KAYBOLUŞ
Aynaya yansıyan çocuk gülümsemem
Yitik bir askın hatırası
Çok eskilerde kalan belki
Ya da geleceğimi prangalayacak kadar yakin
Umutsuzluğumu körükleyecek taze
Acılarını kanıksayacak kadar eski
Tutkularım, heyecanlarım
Siz bir köşede kalın
Yok sayıyorum sizi
Kendime söylediğim yalanların en yamanısınız
Yok saydığım en çok olansınız
Gece geliyor iste yeniden
Ruhumu hiç doyurmayan eğlencelere
Işıksız kahkahalara yolculuğum
Huzur denen aldatmacanın koynundayım
Şehvete atılgan yüreğim
Gel yalnız bırakma korkaklığımı
Mutlu olduğum yalanları yarat benimle
Dinginlik soldurmuş renklerimi
Tek düze giden bu yasam
Katili hatıralarımda kalmış ask duygusunun
Kuklasıyım kendi kandırmacalarımın
İnkarcısı aska susamışlığımın
Bu ahlak bu namus bu kurallar
Bu günah bu koşullandırma bu alışkanlıklar
İste teslim ettim size
Heyecanlara susamış gülümsemelerimi
Ben yalanları kadar yasayan
Korkaklığı kadar derin gömen kendini yokluğa
Sesinin fısıltısı kadar şehvetli unutkanlıklar büyüten
Bir şarki var dudaklarımda
Bedenimde gezinen ürpertilerle dans eden
`Sevmeyi ne kadar özledim` diyen bir kadın sesi
Anlatıyor hiç durmadan beni
Ben ki askın gönüllü hizmetkarı
Sevmeye şımarmanın masum çocuğu
Ah tutkum dile gelse
Anlatabilse beklemeye korktuğum o aska
O resmini çizmeye korktuğum sevgiliye
Anlatabilse umutsuz bekleyişlerimi
Karanlığa itmişim bütün bilmek istemediklerimi
Bu yüzden ben en çok geceyi sevdim..
yasayamadığım duyguların özeti gibi..
karanlık bir özlemin içinde..
tutulamayan yıldızların ışıltısı gibi..
sen ey bilmediğim sevgili..
hiç sevişemediğim.. hiç sarılamadığım..
senin yokluğunda anlamlanır nice mutsuzluğum.
yokluğun iste herseye sebep..
mutsuzluğumu anlayamama bile..
Sen bil ama, sen bil beklemediğim sevgili
Tenine hiç dokunamayacağım uykularımın kahramanı
Özledim
Özledim özlemeye korktuklarımı anmayı
Yaşamaya
Sevişmeyi tenimden ben olan tutku akarken yasama .......
Gassan SATAR