Arama


Kral_Aslan - avatarı
Kral_Aslan
VIP MsXTeam
27 Ekim 2006       Mesaj #1
Kral_Aslan - avatarı
VIP MsXTeam
jpgcf0110pxgeorgiancoadb6

Gürcistan (
Gürcüce: საქართველო/Sakartvelo; Gürcüstan olarak da yazılır), Karadeniz’in doğu kıyısında, Güney Kafkasya’da yer alır. Tam adı Gürcistan Cumuhuriyeti’dir. Eski Sovyet cumhuriyetlerinden biri olan Gürcüstan’ın kuzeyinde Rusya, güneyinde Azerbaycan, Ermenistan ve güneybatısında Türkiye yer alır. Ülkenin batı sınırını Karadeniz belirler.

İklim

Karadeniz sahili ve Rioni havzasında ılık, nemli ve yarı tropik bir iklim hüküm sürmektedir. Doğu Gürcüstan'da daha karasal bir iklim hüküm sürmektedir. Kışları soğuk, yazları ise kuru ve sıcaktır.

Tarih


Eski çağlar

Son dönemlerde Dmanisi yöresinde yapılan arkeolojik kazılar sonucunda, Gürcüstan’da ilk insanın bir milyon sekiz yüz bin yıl önce yaşamış olduğu ortaya çıktı.
Dmanisi’deki buluntu Avrasya’daki en eski tarihli buluntudur. Erken Bronz Çağında Gürcistan’da Kura-Aras kültürü (yerleşim yerlerin çoğu bu iki ırmak arasında yer aldığı için bu adla anılmaktadır) yayıldı. Bu dönemde tarım iyice gelişti. O dönemde toprağın sürülmesinde öküzden yararlanılıyor, ürün de orakla biçiliyordu. Metalbilim ayrı bir zanaat dalı haline geldi. Yunanlılara göre demir dökümcülüğünü Gürcülerin ataları bulmuştu. Orta Bronz Çağında Trialeti kültürü ortaya çıktı. Bu kültürün başlıca özelliği büyük kurganlardır (ilk kurganlar Trialeti’de bulunmuş ve bundan dolayı bu kültüre bu ad verilmiştir). Geç Bronz Çağında Doğu Gürcü (Kartveli) ve Datı Gürcü kültürleri daha da gelişti.
Asur ve Urartu kaynaklarına göre, İÖ 1. binyılının başlarında ilk Gürcü (Kartveli) siyasal birliği, Gürcistan'ın güneybatı kesimindeki Tao ilinde yerleşik ve Yunanlıranın Taohiler dediği Diaohiler (Diaeniler) kurdu. Gürcü boylarının oluşturduğu ikinci siyasal birlik ise Kolha (Kolhis) idi. Kolha,Yunan mitolojisinde Medeia'nın yurdu,Argonotların varmayay çalıştığı yerdi ve Karadeniz'in doğu kıyılarında bulunuyordu. Sonraki dönemlerde Gürcüstan'da pek çok küçük devlet kuruldu. Bunlardan en önemlisi, Mtsheta kentini başkent edinen Kartli (İberia) idi. Bu devletin kurucusu Kral Parnavaz'dı.Batı Gürcistan'daki Kolha, önce Pontus devletinin, sonra Roma İmparatorluğu'nun egemenilğine girdi.Romalılar ardından Kartli topraklarını da ele geçirdiler.

