Arama


bekirr - avatarı
bekirr
VIP VIP Üye
4 Nisan 2013       Mesaj #3
bekirr - avatarı
VIP VIP Üye
Parsons’ın işlevselciliğine göre toplum nedir ? Eylem genel kuramı ya da
toplumsal eylem kuramı nedir?

Amerikalı sosyolog Talcott Parsons’ın (1902-1979) sosyolojik düşüncesi, tarihçiliğe karşı bir tepki olarak yaratılan yeni bir işlevselciliktir. Parsons, insanlar ve toplumların niteliği konusunda, kuramsal bir araştırma yapmaya yönelmiş ve bu araştırmayı bütün insan bilimlerine aktarmak istemiştir. Parsons, “eylem genel kuramı” olarak adlandırdığı bu toplum kuramının, bütün ideolojik amaçlardan sıyrılmış, sırf bilimsel bir kuram olduğunu ve bütün “deneysel” araştırmalar için temel olacağını ileri sürmüştür.
Fransız sosyologu Georges Gurvitch’e göre Parsons, eylem genel kuramında, eylem terimini yanlış olarak kullanmıştır; çünkü Parsons, bu terimle bireylerin birbirlerine karşı davranışlarını ya da bireylerin karşılıklı eylem bağımlılığını (interaction) anlatmak istemiştir. Oysa eylem terimi,bugün, bireysel olduğu kadar toplumsal olan, bir tarihi olan, yenileştiriciliği, yaratıcılığı olan bir gerçeği gösterir.
Önce şunu söylemek gerekir ki Parsons’ın kuramı bir karışımdır. O, eylem genel kuramında, Spencer, Weber, Pareto, Durkheim, Freuk ve Malinowski’nin bilenen fikirlerini birleştirmek istemiştir. Ve bunlar arasında en çok Pareto, Weber ve Durkheim’ı tuttuğunu söyleyen Parsons, bilerek bilmeyerek, sıyrıldığını sandığı ideolojik amacın içine düşmüştür.
Sosyolojinin toplumu ve toplumsal olguları inceleyen bir bilim olmasından çok, toplumsal eylemin kuramı olmasını isteyen Parsons’a göre toplumsal dinamik, kesin olarak birey üzerine kurulmalıdır; küçük parçaların karşılıklı eylem bağımlılıklarının toplamının atomik yapıyı oluşturması gibi, bireylerin karşılıklı eylem bağımlılıklarının toplamı, toplumsal yapıyı meydana getirir.
Spence’ın evrimciliğini eleştiren ve reddeden Parsons, onun yararcılığının ve psikolojizminin özünü benimsemiştir. Toplumu bireyler arası ve karşılıklı bir eylem bağımlılığı sistemi olarak tanımlayan Parsons’a göre bu sistem, durgun ve hareketsiz bir sistemdir ve bu yüzden, sosyoloji, tarihten,dolayısıyla toplumsal evrimden koparılabilir.
Parsons, Weber’den, “Toplum tarafından kabul edilen ve onaylanan değe ve tutumların bütünü üzerine bir ekonomik sistemin işleme koşulları kurulur” savını alır ve Weber gibi, değerlere ve kurallara çok büyük önem verir. Pareto’dan da mantıklı ve mantıksız davranışın çözümlenmesini alan Parsons, (“amaçlarına mantıklı olarak bağlanmış işlemler, mantıklı davranışlardır”); Durkheim’dan ise dinsel davranışta simgelerin rolünün çözümlenmesini alır(“toplumun işlevsel bütünlenmesine en yararlı duyguların anlatış ve güçlendirme mekanizması olarak dinsel davranışın çok büyük anlamı vardır”)
Bu etkilerden sonra Parsons, daha geliştirilmiş bir toplum tanımı sunar:”Toplum, kaynaklarını bir değerler sisteminden alan ve bir simgeler sisteminde açığa vurulan kurallara bağlı bir bireysel davranışlar sistemidir.”
^Parsons, toplumsal sistemi, kültürü ve kişiliği birbirinden ayırarak onları üç ayrı sistemde görmekle, toplumsal tümün bu üç öğesi arasındaki ilişkilerin incelenmesinin gereksizliğine inanmıştır.
Parsons, toplumun işlemesini ”elektro-dinamik” bir sistemin işlemesiyle özdeşleştirmektedir.



kaynak: 100 soruda sosyoloji