Arama

Adana'nın İlçeleri - Tek Mesaj #10

GüNeSss - avatarı
GüNeSss
Ziyaretçi
6 Şubat 2012       Mesaj #10
GüNeSss - avatarı
Ziyaretçi

Pozantı - Adana

Ad:  pozantı.jpg
Gösterim: 2345
Boyut:  45.1 KB
  • İlçe nüfusu: 20.147
  • Şehir nüfusu: 9.866
  • Köy ve belde nüfusu: 10.281
  • Nüfus itibariyle: 2011
  • Nüfus Kaynak: TÜİK
  • Yüzölçümü: 793,33 km²
  • Nüfus yoğunluğu: 25,08/km²
  • Rakım: 780 metre
Genel bilgiler
  • Ülke: Türkiye
  • Coğrafi Bölge: Akdeniz
  • İl: Adana
  • Plaka: 01
  • Kaymakam: Bilal Özkan
  • Belediye başkanı: Mahmut Sami Baysal
Pozantı, Akdeniz Bölgesi’nde, Adana iline bağlı ilçe ve ilçe merkezi kasaba. Yüzölçümü 772 km2 olan Pozantı ilçesi doğuda Aladağ, güneyde KaraisalI ilçeleri, güneybatıda İçel, batı ve kuzeyde de Niğde illeriyle çevrilidir.

İlçe toprakları ilin batı kesiminde, oldukça yüksek ve engebeli bir bölgede yer alır. Akarsu vadileriyle derin biçimde yarılmış olan bu bölgeyi Orta Toroslar engebelendirir. Aladağlar’a bağlı Karanfil Dağı ilçenin kuzeydoğusunda 3.059 m’ye yükselir. Bu topraklardan kaynaklanan suları toplayan Ecemiş (Körkün) Çayı ve Pozantı Deresi (Çayı) olarak da bilinen Çakıt Suyu, ilçe sınırları dışında Seyhan Baraj Gölüne dökülür. Bu dağlık yörede AdanalIların yazı geçirdiği yaylalar vardır. Dağların yüksek kesimlerinde göknar, kızıl çam, sedir ve kara çamlardan oluşan ormanlar yer alır.

İlin nüfus açısından en küçük ilçelerinden biri olan Pozantı halkı geçimini daha çok tarımdan sağlar. Kıl keçisi ve koyun yetiştiriciliği yapılan ilçede tarıma elverişli alanlar oldukça sınırlıdır. İlçede yaygın olarak bağcılık ve buğday üretimi yapılır, az miktarda arpa ve baklagiller yetiştirilir. Yazın sayfiye alanlarının kalabalıklaşması ilçe ekonomisini canlandırır. Bu sayfiyelerden başlıcası Bürücek Yaylasıdır. İlçenin doğal değerlerinden olan yaban keçileri için Karanfil Dağında bir üretme istasyonu kurulmuştur. İlçe topraklarında krom içeren cevher yatakları vardır.

Pozantı yöresi, ilkçağdan beri Anadolu’nun iç kesimlerini Akdeniz kıyısına bağlayan doğal ulaşım yollarının geçtiği bir alanda yer almıştır. Ulukışla-Adana demir ve kara yolları ilçe topraklarından geçer. Eskiden Gülek Boğazını aşan bu karayolunun doğusundan geçen bir otoyol yapılmıştır.

Tarihine ilişkin fazla bilgi olmayan Pozantı yöresi Kurtuluş Savaşı sırasında bir süre Fransızların işgalinde kaldı. Cumhuriyet’in ilk döneminde bucak olarak yönetilen yöre 1954’te ilçe oldu.

İlçenin güney kesiminde yer alan ve eski bir konaklama merkezi olan kasaba, eskiden Pondadis, Bezendum, Badandun ve Podandos adlarıyla anıldı. Yerleşmenin adına ilk kez ortaçağ Arap kaynaklarında rastlanmasının nedeni, Bizans’a karşı savaş açan Abbasi halifesi Memun’un bu yörede ölmesidir. Pozantı, Bağdat Demiryolu’nun I. Dünya Savaşı sırasında bölgeye ulaşmasıyla önemli bir konaklama merkezi durumuna geldi. Günümüzde Ulukışla-Adana demiryolu ile Tarsus-Pozantı Otoyolu kasabadan geçer. Küçük bir yerleşme olan Pozantı kasabası il merkezi Adana’ya 110 km uzaklıktadır.
Pozantı Belediyesi 1954’te kurulmuştur. Nüfus (1990) ilçe, 23.040; kasaba, 7.892.

Tarihi boyunca Pozantı’ya çeşitli milletler tarafından değişik isimler verilmiştir. Pozantı’nın ilk çağlarda adı Pendonsis veya Pendosis idi. Araplar El Bedendum demişler, Türkler de Bozantı ismini vermişlerdir.
Gülek boğazı yolu birçok milletin konup göçtüğü Pendonsis şehri kalıntıları üzerine kurulmuş, tarihi boyunca coğrafi konumundan dolayı önemli bir konak yeri olmuştur.

Pozantı ve çevresi Hititlerin, Perslerin, İskender’in, Roma ve Bizans İmparatorluğunun idaresinde kaldıktan sonra, Abbasiler devrinde bilhassa Halife Harun Reşit zamanında bu bölgeye çok sayıda Türk aşiret ve boyu yerleştirildi. 1015 tarihinden itibaren Anadolu’ya başlayan Türk akınları buralara kadar uzandı. 1071 Malazgirt zaferinden sonra Türk toprağı oldu. Haçlı seferleri sırasında yeniden Bizansların eline geçen Pozantı Yavuz Sultan Selim’in 1571 seferi ile Osmanlı topraklarına katıldı.

Mondros Ateşkes Antlaşmasının imzalanmasından sonra Anadolu, işgal güçlerinin istilasına uğramakla Pozantı’da Fransızların işgaline maruz kalmıştır. 25 Mayıs 1920'de Pozantı düşman işgalinden kurtarılmıştır.
Bu esnada Adana da Fransızların işgali altındaydı. İl merkezi 5 Ağustos 1920 Pozantı kongresinden sonra, Pozantı’ya taşındı. 1954 yılına kadar bucak olan Pozantı bu tarihte ilçe olmuştur.

Nüfus
İlçenin nüfusu 2000 genel nüfus sayımına göre 21756'dir. Bunun 9627'si ilçe merkezinde, 12129'i ise kasaba ve köylerde yaşamaktadır.

Tarihi eserler
İlçe merkezinde bulunan tek tarihi eser, 1919 yılında kolordu komutanı Ahmet Cemal Paşa tarafından yaptırılan Cemal Paşa camii ve çeşmesidir. Bu camii sonradan onarılmıştır. Bugün ise bazı dini günlerde artan cemaata cevap verebilmesi için bir kat daha yükseltilmiş ve üzeri kubbeler ile örtülmüştür.
İlçe sınırları içerisindeki eski ve yeni Anahşa kaleleri Tekir tabyaları vardır. 1671 tarihinde Gülek’in girişindeki tarihi Anahşa kalesini gören Evliya Çelebi, orasının mamur bir kale olduğunu yazmaktadır. Araplar, Hüsnüs-Sekabile derdi.

Eski Konacık 4 km doğusundaki yalçın bir dönemecin gediği üzerine kurulu Anahşa kalesi de birkaç kez onarılmıştır. Tekir tepesini iki yönden kontrol altında tutan bugünkü E-90 karayolu kenarında üst kısmı yıkılmış, toprak altındaki bölümleri sağlam olan bir ara bölümünde bulunduğu Tekir tabyaları ise Mısırlı İbrahim Paşa zamanından kalmadır (19. yy başları). Aşçıbekirli köyü yakınlarındaki Fenese harabelerinin ise Bizans devrine ait bir şehir kalıntısı olduğu sanılmaktadır. Şeker pınarındaki tarihi taş köprü (Ak köprü) Ekim 1981'de meydana gelen sel taşkını sırasında yıkılmıştır. Bu köprünün tarihi hakkında kitabesinin kaybolması nedeniyle kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak köprü eski yapısal özellikleri bozulmadan tekrar onarılmıştır. Kamışlı köyü sınırlarında bulunan Ören ve Asar yaylarının da eski birer şehir kalıntısı olduğu söylenmektedir. Bu da topraktan çıkan eskiye ait kalıntılar ve künkle (taş boru) su yolu bozuntusu ile eski su yolu deposu bozuntularından anlaşılmaktadır.

