Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Tek Mesaj #10938

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
26 Ekim 2006       Mesaj #10938
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
O kadar çok kırıldım ki...
O kadar çok üzüldüm ki...
Beni dinlemediğin zamanlar...
Beni böldüğün zamanlar...
Beni yanlış anladığın zamanlar...
Benim yalnız kaldığım zamanlar...
O kadar içerledim ki...
O kadar çok gözyaşı döktüm ki...
O kadar çok gücüme gitti ki...
Şimdi sana tüm sevgimi aldım...
Bir yelkene koydum...
Saldım denize...
Üflüyorum...
Git diyorum...
Gidiyor, bir daha geliyorsun...
Nefesim tükeniyor...
Ve oturup sonunda her şeyi bir kenara bırakıp...
Çaresizliğime ağlıyorum...
Kendimin aciz görüntüsüne kahroluyorum...
Hayatıma dair her şeyde sen varsın...
Ve ben seni hayatımdan çıkarmaya çalışıyorum...
Sevmediğimden değil...
Artık halimize dayanamadığımdan...
Artık karar veremiyorum...
Hangisi daha çok üzüyor bizi...
Birlikte olmak mı ayrı olmak mı?...
Hangisi daha güzel?...
Seninle ağlamak mı sensiz ağlamak mı?
Gülmekte olacak elbet bunda sonra...
Ama biz zaten birlikte gülmek için birleşmedik mi?
Şimdi geri dönme yollarına bakıyorum...
Ben yola ne zaman çıkmıştım...
Hangi cesaret ve güçle döneceğim…
Ve o isteğim acep nerelerde…
Koşarak geldiğim yerde başım eğik oturuyorum...
Ne zaman kaldırsam sen varsın...
Sıkı sıkı gözlerimi yumsam olmaz...
Koşsam, kaçsam olmaz...
Dursam unutmak olmaz...
Böyle yavaş yavaş işte...
Bir süre daha ağlayarak...
Nina Simone çalsa...
Ağlasam mı gülsem mi?
Biri çağırsa...
Gitsem mi kalsam mı...
Derdimi...
Söylesem mi, sussam mı?
Güldüğüm şeyler ağlatacak daha biraz...
Sevdiğim şeyler çirkinleşecek..
Ben de oturup izleyeceğim...
Film izlemiş gibi...
Oturup yorumlar yapacağım...
Ama işte bu benim filmim...
Tüm gülünç sahnelerde ben vardım...
Tüm erotik sahnelerde...
Tüm tutkulu, tüm komik sahnelerde...
Ve trajik sonunda da ben varım...
Hayatımın başyapıtını...
Oturup seyrediyorum...
Ve benden başka kimse anlamıyor...
Ne filmin dilini...
Ne konusunu...
Ne benim için anlamını...
Az kaldı...
Biraz daha toparlanınca gidiyorum...
Nereye gittiğimi kararlaştıramadan...
Çok tanıdık bir yerden, bilinmeyene...
Yeni bir yaşama başlıyorum...
Ve artık şaşırmıyorum...
Ama gözlerim kızarık...
Ama yarı ağlamaklı...
Ben işte...
Geldim...
Gördüm...
Gidiyorum...
Sen hep biraz en yakınım kalacaksın...
Hepte çok uzak olacaksın...
Ve ben metresini ölçemediğim bu mesafeyi...
Daha bir ömür düşünüp...
İşin içinden çıkamayacağım...
Ve bunca anlamamışlık ve anlaşılmamışlık...
Çoğu zaman elimin telefona gitmesini bile engelleyecek...
En çokta buna delireceğim...
İçimdeki köpekler kuduracak...
Kanımın içinde buz parçacıkları...
Nereye gitsem donuk olacağım...
Aynalara mendebur bakacağım...
Bütün duygularım soru işaretlerinin çengellerinde tek tek intihar edecek sonunda...
Ve bir daha dirileceğim...
Kalbim biraz daha katılaşmış...
Biraz daha "büyümüş" ve yıpranmış...
Ben sen aklımda olmadığın zaman dirilebilirim...
Sen varken ya şehit olabilirim ya gazi...
Seni savunmak için kendimle o kadar çok savaştım ki...
feather