Hıristiyanlığın Yayılması

Gürcistan, İS
337’de Hıristiyanlığı kabul ettikten sonra, üç yüz yıl boyunca [[Bizans] ve Pers imparatorlukları arasındaki savaşlara sahne oldu. Gürcistan’ın batısındaki Lazika Krallığı Bizans’ın denetimi altına girerken, Doğu Gürcistan’daki Kartli Krallığı İran’ın egemenliğine boyun eğmek zorunda kaldı. Kartli Krallığı’nın efsanevi hükümdarı Vahtang Gorgasal, krallığın başkentini Mtsheta’dan Tiflis’e taşıdı. Sasani kralı Husrev, Kartli Krallığı’nın egemenliğine son verdi, ardından Arap orduları ülkeye girerek 654’te Tiflis emirliğini kurdular. Gürcüler, Araplara ve Bizanslılara karşı savaşarak topraklarını yavaş yavaş geri aldılar. Bu süreçte Egrisi, Abhazya, Kaheti, Hereti, Tao-Klarceti gibi yeni krallıklar ve prenslikler ortaya çıktı. Bagrationi (Bagratlılar) soyundan gelen III. Bagrat, 975’te parçalanmış ülke topraklarını birleştirerek, adı ilk kez Sakartvelo (Gürcistan) olan devleti kurarak tek başına hükümdarlığını ilan etti. Kurucu Davit, Arap emirliğine son vererek 1122’de Tiflis’i de geri aldı. Gürcistan, Kraliçe Tamar döneminde (1184-1215) gücünün doruğuna ulaştı ve küçük bir imparatorluğa dönüştü. Bu dönemde Gürcistan toprakları,Erzurum’dan Gence’ye,Azerbaycan’dan Çerkesya’ya uzanıyordu. Ülke, 1200’lerde başlayan Moğol istilası uğrayarak parçalandı. Ülkeyi kuzeyden güneye ikiye ayıran Surami Dağlarının batısında kurulan İmereti Krallığı, Moğol istilasına karşı ayakta kalmayı başardı. 14. yüzyılın sonları ile 15. yüzyılın başlarında Timur’un istilası, Gürcistan’ı yerle bir etti. Ülke, ekonomik olarak tam bir felaketin eşiğine geldi.

[değiştir] Rusya’nın Ülkeyi İlhakı

Osmanlıların 1453’te İstanbul’u ele geçirmelerinin ardından Gürcistan’ın Avrupa ile bağları koptu ve Osmanlı Devleti ile İran arasında sıkışıp kaldı. Batıdan Osmanlı, doğudan İran ordularının saldırılarına uğradı. Zaman zaman Osmanlı Devleti ile İran arasındaki savaşlara sahne oldu. Osmanlılar, 16. yüzyılda Gürcistan’ın güneybatı kesimini ele geçirerek bu topraklara Çıldır Eyaleti’ni kurdular. Osmanlı orduları, 1510’da İmereti Krallığı topraklarına da girdi ve krallığın başkenti Kutaisi’yi ele geçirdi. Ardından İran şahı I. İsmail Kartli topraklarını yağmaladı. Osmanlılar 1578’de Tiflis’e girdiler ve böylece Gürcistan’ın batısı Osmanlıların, doğusu İran’ın denetimine geçti. Kral II. Erekle (1744-1798), Kartli ve Kaheti krallıklarını birleştirerek Gürcistan’ın doğusunu bütünleştirdi. Bu arada İmereti kralı I. Solomon da İmereti’den Osmanlıları çıkardı.
İran’ın saldırılarından kurtulan II. Erekle, bu kez
Dağıstan’ın Müslüman kabilelerinin saldırılarına uğradı. Bunun üzerine 1783’te Rusya ile Georgiyevsk Antlaşması’nı imzaladı. Bu antlaşmayla Rusya, Gürcistan’ın toprak bükünlüğünü ve sınırlarını koruma altına alıyordu. Ne var ki buna karşın İran saldırıları sürdü ve Rusya bu saldırılara karşı sessiz kaldı. İranlılar 1795’te Tiflis’e kadar ilerleyip kenti yakıp yıktılar. Ruslar, 1801’de krallığa son verip Kartli ve Kaheti’yi ilhak ettiler. İlki 1804’te çıkan pek çok halk ayaklanmasını kanla siçimde batıran Rusya, 1801-1864 arasında Gürcistan’ın diğer bölgelerini de ele geçirdi. Poti ve Batum limanları ile Gürcistan’ın güneybatısı kesimi bir süre daha Osmanlı yönetimi altında kaldı. Ancak 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Ruslar bu bölgeleri de ele geçirdiler. Bu savaş sonrasında Gürcistan, tamamen Çarlık Rusya’sının bir parçası haline geldi.

