Giderim
Keskin kılıcın son kurbanıyım, yaralı bileğim
Ellerim… işte şu dinmeyen kan izleri cümleye değen
Kelimeyi boğan son düğüm bu
Sonu çırpınan yüreğimin
Kal demem, git bile diyemezken
Tıkarım çığlığa dönen acının sesini boğazıma
Örterim tek dostum yalnızlık renkli geceyi gözlerime
Karartırım ormanı kuruturum
Asırlardır bekleyen benim bu girdabı
Vuruluşum ilk değil… bu boyumu aşan dalganın
Kaçıncı sürükleyip yutması ve kusması parçalarımı
Kaçıncı un ufak oluşum
Ölürüm sandığım anlardayım…
Düşmez bedenim, gözyaşlarım gibi
Ben için için eririm… anlamazsın hoşça kal derken
Gidersin… tek başıma taşırım ve sessizce *******