Arama

Sahipsiz Mektup'lar - Tek Mesaj #208

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Kasım 2006       Mesaj #208
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Hazan mevsiminin
hüzünlü çocuğu
buram buram gözyaşı var geçmişinde
ve saklı bir yara yaşadıkların
süslü gülüşlerinin arkasında
hangi leyleğin sırtından bırakıldın
sıcakkanlı hayallerinden
kutup yalnızlığına
yaprakları dökülüyor gönlünün
asi bir rüzgar esiyor
isyan bayrağını çeken saçlarında
ellerinde oltan var şimdi
çaresizlik denizine savurduğun
belki bir umut takılır diye ucuna
geceler boyu başında
uykusuz nöbet tuttuğun
bir girdapmıydı yoksa seni sürükleyen
gençlik baharının fırtınasında
aniden çıkıp hoyratca
karanlıklara alıp götüren
bir tutam aşkda yetmedi
seni kurtarmaya
avuç dolusu sevgilerin
masum yaklaşımlarıda
kaç kez yenik düştün
ve kaç kez düşürüldün
bütün dimdik duruşlarında hayata
bırak ağlasın göz pınarların
atma içine boşver
boğma yüreğini
kurumasınada ramak kaldı
bütün harflerini Rab'ba döktüğün dilinin
tarifi yok senin yaşamının
zaten yaşamın diye bir şeyin
olmadı hiç senin.
yarıda kalmış bir hayatın
tamamlanmamış mücadelesinde
kaybeden tarafın ta kendisinin sen
kazandıkların yalnızca
kimseler bilmesin diye
bir bir içine attığın acıların
seksen ikide hazan mevsiminin
yirmi yedinci gününde gözlerini açmışsın
aradan yirmi dört yıl geçmiş
hala hazanın gözlerinde bıraktığı
hüzünde yaşamaktasın.
hazan mevsiminin hüzünlü çocuğu
adın Mustafa
sözlükde seçilmiş demekmiş tanımın
kader piyangosundan amorti beklerken
belkide büyük ikramiye sana çıktı
haberin bile yok
harca artık acılarını harcayabildiğin kadar
ve dök artık bütün gözyaşlarını
kendini kendinle boğana kadar ...
feather