Arama


gönül yarası - avatarı
gönül yarası
Ziyaretçi
16 Ocak 2013       Mesaj #19
gönül yarası - avatarı
Ziyaretçi
KOMPOZİSYON



Geniş manada kompozisyon kelimesi edebiyat, resim, müzik, mimari… gibi güzel sanatların bir çok dalında kullanılan genel bir terimdir. Kelime olarak, değişik ve dağınık parçaları, mükemmel bir bütün teşkil edecek,şekilde bir maksada uygun olarak bir araya getirme demektir. Kompozisyon kavramının yapısında birlik ve bütünlük, uyumluluk (ahenk), düzen ve tertip fikri tabiî olarak vardır. Edebiyatta, kompozisyonun malzemeleri önce kelime ve cümlelerdir, daha sonra kelime ve cümlelerle ifade edilen duygu, düşünce, hayal ve olaylardır. Eskiden bu kavram “inşa ve kitabet” kelimeleriyle karşılanırdı.

Bazılarına göre kompozisyon “güzel konuşma ve yazma sanatı” yani sözü etkili kullanma sanatıdır; Yunus Emre’nin

Sözü pişirip diyenin

İşini sağ ede bir söz

mısralarıyla ifade ettiği gibi gerek şeklen gerek öz olarak “sözü pişirip deme” sanatıdır ki böyle kabul ettiğimiz takdirde kompozisyon ve edebiyat kavramları birbirine ayırt edilemeyecek kadar yaklaşmaktadır. Burada çok geniş olarak düşünülebilen kompozisyon kavramı yerine kısaca yazılı komposizyon üzerinde durulmaktadır.

İyi bir kompozisyon yazabilmek her şeyden önce zengin bir kelime haznesine sahip olmayı, dile hakimiyeti, yaş seviyemize uygun bir genel kültürü, gelişmiş bir hayal gücü ile duygu ve düşünce zenginliğini gerektirir. Bunlar çok değişik okuyarak, dinleyerek, zamanla kazanılan şeylerdir. Okuma alışkanlığı kazanan insanların bu yönden kompozisyonda başarılı olma şansları yüksektir.

Bu sahada ders saati içerisinde yapılacak şeyler sınırlıdır: Yapılabilecek faaliyetler, okuma metodları, okunacak eserler konusunda yönlendirme ve yazma konusunda teknik bilgiler vermedir.

Kompozisyon yazabilmek için dikkat edilebilecek noktalar şöyle sıralanabilir:

“Önce iyi düşün, sonra kaleme al, sonra düzelt.” (B.J.)



Kompozisyon yazma faaliyetini üç bölüme ayırarak incelemek mümkündür:



A) YAZMADAN ÖNCE (Hazırlık Safhası)



1. Kağıt düzeni: Yazı okunaklı, kağıt temiz, kusursuz ve düzgün olmalı. Satır başları, paragraf başları ve satır sonları aynı hizada olmalı. Yazı başlığı yazının tam ortasına gelmeli.

2. Konu: Konuyu iyi anlamalı, iyi kavramalıyız. Bunun için konuyla ilgili önceden bildiklerimizi göz önüne almalı adeta onları ortaya harman yapmalıyız.

Kompozisyon her şeyden önce “konuyu iyi anlamak ve iyi anlatmaktır.” Konu hakkında tereddütlerimizi sorarak yahut ufak bir araştırma yaparak gidermeli ona hakim hale gelmeliyiz. Ne kadar güzel olsalar da konu harici yazılanlar değerlendirme dışıdır. Konuyu güzel misallerle genişletmeli bunun için yaşadığımız , okuduğumuz olaylardan, atasözlerinden, vecizelerden, fıkralardan… faydalanmalıyız. Konu hakkında yazacaklarımızı belli bir düzene göre sıralamalıyız, başka bir deyişle plan yapmalıyız.

3. Plan: Plan fikri gerek şahıs gerek toplum olarak hayatımızın ayrılmaz bir parçasıdır. Plan başarılı bir kompozisyonun önde gelen şartlarındandır ve yazılacak şeylerin önceden tesbit edilip sıraya konmasıdır. Plan aynı zamanda konunun sınırlarını çizer. Yazacağımız yazının türüne göre planı belirleriz. ( Nesir yazılarda hareki veya fikri plan uygulanır. Fikri planı maddeli plan şeklinde de düşünebiliriz.) Planla beraber paragraf sayısını ve her paragrafta ne yazacağımızı kısaca belirtmeliyiz. Plan yazımızın iskeletidir. Yazı buna göre şekillenecektir. Yazma sırasında ufak tefek değişiklikler yapılabilir. Plan konunun birlik ve bütünlüğünü sağlar. Bu birlik ve bütünlüğü bozacak gereksiz fikirlerden, sözlerden kaçınmalı, yardımcı fikirler etrafında dönmelidir. Yazının giriş bölümü kuvvetli olmalı, burada konu hemen belirtilmeli giriş adeta yazının bir özeti gibi olmalıdır. Çünkü yazıyla önce başlıkta, sonra giriş bölümünde tanışırız. Yazının sonuç bölümü de iyi bağlanmalı, yazı iyi bir şekilde sonuçlandırılmalıdır. Yazmak için kalemi elimize aldığımızda yazıya nasıl gireceğimiz, konuyu ne yönde ve nasıl geliştireceğimiz ve yazıdan nasıl çıkacağımız ana hatlarıyla zihnimizde belirmiş olmalıdır.

Yazımızı hangi yazı türüne göre yazacağımızı kararlaştırmalı, o türün özelliklerini gerek plan yaparken gerekse yazarken göz önüne almalıyız. (Mektup, deneme, sohbet, makale, açıklama hikaye… vs.) Bu hususta genellikle seçme hakkımız yoktur. Konuyla beraber yazının şekli veya türü de verilir. Kısaca, yazmaya başlarken “Ne yazacağım?, Nasıl yazacağım? , Niçin yazacağım?” sorularının cevabı verilmiş olmalıdır.

Hazırlık safhası ne kadar mükemmel olursa yazı o kadar rahat yazılır.



B) YAZARKEN (Yazma safhası)



4. Konu bölüm bölüm işlenmelidir. Konuya ilgi çekici bir şekilde girmeli, bu ilgiyi yazının tamamında canlı tutmaya çalışmalıdır. Bu canlılık yazıyı başarılı kılan en önemli husustur.

Gelişme bölümünde yazıyı enine boyuna geliştirmeli, genişletmeli, söylenmesi gerekli her şeyi orada söylemeli, kapalı, anlaşılmayan bir şey bırakmamalıyız.

Paragraflar birbirine iyi bağlanmalı, arada boşluk ve kopukluk olmamalıdır.

5. Yazı ilgi çekici, rahat okunur olmalı, sıkıcı olmamalıdır. Bunun için:

I . Dil ve ifademiz düzgün, cümlelerimiz sağlam,

II . Fikirler doğru, açık, samimi ve birbirinin devamı ve tamamlayıcısı,

III . Konu yüzeyde veya ayrıntılara boğulmamış,

IV. Canlılığı yazı boyunca ayakta tutmak için verilecek misaller ilgi çekici, deliller tartışmasız ve inandırıcı,

V. Değişik ifade şekilleri ve değişik yapıda cümle kalıpları kullanılmış olmalıdır. Değişik cümle kalıplarını rahatlıkla kurabilmek ve kullanmak dile hakimiyetimizi ve dil kapasitemizi gösterir.

6. Dil ve ifademize dikkat etmeliyiz. Cümlelerimizde dilbilgisi yanlışları bulunmamalıdır. Uzun, karışık ve dolambaçlı cümlelerden sakınmalı, lüzumsuz boş kelimelerle ifademizi şişirmemeliyiz. Cümlelerimiz açık olmalı, mana kargaşası olmamalıdır. Özlü yazmalıyız. İfadeyi kuvvetlendirmeyen sıfatlardan, gereksiz bağlaç ve edatlardan sakınmalı, aynı manaya gelen kelimeleri gerekmedikçe tekrarlamamalıyız. Bunlar yazının akıcılığını bozar, yazının ahengini olumsuz etkiler. Manasını iyi bilmediğimiz kelimeleri ve mecbur kalmadıkça yabancı kelimeleri kullanmamalıyız. (Bu madde “İyi Bir Kompozisyon Cümlesinin Özellikleri” konusunda incelenmiştir.)

