Arama

Semenderler (Triturus) - Tek Mesaj #9

_AERYU_ - avatarı
_AERYU_
Ziyaretçi
24 Eylül 2012       Mesaj #9
_AERYU_ - avatarı
Ziyaretçi
Öncelikle bu canlının bir sürüngen değil, bir amfibi (iki yaşamlı) olduğunu hatırlatalım. Kuyruklu kurbağalar olarak da bilinen semenderler, tıpkı yılanlar ve kertenkeleler gibi, insanlığın tarih boyunca pek sevmediği, batıl inançlarına konu ettiği, sıklıkla da kötülük ve büyü gibi unsurlarla özdeşleştirdiği canlılar olagelmiş. Ülkemizde de dağılım gösteren, siyah üzeri parlak sarı renkli benek ve desenler taşıyan bir vücudu olan ve aslında hiçbir zararı bulunmayan bu canlınını adı, eski zamanlara ait inanışlardan köken alıyor. Semenderler halk arasında “soğuk kanlı” olarak bilinen, vücut sıcaklıklarını kendileri kontrol edemeyen, bu nedenle de bedenlerine dokunulduğunda soğuk olan canlılar. Pliny, bu parlak renkli semenderin buz gibi vücuduyla ateşi bile soğutabildiğine, bu nedenle de ateşten etkilenmediğine inanıyordu. Oysa böyle bir durum söz konusu değil (bunu denemek yerine lütfen biz kedilere inanmayı tercih edin). Leonardo da Vinci bu canlının ateşin içinde sürekli olarak derisini yenilediğini söylerken, Paracelsus da bu canlıyı doğada ateşin simgesi olan canlı ilan etmişti. Bu inanışlardan ötürü, ortaçağda cadılar tarafından büyü malzemesi ya da zehirli iksir bileşeni olarak kullanıldılar. Evet bu canlının derisinin altında zehir bezleri bulunuyor, ama bunları yalnızca avcılarına karşı kendisini savunabilmek için kullanıyor. Hatta bu zehrin, bazı bakteri ve mantar enfeksiyonlarına karşı etkili olduğu da biliniyor.

Ateş semenderi, tarih boyunca çok sayıda sembol ve armaya da konu olmuş bir canlı. Sıklıkla alevler içinde resmedilen kıvrık bedenli semender, tutkunun alevleri sayesinde ulaşılan zaferi simgeliyor.

Kaynak: