Arama


NihLe - avatarı
NihLe
Ziyaretçi
30 Ekim 2006       Mesaj #3
NihLe - avatarı
Ziyaretçi
GENEL KURUL
Genel Kurulun Devredemeyeceği Yetkileri:
- Esas sözleşmenin değiştirilmesi:
Şirketin esas sözleşmesinin değiştirilmesi, esas sermayenin arttırılması veya azaltılması, payların ayrılması veya birleştirilmesi gibi değişik neden ve ihtiyaçlarla gerçekleşebilir. Önce değişik esas sözleşme metni hazırlanır ve şirket adına imzaya yetkili kimselerce imzalanır. 2. safhada Sanayi ve Ticaret Bakanlığının izni aşamasıdır. İzinden sonra genel kurul toplanarak esas sözleşmenin değiştirilmesi hakkında karar vermesi gerekir. Ancak böyle bir toplantı için yeni değişik metinle, asıl metnin birlikte yazılı biçimde ilanı ve ilgililere bildirilmesi gerekir.

Şirket Genel Kurulunun, Esas Sermayenin Arttırılmasına İlişkin Kararının, Çoğunluğun Çıkarlarını Gözetmek Ve Azınlığın Payını Küçültmek Amacı Gütmek Suretiyle Objektif İyiniyet Kurallarına Aykırı Olduğu İleri Sürüldüğüne Göre, Bu Kararın Objektif İyiniyet Kurallarına Uygun Olup Olmadığının Saptanması Ve Bu Konuda Bir Karar Verilmesi Gerekir. (11.H.D. 8154/9165 – 11.12.1995)

Esas sözleşmenin değiştirilmesine ilişkin genel kurul kararı, yönetim kurulu tarafından şirketin merkezinin bulunduğu yerin ticaret siciline tescil ve ilan ettirilir. Değiştirme kararı tescilden önce hüküm ifade etmez.
Genel kurul kararı kazanılmış haklarda pay sahiplerinin rızası olmaksızın hiçbir değişiklik yapamaz. Genel kurul kararı, imtiyazlı pay sahiplerinin yapacakları özel bir toplantıda verecekleri diğer bir kararla onaylanmadıkça infaz edilemez. Diğer taraftan esas sözleşme değişikliği ile ilgili genel kurul toplantılarında esas sözleşmede aksi yazılı olsa dahi istisnaen oy imtiyazına bakılmaz ve her pay ancak bir oy verir.

- Organların Seçimi ve Azli:
Yönetim kurulu, denetçiler ve özel denetçileri seçim ve azil yetkisi genel kurulundur. Azil yetkisi, sebep ile bağlı olmaksızın vardır. Azlolunanın tazminat isteme hakkı yoktur. Kamu tüzel kişisini seçim ve azil yetkisi istisnaen k. tüzel kişisinin kendisine aittir. Ayrıca genel kurul esas sözleşme ile atanmış bile olsalar yönetim kurulu üyelerini yine de azledebilir.

Anonim Şirket Genel Kurulunun Gerek Adi Ve Gerek Olağanüstü Toplantısı Ve Gündemi İle Görüşülecek Konulara İlişkin Kurallar Yasaca Düzenlenmiştir. Azle İlişkin Genel Kurul Kararının Da Amir Hükümlere Uygun Olarak Yapılan Genel Kurulda Alınması Gerekir. Aksi Halde Alınan Azil Kararı Geçersizdir. (11.H.D. 645/1075 – 28.03.1974)

-Hesapların onaylanması
-Kar dağıtımı önerisinin kabulü, değiştirilerek kabulü veya reddi

Anonim Ortaklıklarda Kar Payının İstenebilmesi İçin Bu Hususta Genel Kurulun Karar Vermesi Gerekir. Kar Payının Dağıtılmaması Konusunda Verilen Genel Kurul Kararının Kesinleşmesinden Sonra Avans Olarak Ödenen Kar Paylarının Geri İstenmesi Mümkündür. (11.H.D. 5604/8783 – 21.11.1994)