7. Yazımızda bilgi yanlışı yapmamalıyız. Dalgınlıkla veya bilmeden yapılan bir yanlış yazının ciddiyetini bozar, yazının tamamına olan güveni sarsar.

8. Yazımızda tek bir ifade şeklini değil bütün ifade şekillerini, denk düşürerek tabiî bir şekilde kaynaştırarak kullanmalıyız. Sadece tahkiye (olay anlatma) değil tasvir, portre, muhavere, tahlil gibi ifade şekillerini kullanma alışkanlığı kazanmalıyız. Küçük yaşlarda öğrenip hala devam ettirdiğimiz, sadece olay anlatma alışkanlığımız yazımızı yavan kılan sebeplerin başında gelmektedir. Değişik ifade şekillerini kullanabilmek yazma alışkanlığımızın seviyesini gösteren en önemli göstergelerdendir. ( Öğrenci kompozisyonlarında genel olarak görülen kusurlardan biri tek tip cümle kuruluşu kullanılması, değişik cümle kalıplarının kullanılmaması; diğeri ise ifade şekli olarak devamlı tahkiyenin kullanılması, öbür ifade şekillerine pek yer verilmemesidir. Bunlara basmakalıp ifade kullanılmasını da ekleyebiliriz.)

Dil ve ifademiz mümkün olduğu kadar bir özellik taşımalıdır.

9. Noktalama ve imlâya dikkat etmeliyiz. Bu tür yanlışlıklar hiç hoş karşılanmaz. Hem mana kargaşasına sebep olur hem de yazma alışkanlığımızdaki seviye düşüklüğünü belli eder. Özellikle büyük harflerin yerinde kullanılmaması, hece bölünmesi, cümle sonlarının yanlış işaretlerle noktalanması, “de, mi, ki” lerin yanlış yazılışı sıkça rastlanan ve hiç de hoş görülmeyecek hatalardandır.

Yazarken noktalama ve imlâ kaidelerini yerli yerinde kullanmayı alışkanlık haline getirmeliyiz.



C) YAZDIKTAN SONRA (Dinlendirme safhası)



10. Yazımızı bitirdikten sonra tekrar okumalı, aceleyle gözden kaçan eksik ve noksanları düzeltmeliyiz. Bundan sonra yazıyı bir tarafa koyup aradan biraz zaman geçtikten sonra tekrar incelemeliyiz. Buna yazıyı dinlendirme denir. Cümle kuruluşlarında, dil ve ifadede, noktalama ve imlâda düzeltilmesi gereken birkaç noktaya muhakkak rastlarız. Onları tekrar gözden geçirerek yazımızda eksik ve yanlış bir şey kalmamasını sağlamalıyız.

11. Yazıya ilgi çekici başlık bulmalıyız. Bir yazıda ilk karşımıza çıkan başlıktır.

Yazının başlığı bu bakımdan önemlidir. Başlık yazıyı bize kısaca tanıtmalı, yazı hakkında bir bilgi vermeli , ilgi çekici, çarpıcı olmalıdır. Başlık konunun iki üç kelime ile özeti olmalıdır. Mümkün olduğu kadar cümle şeklinde uzun bşlıklar kullanılmamalıdır.



Yukardan beri madde madde sıralanan teknik özelliklerin yanı sıra kompozisyon yazmanın aynı zamanda bir alışkanlık olduğunu hatırdan çıkarmamak, alışkanlıkların ise çok tekrarla geliştiğini, ustalık haline geldiğini hiçbir zaman unutmamak gerekir.

Okuma ve yazma faaliyeti alışkanlık halini aldığı zaman sıkıcı olmaktan çıkar, zevkli bir meşguliyete dönüşür.
*s**s**s**s**s**s**s*