Arama

Ağıtlar - Tek Mesaj #2

Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
14 Kasım 2006       Mesaj #2
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi
Genellikle acı verici, üzücü bir olayın ardından söylenen halk türküsüdür. Burada söz konusu edilen acı verici, üzücü olayın en yaygın biçimi ölümdür. Ancak ağıtın doğal afet ya da hastalık gibi çaresizlikler karşısında söylendiği de olur. Ağıtın söylenme amacı genellikle korku, heyecan, üzüntü, isyan gibi duyguları dile getirmektir. Ağıt söyleme işine ağıt yakma, ağıt söyleyenlere ise ağıtçı denilir.
Ağıtlar, ölen ya da başından acı bir olay geçen kişinin iyiliklerini, yiğitçe davranışlarını ve görüp geçirdiği önemli olayları konu edinir. Belli geleneksel hareketler eşliğinde kendine özgü ölçü ve uyaklarla söylenir.
Türklerde ağıt geleneği çok eskidir. Anadolu’nun hemen her yerinde ağıt geleneğinin izlerine raslanır. Ağıtlar yarı anonim folklor ürünleri sayılır. Türkçe’de 7, 8 ve 10 heceli ağıtlar yaygındır. En çok 8 hecelilere raslanır.
Erkeklerin de söylediği olur, ancak ağıt daha çok kadınlar tarafından söylenir.
Bu sanat ürünü gösteri özellikleriyle tiyatroya, söyleyiş özellikleriyle de şiire benzer.
Ağıtlar türkü ve destanla yakın ilişki içindedir.

Ağıt - Doğu Anadolu yöresi

Can evimden vurdu felek neyleyim
Ben ağlarım çelik teller iniler
Ben almadım toprak aldı koynuna
Yarim diyen bülbül diller iniler


Gider oldum Avşar ili yoluna
Bakmam gayrı bu diyarın gülüne
Karaları taksın çapar koluna
Yağız atlı nice kollar iniler

Varayım da mezarına varayım
Yürü bre Dadaloğlu'm yürü git
Baş ucunda el kavşurup durayım
Dertli dertli Çukurova yolunu tut

Dadaloğlu