- Yönetim ve denetim organlarının ibrası
- Tahvil çıkarılması
- Şirket adına dava açılması kararı
- Şirketin feshi
-Yönetim kurulu üyelerinden biri genel kurulun izni olmaksızın kendi veya başkası namına bizzat veya dolaylı olarak şirketle, şirket konusuna giren bir ticari işleme yetkili bulunmadığı gibi yine şirket konusuna giren bir ticari işlemi kendi veya başkası adına yapamaz. Aynı ticari işlerle uğraşan bir şirkete sınırsız sorumlu ortak sıfatı ile giremez.(344.-345.md.)
-Kanun veya esas sözleşme ile genel kurula bırakılmış diğer konular hakkında karar verilmesi

Genel Kurulun Toplanması:
Yetki:
Genel kurul olağan olarak bir hesap devresi sonundan itibaren 3 ay içinde en az 1 defa ve olağanüstü olarak da gerektiği her zaman toplanır. Gerek olağan, gerekse olağanüstü toplantıya çağırma yetkisi, yönetim kuruluna ve ancak onun ihmali halinde denetçilere aittir.

Gerek Olağan, Gerekse Olağanüstü Toplanan Genel Kurulda Gündem Dışı Hususlar Görüşülemez. Genel Kurulun Olağanüstü Çağrısına İzin Verilmesine İlişkin İzin İsteminde Ve Mahkemece Verilen Kararda Genel Kurulda Nelerin Konuşulacağı Belirtilmelidir. (11.H.D. 4965/5522 – 17.09.1990)

Ayrıca zorunlu ve ivedi sebeplerin varlığı halinde olağanüstü genel kurul, yönetim kurulunun çağrıdan kaçınmasını beklemeden doğrudan doğruya denetçilerde toplantıya çağrılabilir. Diğer taraftan, esas sermayenin 1/10’unu temsil eden azınlıkta gerektirici sebepleri bildiren bir yazı ile genel kurulun toplantıya çağrılmasını yönetim kurulundan onun ihmal göstermesi halinde denetçilerden isteyebilir ve denetçilerinde ihmal göstermesi halinde, hisse senetlerini rehin yatırmak suretiyle genel kurulun mahkeme izni ile toplantıya çağrılmasını gerçekleştirebilir. Tasfiye işlerinde karar vermek üzere genel kurulu tasfiye memurları toplantıya çağırabilir.

Şekil:
Genel kurulu toplantıya çağrı, esas sözleşmede yazılı hükümlere uygun olarak ve her halde Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edilmek suretiyle yapılır. Çağrının toplantı gününden en az 2 hafta önce yapılması gerekir. Pay defterine kayıtlı nama yazılı ve adresleri bulunuyorsa hamile yazılı hisse senedi sahiplerine toplantı ayrıca taahhütlü mektupla bildirilir.

Yönetim Kurulunun Genel Kurulu Toplantıya Çağırmasının Usulüne Uygun Yapılmadığı İddiası, Ttk.'Nun 381/1. Maddesi Gereğince, Bu Çağrı Üzerine Toplanan Genel Kurulda Alınan Kararların İptalini İsteme Hakkını Verir; Ancak,Yönetim Kurulu Kararının İptali İstenemez.(11.Hd. 1986/8062-1987/175 23.01.1987)

Toplantı Yeri:
Esas sözleşmede başka bir yer kararlaştırılmamışsa genel kurul şirket merkezinin bulunduğu yerde toplanır.

Çağrısız Toplantı:
Bütün pay sahipleri ve temsilcileri aralarından hiçbiri itirazda bulunmazsa çağrısızda toplanabilir.

Genel Kurul Toplantısına Çağrının Usulsüz Olmasının Dava Açma Yönünden Davacıya Bir Hak Verdiği Kabul Edilmekte İse De, Bu Husus Genel Kurul Kararlarının İptali İçin Yeterli Olmayıp, Ayrıca Alınan Kararların Kanun, Anasözleşme Ya Da İyiniyet Kuralına Aykırı Olmaları Gerekir. (11.H.D. 597/7050 – 04.11.1993)

Katılma Hakkına Sahip Kimseler:
Bir hisse senedi sahibi dahi olsa ortak genel kurula katılır. Hısımlık veya oylanan işe katılmış olma gibi sebeplerle oydan mahrum olmak, genel kurula katılmaya engel teşkil etmez. Ortak bizzat katılabileceği gibi, pay sahibi olan veya olmayan bir temsilcide gönderebilir. Ancak pay sahibi olmayan bir temsilci gönderilemeyeceğine dair, sözleşmeye hüküm konulabilir. Bir hisse senedinin birden fazla sahibi varsa bunlar haklarını müşterek bir mümessil vasıtası ile kullanırlar.

Toplantı Yeter Sayısı:
Genel kurulun toplantı yeter sayısı, kural olarak, olarak ilk toplantıda en az ¼ üne sahip ortakların hazır bulunmasıyla oluşur. Bununla beraber TTK’da ve esas sözleşmede öngörülmüş özel hükümler saklıdır. Esas sözleşme yolu ile bu yeter sayısı ancak arttırılabilir, hafifletilemez. Genel yeter sayısının elde edilememesi durumunda genel kurul tekrar toplantıya çağrılır ve bu 2. toplantıda temsil olunan sermayenin oranı ne olursa olsun görüşmelere geçilebilir. Şirketin tabiyetinin değiştirilmesi veya pay sahiplerinin taahhütlerinin arttırılmasına ilişkin toplantılarda bütün pay sahiplerinin hazır bulunması şarttır. Esas sermayenin en az 2/3 üne malik olan pay sahiplerinin veya temsilcilerinin şirketin konusu veya nevinin değiştirilmesine ilişkin toplantılarda hazır bulunması şarttır. İlk toplantıda istenilen çoğunluk sağlanamazsa yönetim kurulu, genel kurulu usulüne uygun olarak 2. toplantıya çağırabilir ve bu toplantının yapılabilmesi için esas sermayenin yarısına malik olan pay sahipleri veya temsilcilerinin hazır bulunması gerekir. Diğer esas sözleşme değişikliklerinde ise esas sermayenin en az yarısına malik olan pay sahiplerinin veya temsilcilerinin genel kurulda hazır bulunmaları gereklidir. İlk toplantıda bu yeter sayı elde edilemediği takdirde en geç 1 ay içinde 2. toplantı yapılabilir. 2. toplantıda görüşme yapılabilmesi için esas sermayenin en 1/3 üne malik olan pay sahiplerinin yada temsilcilerinin hazır bulunmaları yeterlidir.

Karar Yeter Sayısı:
Şirketin tabiyetini değiştirmek veya pay sahiplerinin yükümlülüklerini arttırmak için kararlar oybirliği ile alınması şarttır. Diğer hususlar ve konular için karar yeter sayısı toplantıda hazır bulunanların çoğunluğudur.

Toplantının Yürütülmesi:
Bir başkan toplantıyı yürütür. Genel kurul başkanı esas sözleşmeden tayin edilebilir. Bu yapılmamışsa genel kurulca seçilir. Pay sahibi olmayan bir kimsenin genel kurul başkanı seçilmesi mümkündür. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Baş komiseri de toplantıda hazır bulunur. Genel kurulda ancak gündemde bulunan hususlar hakkında görüşme açılabilir ve karar verilebilir. Bu nedenle genel kurulu davete ilişkin ilan ve mektuplarda gündemin gösterilmesi şarttır. Genel kurulda gündemde gösterilmemiş konular görüşülemez. Bununla beraber hakların da gerekli yeter sayı elde edilmemiş maddeler, gündemde bulunsa da görüşülemez ve karara bağlanamaz. Gündem kural olarak yönetim kurulu tarafından düzenlenir fakat esas sermayenin %10 una sahip azınlık yazılı istemde bulunarak ve gerektirici sebep göstererek görüşülmesini istediği hususları gündeme koydurtabilir. Olağanüstü genel kurul gündemi bu kurulu toplantıya çağırma yetkisine sahip olanlarca düzenlenir.

Anonim Şirket Genel Kurulunda Ticaret Komiserinin Hazır Bulunması Kararların Geçerlilik Şartıdır. Görevli Hükümet Komiseri, Yasa Koşullarına Uyulmadan Toplantı Yapıldığını Belirtmiş Ve Toplantıda Bulunanların Genel Kurula Devam Etmek İstemeleri Üzerine Durumu Tutanağa Geçirerek Salonu Terketmiştir. Genel Kurul Geçersiz Sayılır. (11.H.D. 1512/1507 – 05.04.1982)


Genel Kurulda Oy Hakkı:
Genel kurul toplantılarında her pay, sahibine en az bir oy hakkı verir. Buna karşılık esas sözleşme yolu ile bir paya daha fazla oy hakkı verilebilir. Ancak esas sözleşme değişikliği toplantılarında her payın ancak bir oyu vardır.

Oy kullanılmasının yasak olduğu haller:
- Pay sahiplerinden hiçbiri, kendisi veya eşi veya usul füruu ile şirket arasında kişisel bir işe veya davaya ilişkin görüşmelerde oy hakkını kullanamaz. Buna karşılık oy hakkından yoksun pay sahibi oy kullanamamasına rağmen genel kurula ve görüşmelere katılma hakkına sahiptir.
- Şirket işlerinin görülmesine herhangi bir suretle katılmış olanlar, yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin kararlarda oy kullanamazlar.

1-İbra Konusunda Anonim Şirket Yönetim Kurulu Üyeleri De Oy Kullanmışlarsa, Onlar Tarafından Verilen Oy Hesaplamada Dikkate Alınmaz. Böyle Yapılan Hesaplamada Karar İçin Gerekli Oy Çoğunluğu Sağlanamazsa, İbra Konusundaki Kararın İptali Gerekir. (11.Hd. 1267/2213 – 05.05.1981)

Şirket İşlerinin Görülmesine Herhangi Bir Surette İştirak Etmiş Olanlar, İdare Meclisi Üyelerinin İbrasına Ait Kararlarda Oy Hakkını Haiz Değildirler. Oy Hakkına Haiz Olmayanların Genel Kurulda Oy Kullanması Kararın İptalini Gerektirir. (11.H.D. 2219/3660 – 21.04.1995)

Bu yasağın kapsamına denetçiler girmez. Bu yasağın kapsamına denetçiler girmez. Yasak burada sadece ibra oylaması ile ilgilidir. Yoksa yönetim kurulu üyelerinin genel kurul toplantılarına katılmalarına bir engel yoktur.
- Şirketçe devralınan paylar genel kurulda temsil edilemezler. Dolayısıyla bu paylar için oy hakkı da kullanamaz.
- Ayni sermaye koyan kişi kuruluş genel kurulunda bunun değerlendirilmesi ile ilgili görüşmede oy kullanılamaz.
- Kendilerine özel çıkarlar sağlayan kurucu ve diğer pay sahipleri bu çıkarların kuruluş genel kurul tarafından onaylanması için açılmış görüşmelerde oy kullanamazlar.
- Oy hakkına ilişkin sınırlamalardan birini etkisiz bırakmak maksadıyla hisse senetlerinin genel kurulda oy hakkının kullanılması için başkasına verilmesi caiz değildir. Pay sahiplerinden her birinin hakkı olmayanların genel kurul toplantısına katılmalarını önlemek üzere yönetim kuruluna itiraz ve bu itirazı genel kurul tutanağına yazdırma hakları vardır. Ancak sözü geçenler tarafından kullanılmış oylarla etkilenerek alınmış genel kurul kararlarının iptali önceden itirazda bulunulmamış olsa bile her pay sahibi tarafından istenebilir.

Oy Hakkının Kullanılması:
Nama yazılı hisse senetleri rehin, vedia veya ariyet olarak başkasına verilmiş olsalar dahi genel kurula katılma ve oy hakkı malike aittir. Hamile yazılı hisse senetlerinde, senedin zilyedi bulunduğunu kanıtlayan kimse oy hakkına sahiptir. Hamile yazılı hisse senetler rehin veya vedia yahut ariyet olarak başkasına bırakılmışlarsa rey hakkı malike aittir. Ancak temsil yetkisi ayrı bir senede yazılmış olmak şartıyla, zilyet malik yerine ve onun çıkarına olarak oy kullanmaya yetkilidir. Payda müşterek mülkiyet durumunda ise, oyun müşterek temsilci tarafından kullanılması gerekir. Bir hisse senedi üzerinde intifa hakkı bulunduğu takdirde senetten doğan oy hakkını kullanma yetkisi yalnızca intifa hakkı sahibine aittir.

Oy Anlaşmaları:
Genel kurul toplantısında oy kullanacak pay sahipleri, toplantıdan önce oylarını şu veya bu yönde kullanmak üzere anlaşabilirler. İşte bu anlaşmaya oy anlaşması denir

İptal Davası:
Kanuna, esas sözleşme hükümlerine veya objektif iyi niyet kurallarına aykırı genel kurul kararları için bu kararların alındıkları tarihten itibaren 3 aylık süre içinde şirket merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede iptal davası açılabilir.

Genel Kurul Kararlarının İptalini İstemeye yetkili olanlar:
- Toplantıda hazır bulunup da karara muhalif olarak keyfiyeti tutanağa geçirten pay sahipleri,
- Oyunu kullanmasına haksız olarak izin verilmeyen pay sahipleri,
- Toplantıya davetin usulü dairesinde yapılmadığını veya gündemin gereği gibi ilan edilmediğini veya toplantıya katılma hakkı bulunmayan kişilerin karara katılmış bulunduklarını iddia eden pay sahipleri,
- Kararların infazı kişisel sorumluluklarını gerektirdiği takdirde yönetim kurulu üyeleri veya denetçilerden her biri iptal davasının açılması iptali istenen kararın geçerliliğini etkilemese de mahkeme, genel kurul kararlarının icrasının geri bırakılmasına hükmedebilir. İptal davasında mahkeme sadece kararı iptal eder ya da iptal isteğini reddeder. Yoksa mahkeme genel kurul yerine geçerek yeni bir karar vermez. İptal hükmü genel kurul kararını, kararın alındığı tarihe kadar yürümek üzere ortadan kaldırır. İptal hükmü kesinleştikten sonra bütün pay sahipleri ve organlar hakkında hüküm ifade eder. İptal hükmüne kadar, mahkemeden icranın geri bırakılması kararı alınmadıkça şirketi temsilen 3. kişilerle yapılmış işlemler iyi niyetli 3. kişilere karşı şirketi bağlar. Yönetim kurulu kesinleşmiş iptal kararının bir suretini derhal ticaret siciline kaydettirmeye mecburdur. Genel kurul kararı aleyhine iptal davası kötü niyetle açıldığı takdirde davacılar bu yüzden şirketin uğradıkları zarardan dolayı müteselsilen sorumludurlar.

Anonim Şirket Genel Kuruluna Katılan Bir Ortağın, Kurulda Alınan Bir Karara Karşı İptal Davası Açabilmesi İçin Karara Muhalif Kalıp, Bu Durumu Tutanağa Geçirmesi Gerekir. (11.H.D. 5873/6577 – 24.11.1987)

Toplantıda Hazır Bulunup Da, Karara Muhalif Kalarak Keyfiyeti Zapta Geçirtmeyen Pay Sahipleri, Anonim Şirket Genel Kurulu Kararının İptalini Talep Edemezler. (11.H.D. 2702/3783 – 25.04.1995)

Genel Kurul Kararlarının Yokluğu, Hükümsüzlüğü ve İptal Edilebilirliği:
Bir işlemin kurucu unsurlarının bulunmadığı bir durumda o hukuki işlemin hükümsüzlüğünden değil, yokluğundan söz edilir. (Pay sahibi olmayan kimselerin verdikleri karara Anonim Şirket Genel Kurulunun kararı denilemez. Burada genel kurul tarafından verilmiş bir kararın hükümsüzlüğünden değil, genel kurulun bir kararının olmaması söz konusudur. Genel kurul kararlarının konu bakımından B.K. 19 ve 20. maddede yazılı hükümsüzlük kapsamına girmeleri halinde karar yok olmakla beraber hükümsüzdür yani doğmuştur.)

Hükümsüz olan bir hukuki işlem yoklukta olduğu gibi geçersizdir. Ancak böyle bir işleme hukuken yok denemez, çünkü yok olan hukuki işlemler hukuken hiçbir anlam taşımadıkları halde hukuki işlemlerin bir başka alanda geçerliliği söz konusu olabilir. Hükümsüzlük kısmi de olabilir. Bir hukuki işlemin daha başlangıçta hükümsüz olması halinde Başlangıçtaki Hükümsüzlük bir hukuki işlemin geçerli bir biçimde doğduktan sonra kanunda yazılı belirli bir sebep ileri sürülerek iptalinin istenilmesi sonucu hükümsüzlüğüne karar verilebilir olması halinde ise İptal Edilebilirlilik söz konusudur. İptal hükmünün verilip kesinleşmesi sonucu ortaya çıkan durumda bir hükümsüzlüktür ama başlangıçtaki hükümsüzlük değildir. Ayrıca iptal edilebilirlikte iptal davası yoluna gidip gitmeme konusunda bir seçim hakkı söz konusudur. Dava sonunda hükmün iptal doğrultusunda olup olmayacağı da hükmün kesinleşeceği ana kadar belli değildir. (Genel kurul kararının daha başlangıçta hükümsüz olması kendiliğindendir, oysa iptal edilebilir bir genel kurul kararının hükümsüz hale gelmesi, ancak 3 aylık bir hak düşürücü süre içinde açılmış bir iptal davasında iptale ilişkin mahkeme hükmünün verilmesi ve bu hükmün kesinleşmesi ile mümkündür.

Dava, Şirket Genel Kurul Kararının İptali İstemiyle Açılmıştır. Her Şeyden Önce Davacının Böyle Bir Davayı Açabilmesi İçin Şirket Ortağı Olması Gerekir. (11.H.D. 1318/3070 – 01.05.1997)

Anonim Şirket Genel Kuruluna Katılan Bir Ortağın, Kurulda Alınan Bir Karara Karşı İptal Davası Açabilmesi İçin Karara Muhalif Kalıp, Bu Durumu Tutanağa Geçirmesi Gerekir. (11.H.D. 5873/6577 – 24.11.1987)

Genel Kurul Kararlarının Yasanın Emredici Kurallarına, Ahlak Ve Adaba Aykırı Olmaması Gerekir. Aksi Halde, Baştan Beri Geçersiz Sayılırlar. Herkes Ttk'nun 381. Maddesindeki Koşul Ve Süreye Bağlı Olmaksızın Geçersizliğin Saptanmasını İsteyebilir. Ancak Karar Yasanın Yorumlayıcı Kurallarına Aykırıysa, İptal Edilinceye Kadar Sonuçlarını Doğurur. (11.H.D. 3158/3661 – 06.07.1978)

Emre ALCAN