Arama

İslam Hukuku - Tek Mesaj #10

Mavi Peri - avatarı
Mavi Peri
Ziyaretçi
30 Temmuz 2012       Mesaj #10
Mavi Peri - avatarı
Ziyaretçi
İslam Hukuku

İlâhî kaynaklı, Kuran ve hadis hükümlerine dayanan hukuk. Kuran'daki ayetlerden ve Muhammet Peygamber'in hadislerinden ya da bunların tefsirlerinden (yorum) oluşur. Müslüman bir kişinin başkalarına, topluma ve devlette karşı tutum, davranış ve haklarını belirler; yargı ve ceza getirir. İslâm hukukunun müeyyide, yargı, suç ve ceza gibi bütün bölümlerinin hepsine birden şeriat denir. İslâm hukukunda Kuran'a aykırı hiçbir hukuk kuralı konamaz, hiçbir ferman ya da yasa çıkarılamaz. Müslümanların inanç, eylem, ibadet, miras, evlenme/boşanma, nafaka, ceza vb. konularda uyacakları kurallar Kuran ayetlerinde belirtilmiştir. İncil ve Tevrat'ın daha çok ahret yaşamı ile ilgili kurallar getirmesine karşılık, Kuran dünya yaşamını da en ince ayrıntılarına kadar belirleyen kurallar koymuştur. Ancak kimi ayetler tefsir gerektirecek niteliktedir. Günlük yaşamda karşılaşılan bir sorunla ilgili ayetlerde açık bir yargı yoksa ikinci derecede bağlayıcı kurallar Muhammet Peygamber'in hadisleridir. Ayrıca yaşamın bütün alanlarında Muhammet Peygamber'in davrandığı gibi davranmak "sünnet"tir. Ayet ve hadiste açık karşılığı bulunmayan sorunlar "reyi ulema" (bilginlerin oyu) ile çözümlenir. Bu bilginlerin yargılarına "içtihat", kendilerine "müçtehit" denir. İslâm hukukunda içtihatların büyük yeri vardır. "Reyi Ulema" ile de çözümlenemeyen sorunlar "icmaı ümmet" (halkın toplu görüşü) yoluyla çözümlenir. Bu, bir anlamda bir kamuoyu yoklaması, bir halkoylaması (referandum) demektir. İslâm toplulukları büyüyüp genişledikçe herkese teker teker sormak olanağı kalmayınca bu yöntem, halkı en iyi temsil eden bilgili ve deneyimli kişilerin oylarına başvurma biçiminde uygulanıyordu. Gene Kuran ve hadis temeli üzerinde olmakla birlikte İslâmın kurallarını anlama ve uygulama biçimlerinde zamanla birtakım ayrılıklar doğdu. Bu ayrılıklar da İslâm mezheplerini doğurdu (Hanefî, Malikî, Hambelî, Şafiî, Şia). Şia dışındaki dört mezhep Sünnî, Şia yolu ise Şiî diye adlandırıldı. Sünnî mezhep Hanefîlik ile Şiîlik arasında en önemli ayrılık, Şiîlerin hadis ve sünnetlerden başka Halife Ali ile birlikte Ali'nin oğulları ve Muhammet Peygamber'in torunları soyundan 12 İmam'ın söz ve eylemlerini de İslâmın temeli saymalarıdır. İslâm hukuku tanrısal (teokratik) özü nedeniyle uygulandığı İslâm ülkelerinde ülkeden ülkeye ya da toplumdan topluma değişmez, her yerde aynı kurallar uygulanır. İslâm hukuku kurallarını inceleyen bilime "fıkıh" denir. Osmanlıların son döneminde fıkıh kuralları toplanıp düzenlenerek mecelle denilen bir yasa metni oluşturuldu. Cumhuriyet dönemindeki yasa devrimi ile mecelle, uygulamadan kaldırıldı. Bugün dünyada Suudi Arabistan, İran (1979'dan bu yana) gibi birkaç Orta Doğu İslâm ülkesi dışında geleneksel İslâm hukukunu uygulayan devlet (şeriat devleti) kalmamıştır.

MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi