 seviyesinde kalan demir çelik ürünleri ihracatındaki artış,
Mayıs ayının sonlarından itibaren döviz kurlarında gözlenen yükselişin, başta
inşaat endüstrisi olmak üzere, iç talepte daralmaya yol açmış olması sebebiyle
Temmuz ayında canlanma gösterdi.
Temmuz ayında toplam demir çelik ürünleri ihracatı, birikmiş siparişlerin de
etkisi ile arızi bir şekilde yüzde 69,4 oranında artışla, 1,1 milyon ton
seviyesinde gerçekleşti. İç talepteki daralmadan kaynaklanan yüksek oranlı
ihracat artışı, Ocak-Temmuz dönemi itibariyle, sektörün ihracatındaki artışın
yüzde 10 seviyesine çıkmasına imkân sağlarken, Temmuz ayında kur artışından
kaynaklanan iç talepteki ani daralma da sektörü ertelenmiş ihraç satışlarını
gerçekleştirmeye yöneltti.
Demir çelik sektörü, talep durumuna göre, gerektiğinde iç piyasaya
gerektiğinde ihraç piyasalarına yönelebilen dinamik bir yapı sergilediğine işaret
edilen raporda, şöyle denildi:
''Özellikle uzun ürünlerdeki yüksek oranlı tüketim artışı, 2005 yılında
inşaat sektöründe yaşanan canlanmanın, 2006 yılının ilk yarısında da devam
ettiğini göstermektedir. Yıl sonuna kadar Türkiye ekonomisi ve global ekonomide
yeni bir mali kriz yaşanmaması ve piyasaların dengeli bir seyir izlemesi halinde,
iç talebin yeniden kademeli olarak yükselmeye başlayacağı ve buna paralel olarak,
yılın ikinci yarısından itibaren ihraç piyasalara yönelmeye başlayan Türk çelik
ürünlerinin, yeniden iç piyasaya yönelme eğiliminin güçleneceği tahmin
edilmektedir.''
-''ELEKTRİK MALİYETLERİ REKABETİ ZORLAŞTIRIYOR''-
Global çelik sektöründe hız kazanan konsolidasyon çalışmaları ile Çin'in her
geçen artan etkisinin, uluslararası piyasalarda rekabeti arttırmakta ve uzun
ürünlerde önemli bir ihracatçı olan Türk çelik sektörünün, iç ve dış piyasalarda
varlığını sürdürebilmesi için rekabet gücünü arttırmasını zorunlu hale getirdiği
belirtilen raporda, artan elektrik enerjisi maliyetlerinin sektörün rekabet
etmesini zorlaştırdığı ve ihracat üzerinde de olumsuz bir etki yarattığı iddia
edildi.
Raporda, ''sektör, devletten herhangi bir destek beklememekte, girmeye
çalıştığımız AB'deki şartların, Türk çelik sektörü için de geçerli kılınmasını,
başka bir ifade ile, hurda ve katı yakıt ithalâtında fon uygulamasına son
verilmesini ve sanayi kesimine uygulanan elektrik enerjisi fiyatlarının, AB
ülkelerinde olduğu gibi, kullanım miktarına göre, küçük, orta, büyük ve çok büyük
ölçekli tüketici şeklinde tarifelendirilmesini talep etmektedir'' denildi.