Bugün bana yolladığın mektupları tek tek okudum.Bir daha düşündüm.Zaman herşeyin en
Güzel ilacıdır demişsin..
Mektuplarını okurken düşündüm.O ilk aldığım günkü duygularım sevinçlerim heyecanım neredeler şimdi.Daha okuyamadan göğsüme dakikalarca tuttuğum, defalarca okuyup defalarca öpüp kokladığım ..Her seferindeki yürek çarpmalarım..Gözlerimin mutluluktan pırıldaması..
Nerdesiniz şimdi.?Nereye kayboldunuz.Hani hiç birşey değişmezdi.Hani aşkın ömrü 3 yıl 5 yıl değildi.Biliyor musun bunları bir yazında sen söylemiştin.(Kim demiş aşkın ömrü 3 yıldır diye) başlayan bir yazın vardı.Hatırlıyormusun?Nerden hatırlayacaksın ki..
Ben bir çocuk gibi anlattığın o masallara nasıl da inanmıştım.Aşkın ömrünün 3 yıl olmadığına.Demek ki ondaki bu yürek böyle seviyor diye düşünmüştüm.Düşünerek sevmeye devam etmiştim.
Bazen takılıp kalıyordum ufak şeylere acaba diyordum da ama söylerdi diyordum..
Oysa aşkın ömrü falan yokmuş.Onlar hep masalmış.Hani son mektubunu okuduktan sonra bana (sevmeyi gördün mü?) demiştin.
Nasılda söyleyivermiştin nasılda ağzından çıkıvermişti o sözlerin.Ya bana boş yere söylediğin o yalanlar o kadar kolay mı dökülüvermişti.
Ya ellerimi uzatıyorum yüzünü ellerimin arasına alıyorum ve gözlerinden öpüyorum seni seviyorum derken bunları nasılda söyleyivermiştin.
Hani sen hiç yalan söylemezdin?Sen insanların duygularıyla oynamaya karşı çıkardın?
Aşkta yalan olmaz.Seviyorsan seviyorsundur.Sevmiyorsan sevmiyorsundur derdin.Hani hep güzelliği doğruluğu savunurdun.
Ne olmuştu da sana sen bunları yapabilmiştin.Böyle bir yalanı söylemiştin.
Seni sevmiyeceğimden mi korkuyordun.Seni kabul etmiyeceğimden mi?Seni sen olarak yüreğime almayacağımdan mı?
Biliyor musun o zaman seni daha çok anlıyacağımı düşünmeliydin.Seni daha çok sevebileceğimi,Yüreğimde hiç bir korku olmadan seni alabileceğimi..Seni sen olarak herkese daha çok anlatabileceğimi.
Şimdi yüreğim çok acıyor.Her bir noktasına cam kırıkları batıyor sanki..
Beynimde şimşekler çakıyor. Fırtınalara tutuluyorum. Bulutlarla birlikte yağmur olup ağlıyorum...Sanki sanki....Gecelerim gene bana dost oluyor sabahların olmamasını istiyorum.
Benim sevgimi kazanmak kolay değildir..Benim yüreğime girmek o da hiç kolay değildir.
Ama ben seni aldım.Yüreğime oturtum herkeslerden sakındım..Sense basit bir yalandı bir oyundu ama senin mutluluğun için söyledim oynadım bu oyunu dedin..Bir süre devam edicek sonra bitiricektim dedin.
Biliyor musun sen ne yaptın.Sen sana bile güvenmemeyi anlattın.Sen seni bu kadar çok severken gözlerine bakarken yüreğimin yanmasını hiç anlayamadın.Sen seni bu kadar çok severken hep acabaları beynime işlettin.Sen sevgilerle alay edecek kadar beni hain yaptın.
Sen bana utancı da öğrettin.Senin yüzüne bakarken o sözleri söyleyenin ben olduğumu düşündükçe o sevgiyi yeşertenin ben olduğumu düşündükçe beni utandırdın.Ben seni her gördüğüm yerde yanında her gördüğüm kişide acaba diye titretmezdim.
Biliyor musun son mektubundan sonra ilk telinde beni affedicek misin dedin.
Ben affetmeyi aklıma getirmedim.Affedebilecek miyim diye sorsam affetmek kolay olsaydı ilk önce seni affederdim.Affetmekle beynimdeki sorular kalkar mı sanıyorsun?Yüreğim yeni sevgilere yelken açar mı?Açarken hep korkuyu yaşamaz mı?Sen eskisi gibi işte o diye sevebilir miyim sanıyorsun! Affetmek kolay olsaydı bil ki seni affederdim.Ama kolay değil canım.Hemde hiç kolay değil.Bu yüzden sorma .
Ben seni hiç hata yapmamış gibi seviyorum.
Sen bir tiyatro oyununun perdesini açtın .Hayatımın oyununu oynattın.Başrolde sen oldun. İstediğin gibi oynattın.Sonra bu perdeyi daha bitmeden senin istediğin zamanda kapattın.
Şimdi ben yeni bir perdeyi açtım.Yeni bir oyunu yazdım.Sevgilerin aşkın yer almadığı, hepsinin yalan olduğunu anlatan bir oyunu oynuyorum.Bu oyun benim hayat oyunum.
Sende varsın.Sensiz birşey olmuyor ki.Sen yüreğime seni ilk gün aldığım yerdesin.Birtek isimler değişik.
Ben gene eski ben ben gene seni seven ben..
Sense hep acabaların düşünüleceği sen.
Haydi gel artık.Bak bu kız büyüdü.Artık masallar dinlemiyor.Artık papatya fallarına da bakmıyor.Artık şarkıları söylemiyor.Artık sana şiirler yazamıyor.Çok sevdiği Yıldız’ı bile dinlemiyor...
Hadi gel artık..
Ben seni seven ben burada seni bekliyorum.Ama büyümüş seni isim farkınla seven olarak bekliyorum.Yüreğimdeki cam kırıklarınla...