Ulusal Mücadele ve Bağımsızlığın İlanı


Gürcistan’da ulusal harekete, Pirveli Dasi (Birinci Grup) olarak adlandırılan edebi ve toplumsal hareketin kurcusu sayılan İlia Çavçavadze önderlik etti. Noe Jordania ile Karlo Çheidze’nin öncülük ettiği Marksist Sosyal Demokrat Parti de önemli hareketlerden biriydi. Bu partiye zamanla
Menşevikler egemen oldu. 1917 Devrimi’nden sonra, 26 Mayıs 1918’de Gürcistan bağımsızlığını ilan etti. Almanya’nın korumasına giren ülkede Noe Jordania başkanlığında bir hükümet kuruldu.
Birinci Dünya Savaşı sonunda Almanya ve müttefikleri yenilince İngilizler Gürcistan’ı işgal etti. Gürcistan, savaş sonrasında Paris Barış Konferansı’na katıldı ve bugünden daha geniş sınırlarıyla 22 ülke ve Milletler Cemiyeti tarafından tanındı. Ancak Bolşevik] Rusya’nın tehdidi altındaydı.Buna karşın Mayıs 1920’de Moskova yönetimince de tanındı. Buna karşın Gürcü asıllı Stalin ve Orconikidze’nin yönetimindeki Kızıl Ordu, Gürcistan’ı işgal etti ve Mart 1921’de ülkenin bağımsızlığına son verdi.Tiflis’te Bolşevik yönetimi kuruldu. Gürcistan, Transkafkasya Sovyet Federe Cumhuriyeti’ne bağlandı. Bunun üzerine 1924’te geniş çaplı bir halk ayaklanması başladıysa da Sovyet yönetimince kanlı biçimde bastırıldı.1936 Anayasası uyarınca Gürcistan Sovyet Sosyasit Cumhuriyeti kuruldu ve Gürcistan,Sovyetler Birliği’nin 15 cumhuriyetinden biri oldu.Daha sonra Abhazya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ile birlikte federal devlet kurdu.Stalin döneminde ise Abhazya'nın statüsü kaldırılarak Gürcistan Sosyalist Cumhuriyetine bağlandı ve Sibirya'ya sürülen Abhazların yerine Gürcüler yerleştirildi.

Sovyet Dönemi

Sovyetler Birliği’nin glastnost ve prestroyka hareketi ile birlikte dağılma sürecine girmesinin ardından, Gürcistan`da 1990 yılı başından itibaren güçlü bir bağımsızlık hareketi başlamıştır. Bu süreç içinde Gürcistan Yüksek Sovyeti`nce, 1921 Gürcistan-SSCB Anlaşması ile 1922 Birlik Anlaşması’nın geçersizliğini ilan eden kararlar alınmış ve 31 Mart 1991 tarihinde Ülke genelinde referanduma gidilmiş,9 Nisan 1991 tarihinde Gürcistan parlementosu ülkenin bağımsızlığını ilan etmiştir.
Gürcistan bağımsızlık süreciyle birlikte kendisini iç çatışmaların ortasında bulmuştur.Stalin döneminde Gürcistana bağlanan ve Gürcü nüfusla doldurulan Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra bağımsızlığını ilan eden
Abhazya ile Güney Osetya'nın bağımsızlığını tanımayan Gürcistan, bu ülkelerinlerin kendine bağlılığını korumak için askeri müdahaleye başvurmuştur. Bugün Abhazya ve Güney Osetya tam bağımsız ve demokratik iki cumhuriyet olmasına karşın hukuken Gürcistana bağlı özerk cumhuriyetlerdir.