Milli Mücadele Dönemi
Çiftehan ve bölgesindeki milli mücadele yıllarında coğrafi konumu itibariyle Niğde, Akdeniz bölgesini Orta Anadolu'ya ve Sivas başyaylasına dolayısıyla Doğu Anadolu'ya, Ereğli ve Ankara yolları ile de Batı ve Karadeniz bölgelerine bağlayan iki çok önemli boğazı kontrol altında tutmakta idi. Bunlardan birincisi Gülek Boğazı, ikincisi ise Zamantı-Yahyalı yolu idi.

Çukurova bölgesi işgale başlanır başlanmaz Niğde'de bulunan 41 nci Tümen';in mevcut askerleri ve Niğde, Bor ve Pozantı gönüllülerinin oluşturdukları Kuvayı Milliye, Pozantı'nın olası bir işgale karşı muhafazası için bölgeye yerleşti. Stratejik noktaları kontrol altına aldı ve buradan gelecek herhangi bir düşman saldırısını bertaraf etmeye hazır bir konuma geldi. Bu iyi tahkimat ve konuşlanma sayesinde bu bölgeden düşman girememiştir.

Pozantı'da alınan bu tedbirlerin diğer bir geçiş yolu olan Zamantı-Yahyalı yolu üzerinde de alınması gerekiyordu. Fransızların Kozan'ı ele geçirdikten sonra yukarıdaki yol ile Aladağlar'ı aşıp Orta Anadolu'ya girecekleri anlaşılınca, hemen bu bölgede faaliyetler başladı. Aladağlar'ın gerek güneyi, gerekse kuzeyinde hızlı bir harekete girişildi.

1920 yılı Kasım ayı başlarında Yahyalı'da adı geçen yolu kontrol altında tutacak 50 kişilik bir birlik oluşturuldu. Bu birliğin komuta kademesi, askerinin bir kısmı ile silah ve mühimmatını Niğde'den temin ediyordu.

Fransızların ilerleme ihtimalleri arttıkça bu yoldaki tahkimat ve alınan tedbirlerde artıyordu. Nitekim 20 nci Kolordu Komutanı A.Fuad Bey'in Çukurova Bölge Komutanı Kemal Bey'e verdiği emirde;
Niğde Bölgesinde tertip edilen müfrezeler, kararlaştırıldığı gibi Karaisalı bölgesine gideceklerdir. Yahyalı'da bir nizamiye bölüğü ile milli müfrezeler, Sis dolaylarına hareket edeceklerdir...Alınan bu tedbirlere rağmen, bazı Ermenilerin öncülük ettiği bir grup Fransız öncü birliği Ulupınar Köyü yakınlarındaki bir mağraya kadar ulaşabildiler ve burayı karakol yaparak bir müddet burada kalmaya çalıştılar. Bunu haber alan 41 nci Tümen Komutanlığı, Şükrü Efendi komutasındaki bir taburu bölgeye gönderdi. Anılan birlik Yahyalı'ya ulaşınca Ulucami yanındaki medreseyi kendisine karargah yaptı, çevre köyler, aşiretler ve Yahyalı ahalisini teşkilatlandırarak bir strateji hazırlamaya başladı. 41 nci Tümen Komutan Yardımcısı Yarbay Mümtaz Bey'in bölgeye gelip komutayı ele almasından hemen sonra başlayan çatışma kısa sürede başarıya ulaştı, düşman askeri imha edilmişti. Fransızlara yardım eden Ermenilerin pek çoğu bu çatışmada Fransızlarla birlikte muamele gördüler, geriye kalanlar ise bölgeyi terk ettiler.

Stratejik olarak bu askeri tedbirleri başarıyla uygulayan Niğde teşkilatı aynı zamanda bölgede meydana gelebilecek anarşik eşkıya hareketlerine karşı da icabeden tedbirleri aldı. Bu suretle Niğde ve civarında Türkiye geneli itibariyle yüksek bir ortalamada bulunan gayr-i müslimlerin olası taşkınlıkları ve iç isyanlarına karşı da gereken tedbirler alınmıştı.

Bilindiği üzere bu dönemde cephede eksikliği hissedilen yeğane şey, mühimmat ve erzak idi. Bunların temini hususunda Büyük Millet Meclisi tarafından ilan edilen Tekalif-i Milliye Kanunu herkesin malumudur. Bu büyük ihtiyaç, bütün yurt çapında hamiyetperver insanlarımız tarafından karşılanmaya çalışıldı. Bu hususta da Niğde üzerine düşen vazifeyi hakkıyla yerine getirdi. Gıda maddeleri olarak özellikle buğday, arpa, baklagiller, soğan vs. gibi temel besin maddeleri ihtiyaç duyulan yerlere gönderildi. Niğde'den yapılan bu hayiti destek Mustafa Kemal tarafından yollanan takdirnamelerle ödüllendirilmiştir.

Niğde'den yapılan lojistik destek sadece gıda maddeleriyle sınırlı kalmadı. Nakil Vasıtaları, araç-gereç ve giyecek maddeleriyle de devam etti. Niğde'nin yetiştirdiği emekli veya terhis olmuş subay, er vs. askerlerde gönüllü birlikler olarak Batı ve Adana cephelerinde vuruşmuşlardır. Niğde, gerek Heyet-i Temsiliye döneminde, gerekse Büyük Millet Meclisi döneminde Anadolu hareketini gönülden desteklemiş ve bu desteğini Sivas ve Ankara'ya gönderdiği delegelerle de ispatlamıştır.

Adana’nın Batı cephesinde Kuva-yı Milliyenin teşkilatlanması,Karaisalı’nın kurtuluşu,Fransızlar’a karşı Pozantı-Karboğazı savaşları ve diğer gelişmeler: IV. BÖLÜM
A-Adanâ’nın Batı Cephesi'nde Kuva-yı Milliye'nin Teşkilâtlanması ve Karaisalı'nın İşgalden Kurtarılması
1- Adana’nın Batı Cephesi'nde Kuva-yı Milliye'nin Teşkilâtlanması
2- Karaisalı'nın İşgalden Kurtuluşu Karaisalı'da Teşkilâtın Kurulması ve Gerekli İşlerin Plânlanması a- Karaisalı'da Teşkilâtın Kurulması Karaisalı'nın Kurtuluşu'ndan Sonra Gerekli İşlerin Plânlanması
B-Pozantı Şosesi ve Demiryolu Üzerindeki Fransız Karakolları’nın Millî Kuvvetler Tarafından Zaptedilmesi
1- Pozantı Şosesi Üzerindeki Çamalar ve Kadirhan'ın Zaptı
a- Çamalan'ın Zapa
b-Kadirhan'ın Zaptı
2- Pozantı Demiryolu Üzerindeki Fransız Karakolları'nın Zaptı
a- Kelebek, Bucak ve Durak'ın Zaptı
b- Hacıkırı'nın Kuşatılması ve Zaptı
c- Belemedik'in Kuşatılması ve Zaptı
3- Birinci Kavaklıhan Muharebesi
4- Ballıca ve Ziyarettepe Muharebeleri
a- Ballıca Muharebesi
b- Ziyarettepe Muharebesi
5- Fransızlar'ın Ölüme Mahkûm Ettiği Onbeş Türk'ün Kurtarılması, Aflak ve İkinci Kavaklıhan Savaşları, Şakirpaşa Çarpışması
a- Fransızlar'ın Ölüme Mahkûm Ettiği Onbeş Türk'ün Kurtarılması, Aflak ve İkinci Kavaklıhan Savaşları, Şakirpaşa Çarpışması
b- Aflak Savaşı
c- İkinci Kavaklıhan Savaşı
d- Şakirpaşa Çarpışması
6- Pozantı Kuşatması ve Taarruzları, Fransızlar'ın Çıkış Harekâtı ve Karboğazı Savaşı
a- Millî Kuvvetlerin Pozantı Kuşatması ve Taarruzları
b- Fransızlar'ın Pozantı'dan Çıkış Harekâtı ve Karboğazı Savaşı
C- Adana Batı Cephesi Kuva-yı Milliye Teşkilâtı'nın Kurulması
D- Adana Batı Cephesi'nde İâşe, Levâzım ve Sağlık Teşkilâtı'nın Kurulması

1- İâşe ve Levâzım Teşkilâtı'nın Kurulması
2- Adana Batı Cephesi'nde Sağlık Teşkilâtı'nın Kurulması Millî Mücadele'de Adana ve Havalisi (1918-1922) , 1999 , Kemal ÇELİK TÜRK TARİH KURUMU

Resmi Site: POZANTI KAYMAKAMLIĞI
Son düzenleyen Safi; 5 Ocak 2017 22:15