Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
1 Mart 2012       Mesaj #17
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
bnce zekaçünkü:BİR KERE EINSTEIN ÇOK ZEKİYDİ.OKUL ONA AYAK UYDURAMIYORDU DERSLER ONUN CANINI SIKIYORDU.ÇÜNKÜ HER ŞEY ONA ÇOK BASİT GELİYORDU.Einstein'ın beyni McMaster üniversitenin beyin bankasındaki beyinlerle kıyaslandı. Araştırma sonuçlarında Einstein'm beyninde beynin çalışmasını sağlayan oligopdendroglia'nın daha çok bulunduğu tesbit edildi. Einstein'ın beyninde bulunan normalden farklı özellikler onun neden üstün bir fizik bilgini olduğunu açıklıyor. Einstein'in beyninin alt parietal bölgesi normal bir beyinden %l 5 oranında daha geniş. Bu genişliğin sebebi parietal bölgedeki bir yarığın beynin normalden farklı şekilde oluşmasını sağlaması. Bu sayede beyin hücreleri ve nöronlar birbirleriyle daha iyi bağlantı kurabiliyor ve daha kolay beraber çalışabiliyor. Bulguların Einstein'in neden bir matematik dehası olduğunu açıkladığını düşünüyorlar; zira Einstein'ın beyni genel olarak diğer beyinlere benziyorsa da, beynin matematiksel düşünce ve boyutlu, hareketli düşünebilme yeteneğinin kontrol edildiği merkez Einstein'da normal beyinlere göre çok DAHA BÜYÜKTÜR.UMARIM BU SİZİ AYDINLATMIŞTIR.
Hiçbir toplum geri zekalı olmamasına rağmen bazı toplumlar başarıdan başarıya koşarken bazı toplumlar yerinde saymaya devam ediyor.Zeka her insanın farklı yerlerde koşmak için verilmiş bir sınır çizgisidir. O sınırda kim daha çok gayret etse koşuyu geride takip etse bile kazanacaktır.Ayrıca başarı göreceli bir kavramdır. Zekası derecesi düşük olanlarla yüksek olanların yarıştığı bir zihniyet oluşturmak insanları elinden olmayan sebeplerden dolayı cezalandırmaktır.Çünkü başarı göreceli kavramdır.Zeka derecesi düşük olan bir kişinin üstün gayretleriye 5 günde başardığını zeka derecesi yüksek olanın 5 saatte başarması arasında bence bir fark yoktur.Netice de hedef başarıysa zekayı sorun olarak görmek anlamsızdır.

1. zeka, diğer şeyler arasında, akıl yürütme (mantıklı düşünme yeteneği), plan yapma, öğrenme yeteneklerini içeren genel bir zihinsel kapasitedir. bu yetenek sadece kitaptan öğrenme, dar anlamda akademik bir beceri veya testten alınan yüksek puan problem çözme, soyut düşünme, karmaşık fikirleri kavrama, çabuk ve deneyimlerden anlamında değildir. daha çok, çevremizdekileri anlamada-"varlıkları izleme" " anlamlandırma" veya "ne yapacağını aklında da biçimlendirme" yetenekleri ile ilgili , geniş ve derin bir kapasiteyi yansıtır.

2. zeka, tanımlandığı gibi, ölçülebilir ve zeka testleri bu ölçme işini iyi biçimde yapar. bu testler, psikolojik değerlendirme araçları ve diğer testler arasında en doğru ölçme yapanlar arasındadır. (teknik terimlerle ifade edecek olursak geçerli ve güvenilir olarak ölçme yaparlar). bunlar, yaratıcılığı, karakteri, kişiliği veya bireyler arasındaki diğer önemli farklılıkları ölçmezler veya ölçmeyi amaçlamazlar.

3. farklı tipte zeka testleri olmakla beraber, bu testlerin hepsi de aynı zekayı ölçer. bazıları sözcükleri ve sayıları kullanır, belli bir kültürel bilgiyi (sözcük dağarcığı gibi) gerektirir. diğerleri ise, bu biçimde değildir ve onun yerine şekilleri, biçimleri kullanır ve yalnızca basit, evrensel kavramların (çok/az, açık/kapalı, yukarı/aşağı) bilgisini gerektirir.

4.insanların zeka bölümleri (zb/iq) düşükten yükseğe doğru yayılan "çan eğrisi" denilen (istatistiksel terimle "normal dağılım eğrisi") bir eğri ile iyi bir biçimde temsil edilebilmektedir. insanların büyük bir kısmı ortalama bir zeka bölümü (zb 100) etrafında yığılır. çok az sayıda insan çok yüksek ve çok düşük zeka düzeyine sahiptir. amerikalıların %3'ünün 130'un üzerindedir. (bu değer "üstün zeka"nın eşik değeri olarak kabul edilir). aynı oran, zeka bölümü 70'in altında kalanlar için de söz konusudur. zb=70-75 arası ise zeka geriliği için eşik değer olarak kabul edilir.

5. zeka testleri, amerikalı zencilere karşı veya a.b.d.'de yaşayan, diğer amerikan yerlisi ve ingilizce konuşan kişilere karşı kültürel olarak yanlı değildir. aksine genellikle zb puanları ırk ve sosyal sınıf farkları gözetmeden-tüm amerikalılar için eşit doğruluk derecesinde yordama yapar.ingilizceyi iyi anlamayan bireylere, ya sözel olmayan bir test veya kendi dilinde bir zeka testi verilebilir.

6. zekayı belirleyen beyin süreçleri halen çok az anlaşılmıştır. son araştırmalar, örneğin, nöronların iletim hızına, glikoz (enerji) emilimine ve beynin elektriksel aktivitesinin etkisine eğilmektedir.

1. zihinsel işlevleri kullanabilme yeteneğidir. en "zeka" gerektirmeyen tanımı bu...zira biyolojik temelini, beyin gibi bir muammada bulmakta zeka. bir insan beyni, her biri ortalama 10.000 hücreyle bağlantılı çalışan 10 milyardan fazla sinir hücresine sahip; işleyiş mekanizması hala çözümlenebilmiş değil. hafıza gibi, algılama gibi yetenekler araştırma ve tartışma konusu bilim adamları için..
zekanın bir yetenek olarak tanımlanmasını mümkün kılan özellikleri: doğuştan var olduğuna inanılması ve kalıtımsal olarak aktarılabilmesi. doğuştan var olan zekanın değerlendirilmesi için bilinen bir yöntem yok. kalıtımla ilişkisi ise deneylerle sabit. bu iki özellik "sonradan zeki olunmuyor" gibi bir sonuca götürüyor. ama kabul edilen, zekanın öğrenme, deneyim ve çevre faktörleriyle gelişebilen bir kapasite olduğu...kapasite!..
zekanın ölçülmesi, tanım farklılıklarından kaynaklanan farklı yöntemlerle yapılabiliyor. hepsinin aynı zekayı ölçmeyi amaçladığı kesin. ıq, eq derken temelini farklı zeka türlerinin olmasında bulan çoklu zeka kuramı diye bir alternatif de mevcut.
üstün zekalı insanlar...yine merak, araştırma ve deney konusu. toplumdaki oranları, ıq 140 üzeri baz alındığında yaklaşık olarak %0,2. asosyal, çekingen, uyumsuz oldukları kanaatleri araştırmalara göre doğruyu yansıtmıyor. çoğu sosyal, sağlıklı ve başarılı. okulda derslerini geçebiliyorlar ve işlerinde kariyer yapıp para kazanabiliyorlar!..bir örnek olarak, dahi bir bilim adamıyla bir seri katilin aynı zekaya seviyesine sahip olmaları dış etkenlerle açıklanabiliyor.
zekanın başarıyla doğrudan bir bağlantısı yok. mutlulukla yok.
bütün bilimsel değerlendirmeler dışında, bir karanlık yanı da belki sezilebiliyor...belki böyle daha iyi!..

