Safevî Devleti (Safevîler)
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
İran'da Safevîye tarikatını kurmuş, daha sonra da İran'ı yönetmiş Türk sülâlesi. Tarikatın kurucusu Şeyh Safüyiddin Erdebilî'dir. Kuruluşunda Sünnî olan tarikat, Safiyüddin'in torunu Hoca Alaüddin Ali'nin şeyh olmasından sonra (1392), Oniki İmam'ı tutanları kazanmak amacıyla Şiî oldu. Hoca Ali, Timur ile ilişki kurarak onun üzerinde büyük etkinlik kazandı; ondan Erdebil ve köylerini aldı. Timur'un Anadolu'dan götürdüğü Türkmenler de Erdebil'de yerleşerek Hoca Ali'nin müridi oldular. Safevîler Hoca Ali'nin torunu Şeyh Cüneyt'ten başlayarak siyasî amaçlar peşinde koştular (1447). Şeyh Cüneyt, dinî liderliğini siyasî liderliğe çevirmek amacıyla çalıştı. Azerbaycan, Doğu Anadolu ve İran'a yaydığı müritleri aracılığıyla birçok isyan çıkardı. Karakoyunlu Hükümdarı Cihan Şah tarafından sınır dışı edildi. Anadolu'da yerleşmek isteği II. Murat tarafından reddedildi. Karaman'a sığındıysa da siyasî amacı anlaşıldığından bir süre sonra buradan da ayrılmak zorunda kaldı. Sonunda Akkoyunlu Hükümdarı Uzun Hasan'ın yanına giderek onun kız kardeşiyle evlendi (1458). Bundan sonra Erdebil'e dönerek müritleriyle Gürcü ve Çerkez ülkelerine akınlar yaptı. Şirvan hükümdarıyla yaptığı savaşta ölmesi üzerine yerine oğlu Haydar geçti. Babasının çalışmalarını sürdürdü. Müritlerine Oniki İmam'ı simgeleyen 12 dilimli kızıl taç giydirmesi nedeniyle tarikatın mensupları "Kızılbaş" adıyla anılmaya başlandılar. Şeyh Haydar'ın 1488'de savaş meydanında ölümünden sonra oğulları Akkoyunlular tarafından hapsedildiler. Sultan Yakup'un 1490'da ölümüyle Akkoyunlu Devleti'nde başlayan saltanat kavgası sırasında yeniden serbest bırakıldılar ve Erdebil'e dönmelerine izin verildi. Bir süre sonra Safevîler, Akkoyunlular ile yeniden çatıştılar. 1499'da Akkoyunlu sultanının öldürülmesi üzerine Şeyh Haydar'ın oğlu İsmail, dedesi Uzun Hasan'ın tahtında hak iddia etti. Etrafına topladığı, çoğu Anadolu kökenli Türk boylarıyla Akkoyunlu hükümdarı üstüne yürüdü. Onu yenerek 1501'de şahlığını ilân etti ve Tebriz'i Safevî Devleti'nin başkenti yaptı. Akkoyunlu soyundan olanların çoğunu öldürdü. Şiraz'ı, Bağdat'ı, Harput'u, Diyarbakır'ı aldı. Devletini kuvvetlendirince Şiî propagandasını hızlandırdı ve Sünnî mezheplere karşı şiddet uygulamaya başladı. Anadolu'ya gönderdiği müritleri aracılığıyla Osmanlı topraklarında isyanlar çıkardı; Osmanlı ordusunu yendi. I. Selim (Yavuz) tahta geçince Anadolu'daki Şiîlerin çoğunu öldürttü. Sonra İran Seferi'ne çıktı. İki hükümdar 1 Ağustos 1514'te Çaldıran'da karşılaştılar. Şah İsmail yenildi. Yavuz Selim Azerbaycan, Diyarbakır ve Doğu Anadolu'yu aldı. Şah İsmail'in yerine 12 yaşındaki oğlu Şah Tahmasp geçti. Yaşının küçüklüğü nedeniyle hükümdarlığının ilk döneminde ülke aşiret reislerince yönetildi. İran'da karışıklıklar ve isyanlar çıktı. Şah Tahmasp yönetimi eline alınca Osmanlılarla düşmanlık siyasetini sürdürdü. Kanunî'nin Irakeyn (1533), Tebriz (1548) ve Nahçivan (1553) seferlerinden sonra iki devlet arasında Amasya Antlaşması imzalandı ve barış dönemi Şah Tahmasp'ın ölümüne kadar sürdü (1576).Ölümünden sonra yerine geçenler zamanında Osmanlı-Safevî çatışmaları yeniden başladı. Bu savaşlar ve çatışmalar 1639 Kasrışirin Antlaşması'na kadar devam etti. 1587-1629 yılları arasında hükümdar olan I. Şah Abbas, yaptığı askerî ve idarî iyileştirme çalışmalarıyla, ticaret ve sanatı geliştirici önlemleriyle Safevî Devleti'ne en parlak dönemini yaşattı. Şah Abbas'tan sonra gelenler döneminde İran birçok karışıklığa sahne oldu. Son Safevî hükümdarı III. Abbas'ın ölümünden sonra kumandanı Nadir kendisini şah ilân ederek Safevî sülâlesine son verdi (1736). Böylece İran'da Avşarlar devri başlamış oldu.