•Kapı ağzı: 1. Kapı yanı. 2. İpucu.
•Kapı almak (yapmak): Tavla oyununda bir hanede iki pul toplamak.
•Kapı baca açık: Korunmasız (yer).
•Kapı dışarı etmek: Kovmak, dışarı atmak.
•Kapı duvar: Çalındığı halde açılmayan kapı.
•Kapı gibi: İri vücutlu, iri yarı kimse.
•Kapı kadar: Eni ve uzunluğu çok olan.
•Kapı kapamaca: Evde kimse kalmamak üzere.
•Kapı kapı dolaşmak: 1. Her yere uğramak, ev ev gezmek. 2. Her devlet dairesine başvurmak.
•Kapı (bir) komşu: Bitişikte oturan komşu.
•Kapı mandalı: İşe karıştırılmayan, kendisine önem verilmeyen kimse.
•Kapı tutmak: İşe yada hizmete girmek.
•Kapı yapmak: 1. Bir şey istemek yada söylemek 2. Ev gezmesi yapmak. 3. Tavla oyununda bir haneye üst üste iki pul koymak.
•Kapı yoldaşı: Aynı hizmette bulunan hizmet arkadaşlarının birbirine göre durumu.
Son düzenleyen Safi; 28 Şubat 2016 17:15