Arama


misafir - avatarı
misafir
Ziyaretçi
30 Eylül 2012       Mesaj #26
misafir - avatarı
Ziyaretçi
Milli varlığın korunmasında ve geliştirilmesinde temel öğe olan insan öneminden hiçbir şey kaybetmemiştir. Tekniğin ortaya çıkardığı olağanüstü araç ve silahlara karşın , bunları kullanacak olan insan öğesi yine milli gücü yönlendirme niteliğini korumaktadır. Tarihsel gelişmede , çeşitli aşamalardan geçerek millet olma düzeyine ulaşan toplumun , bazı değerlerle donanması , milli dayanışmanın vazgeçilmez koşullarındandır.

Devletlerin gerçek gücü de , her şeyden önce vatandaşların birlik , beraberlik , sevgi ve saygı ortamında bütünleşmelerinin ve bir millet olarak organize edilmelerinin başarısıyla ilgilidir. O halde diyebiliriz ki , sosyo-kültürel güç , “toplumu millet ve milleti toplum yapan birlik ve bütünlük ile , bunları sağlayan tarihi birikimlerle milletin eğitim ve kültür düzeyi , gelenek , hukuk , dil , din , fikir vb. alanlardaki durumu , seviyesi ve bunlarla ilgili uygulamaların milli güce etki ve katkılarını kapsar.”

Sosyo-kültürel güç , bir millete özgü kültürel değerlerin bir bileşkesi olarak beliren ve milletçe kalkınma , koruma ve savunma politikasında itici ve yönlendirici niteliği ile , milli güç içerisinde değerli bir yere sahiptir. Bu gücün değerlendirilmesinde , milli kurumlar (Siyasal , sosyal , dinsel ve eğitsel nitelikli) etnik durum , basın , halkın ideolojik ve dinsel nitelikleri , sosyal ve ahlaki inançları , milli birlik ve beraberlik anlayışı , moral ve kültür düzeyi belli faktörlerdir.

Haberin Devamı: Atatürkün Düşünce Sistemi