2. tanımı tam olarak yapılamaz.örneğin; öss'de çok puan alan zekidir önermesini doğru kabul edelim.bu insanın zekası kendisinden daha düşük puanla güzel sanatlara gitmiş olan bir öğrencinin zekasının ayır edebildiği sesleri ayırd edebilir mi? vb... velhasıl kısır döngüdür.uzar gider.

3. anlayabilme yetisidir. ayrıca öğrenebilme yetisi için;
4. değişmez bir kapasitedir. nüfusta dağılımı çan eğrisi ile uyumludur. belki gösterilen çabalarla bir miktar arttırılabilir. ama var olan kapasitenin üzerine çıkarılamaz. bardak ile örneklersek, kiminin çay bardağı kadardır, yarısı dolu ise çaba ile ağzına kadar doldurulabilir, ama asla dolup taşıp ta bir su bardağını doldurmaz.

insanlar çoğunlukla hafızalarından yakınır ama zekasının az olduğunu kabul etmek istemez . oysa hafıza da zekanın önemli faktörlerinden biridir.

zeka testleri ile ölçülmeye çalışlır. güvenilir bir sonuç alınabilmesi için testin olabildiğince kültürden bağımsız ve geçerli bir test olması gerekir. bir çok test geliştirilmiştir bu konuda ve herbiri de zekayı nasıl, ne ile tanımlıyorsa onunla ölçer. zeka hafıza becerisi diyorsa, hafızayı ölçen sorular vardır. yargılama yeteneği olarak tanımlıyorsa ona uygun sorular sorar.
artık bugün zekanın tek faktörlü olmadığı, bir çok alt kategorisinin olduğu kabul edilmektedir ve zeka testleri buna uygun hazırlanmaktadır. yetişkinler için bugün en geçerli olan test wais testidir. sözel ve performans olmak üzere 12 alt testten oluşur.

bebeklikte uygun koşullar sağlanması ile zekanın altyapısı oluşturulabilir ve varolan kapaitenin üst sınırlarına yaklaşılabilir. özellikle bebeklikteki ilk iki yıl beyindeki sinir bağlantılarının yoğun olarak oluşması nedeni ile öenemlidir. her bilgi yeni snapslar oluşturur. ve belli bir yaştan sonra fizyolojik gelişim tamamlanır.

5. olmayan göremez
6. kullanmasını bilmek gerekir. özellikle elinde yetki bulunduran kişilerde bulunması, önem arzeder...
7. yüksekte muhafaza edilip, akılla beraber kullanılması tavsiye olunur.