Sovyet Döneminin Sonu ve Bağımsız Gürcistan

1991 yılı Mayıs ayında Zviad Gamsahurdia halkın %86,5 oyu ile yeni kurulan Cumhuriyetin Başkanı olmuştur. 21 Aralık 1991 tarihinde başlayan iç çatışmalar,6 Ocak 1992 de Zviad Gamsahurdia’nın ailesi ile birlikte Ülkeyi terk etmesiyle son bulmuştur. Ekim 1992’de yapılan seçimler sonucunda Eduard Şevardnadze Devlet ve Parlemento Başkanı seçilmiştir. 2004 yılında yapılan son seçimler sonucunda meydana gelen Gül Devrimi ile birlikte Miheil Saakaşvili Devlet Başkanlığı görevini üstlenmiştir.

Ekonomi

Sovyetler Birliği'nin dağılması Gürcistan ekonomisi üzerinde olumsuz bir etki yaratmış ve oldukça istikrarsız bir yapı ortaya çıkmıştır. Hammadde, enerji ve diğer endüstri ürünlerinin pazarlandığı diğer Cumhuriyetlerle arasındaki bağların ortadan kalkması Gürcistan ekonomisini olumsuz etkilemiş, bireysel gelirlerde, tarımsal ve sanayi üretiminde, turizm gelirlerinde önemli düşüşler yaşanmış, enflasyon ve işsizlik önemli ölçüde artmıştır.
1991'de bağımsızlığını kazandıktan sonra Gürcistan'daki ekonomik durumunun oldukça istikrarsız olduğu gözlenmiştir. Bağımsızlığın ilk yıllarında, yüksek enflasyon, sanayi ve tarım ürünleri üretiminde azalma, ülkeye gelen turist sayısında düşüş ve işsizlik oranında artış görülmüştür. Bağımsızlığın ilan edilmesinden 1995 yılına kadar geçen sürede Gürcistan'ın GSYİH'sı her yıl azalan bir seyir izlemiştir.
1995 yılında başlatılan Ekonomik istikrar programlarının başarıyla uygulanması sonucunda, Gürcistan ekonomisinde gözle görülür bir düzelme kaydedilmiştir. 2003 yılında Gürcistan’daki GSYİH 8,465 milyar Lari’ dir.
Gürcistan'da serbest pazar ekonomisinin kurum ve kuruluşlarıyla tesis edilme çalışmalarının başlatılmasından bu yana özel sektörün GSYİH'deki payında artış eğilimi görülmektedir.

Doğal kaynaklar

Gürcistan'ın
petrol ve doğalgaz rezervleri oldukça sınırlıdır....Ülkede çıkarılan başlıca mineraller manganez ve perlittir. Bunun yanı sıra, ülkenin dünyaca meşhur şifalı su kaynakları ile kaplıcaları bulunmaktadır.
Metal alaşımları üretiminde kullanılan ve önemli ihracat potansiyeline sahip manganez minerallerinin üretimi, hala Sovyet döneminden kalma eski yöntemlerle sürdürülmektedir. Dünyadaki en zengin manganez rezervleri Gürcistan’ın Chiatura bölgesinde bulunmaktadır.

Tarım ve hayvancılık

Tarım Gürcistan ekonomisindeki en önemli sektörlerden birisidir. Nüfusun yaklaşık %40'ı tarım sektöründe istihdam edilmektedir. Tarım ve hayvancılık yüzde 20,3 ile GSYİH içindeki en önemli kalemdir (üzüm, narenciye, çay, fındık, sebze, patates, çiftlik hayvanları).
Gürcistan topraklarının %13’ü düz arazi, %33,4’ü meyilli arazi, kalan kısmı da dağlık alandan oluşmaktadır.Toprağın yaklaşık %44’ü tarım amaçlı kullanılmaktadır.Tarım alanlarının %21’i sulu arazidir.

Turizm

Gürcistan,
Karadeniz'e bakan sahil şeridi, dağları, kış turizmine elverişli tesisleri, tarihi ve kültürel zenginlikleri ile önemli ölçüde turizm potansiyeline sahiptir. Ayrıca, zengin termal su kaynakları ve kaplıcaları da birçok turisti ülkeye çekmektedir.Diğer taraftan Avrupa'ya yakınlığı büyük bir avantaj oluşturmaktadır.
1990'lı yılların başında yaşanan güvenlik sorunları ve ekonomik durgunluk nedeniyle, ülkenin turizmi gelişme kaydedememiştir ve ülkeye gelen turist sayısında büyük düşüş yaşanmıştır. Konaklama, uluslararası ulaşım hizmetleri ve diğer birçok altyapı unsuru geliştirilmeye gerek duymaktadır.
Gürcistan’da son yıllarda EBRD ve diğer uluslararası kuruluşlarla birlikte turizm sektöründeki altyapının geliştirilmesine yönelik olarak etkin ve ciddi adımlar atılmıştır.
Dünya Turizm Örgütü (WTO) ve UNESCO'nun işbirliğinde" İpek Yolu Projesi "nin hayata geçirilmesi desteklenmiştir. Projenin amacı, katılımcı ülkeler arasındaki alt yapı gelişiminin teşvik edilmesidir.

Kültürel hayat

Gürcistan'ın başkenti
Tiflis'te yaklaşık 14 tiyatro faaliyet göstermektedir. Ülkedeki kötü ekonomik koşullar tiyatro ve diğer sanat dallarını olumsuz etkilemiştir. Ancak, Tiflis'teki kültürel hayatın imkanlar ölçüsünde canlı olduğu söylenebilir. Son zamanlarda sergi salonları sayısı artmakta, sinema salonlarının sayısı azalmaktadır. Televizyon ve radyo faaliyetleri de artmaktadır; iki devlet televizyon kanalı ile 7 özel televizyon kanalı yayın faaliyetinde bulunmaktadır.

Müzeler
  • Gürcistan Canaşia Devlet Müzesi
  • Gürcistan Sanat Müzesi
  • Tiflis Tarih ve Etnografya Müzesi
Demografi

Gürcistan’ın bugünkü nüfusu 4.677.401’dir (2005 tah.). Bu nüfusun çoğunluğunu, yaklaşık % 83.8’le, kendi dilinde Kartveli olarak adlandırılan Gürcüler oluşturur.
Azerbaycan Türklerinin bu nüfus içindeki oranı % 6.5 (İhtimal olunan rakamsa 500.000-dir), Ermenilerin % 5.7, Rusların % 1.5’tir (Ruslarin çoğunluğu bağımsızlık ilanından sonra Gürcüstan’dan göç etmiştir). Abhazya’daki Abhazlar ve Güney Osetya'daki Osetler, fiilen ayrı yaşamaktadırlar. Ama Gürcistan’ın başka bölgelerinde de yerleşik olan Osetlerin genel nüfusa oranı % 2.5, Abhazların oranı ise % 1.8 kadardır. Kartveli grubu içinde sayıları yaklaşık olarak 1 milyon olan Megreller ve 150.000 civarında olanSvanlar ülkenin batı ve kuzeybatı bölümlerinde yaşamaktadırlar. Türkiye sınırına yakın bölgede, az sayıda Laz yaşamaktadır. Lazlar, farklı dillerine rağmen etnik ve kültürel olarak Gürcülere yakındır. Bunların dışında ülkede küçük gruplar olarak, Asuriler, Yunanlılar, Kürtler, Yahudiler ve Ukraynalılar yaşamaktadır. 1992’deki savaşta, Rusya’nın desteklediği Abhaz ayrılıkçı yönetimi 250.000 kadar Gürcüye etnik temizlik uygulayıp Abhazya'dan sürmüştür.
Son düzenleyen asla_asla_deme; 7 Eylül 2010 15:58 Sebep: Kaynak: Vikipedi
Hayatın ne anlamı var.. Yanımda sen olmayınca....