8. insana bahşedilmiş en önemli unsur, tabi ki taşıyabilene..
16.insanlari hayvanlardan ayirteden ozellik.
9. yüzde 75 oranında aileden kalıtım yoluyla geçen çevre etkenlerinin de rolü ile 20 puan aşağı veya yukarı çıkabilen aklı kullanabilme yeteneği
10. ayşe arman , lerzan mutlu , seda sayan , esra ceyhan gibi bünyelerde çok az ya da hiç olmadıgını düşündüğüm nimet.
11. allah' ın en önemli lütfudur. şükredilesidir.
12. ıq, ** gibi çeşitleri de var. kanımca benim ki sadece q.
13. aklın bulunma potansiyeli değilde, bunu kullanabilme yeteneğine verilen addır.
zeka önemlidir;mesela bir taşı ne kadar işlerseniz işleyin ona iyi bir değer kazandıramazsınız.ama altını isterseniz hiç işlemeyin o yine altındır ve değerlidir...
Eger bir insanda zeka olursa hemen arkasından çalışmakda gelir zaten ama zeka doguştan kazanılan birşey oldugu için.
Bir gün Thomas EDİSON’a sorarlar ‘Dehayı oluşturan nedir’ Edison’un cevabı mükemmeldir ‘Dehanın %1’i iham %99’u terdir.Evet Edison’un zekası belki de bizden üstündü fakat o kadar deneme sonucunda başarısız olmasına rağmen pes etmeyip zekasını iyice zorladı.
Zeka Allah vergisidir.Bir insanda en önemli olan şey zekâsıdır bir insan zekâsını kullanamazsa çalışmasının ne yararı ve anlamı olur ki? Diyelim bir insan çalışmak istedi ama adamda zekâ düşüklüğü var veya zekâsını kullanamıyor bu adam nasıl zekâsız çalışabilir ki?
Öyle zeki insanlar görmüşümdür ki çok az sürelerle ders çalışarak başarılı olmuşlardır. Öyle çalışkan insanlar da görmüşümdür ki gecesini gündüzüne kattığı halde çok basit derslerden geçer not almakta zorlanmışlardır.
Zeka,kavrama kabiliyeti ve yetenek olmadıkça çalışma ile başarı gelmiyor.
Eğer bir konuya yönelik yetenekleriniz ve ilginiz varsa bunu çalışarak geliştirmek mümkündür. Ama...
Konuya yakından uzaktan alaka duymuyorsanız, o işin gerektirdiği beceri ve yeteneklere de sahip değilseniz istediğiniz kadar çalışın. Akıntıya karşı kürek çekenler kadar başarılı olursunuz ancak.
Mesela ben; Dünyanın en büyük eğitimcileri gelseler, benden iyi bir müzisyen çıkaramazlar. İyi bir ressam çıkaramazlar, iyi bir sanatçı ya da iyi bir şair çıkaramazlar. Ben de bu mesleklerde başarılı omak için hiç bir gayret sarfetmem. Çünkü sonucun fiyasko olacağını anlamak için zaman harcamaya gerek yoktur.
Aslını sorarsan benden yetenek gerektiren hiçbirşey çıkmaz.
Ben daha çok sosyal ve sözel yönü gelişmeye müsait biriyim. Benden asla sanat ve sayısala yatkın bir model çıkamaz. İstediğim kadar çalışsam da çıkamaz.

Başarı nedir? Türk Dil kurumu başarmak fiilini;"Bir işi istenilen biçimde bitirmek, muvaffak olmak" olarak tanımlıyor. Sanırım konuya bahis olan başarı ortalama şartlarda yapılması güç olan bir durumu ifa etmek olarak kullanılmış. Dolayısıyla başarı potansiyel ile birebir ilişkilidir.
Örnek verecek olursak; İngiltere için Avrupa futbol şampiyonasına katılamamak bir başarısızlık iken. Kazakistan için puanı ve konumu aynı olsa durum başarı olarak kabul edilebilir.
Bu durumda "Zeka" ile "çalışmak" başarı üzerine yapılan bir tartışmada birbirlerinin alternatifi olarak kabul edilemeyeceği için sorunun anlamsız olduğunu düşünüyorum.
Zeka potansiyeldir. Nasıl ki fiziksel olarak güçlü biriyle zayıf biri yarışmalarında aynı siklette olmazlarsa, zihinsel bir faaliyetteki başarıda da potansiyeli yüksek birinin başarılı kabul edilme seviyesi ile potansiyeli düşük birinin başarı çıtası aynı değildir. Dolayısıyla soruyu sorgulamak gerek.
Emrah abinin bir müzik enstümanıyla bir parçayı çalabilmesini başarı olarak kabul edebiliriz. (Bence bu konuda kendisine haksızlık ediyor). Ama potansiyeli yüksek biri için aynı şeyi söz konusu olamaz. Çünkü ikisi için de başarının tanımı farklıdır. Çünkü sikletler farklıdır.


zeka ayrı bir şekilde, daha ayrıntılı irdelenmesi gereken bir kavramdır çünkü zekayı kullanmak ayrı bir yetenektir.


zeka bilinçli düşünme şeklidir.zekayı kullanabilmek ayrı bir yetenektir