Patroklos ve Akilyus hakkında daha net bir bilgi verir misiniz?
"Birlikte büyümemiş miydik, Akhilleus sizin evde. Opoels'ten beni size Menoitios getirmişti, ufaktım, bir kaza çıkmıştı elimden, öldürmüştüm Amphidamas'ın çocuğunu, yapmıştım bu deliliği istemeye istemeye, öfkeye kapılmıştım aşık oynarken. At sürücüsü Peleus evine almıştı beni, özene bezene büyütmüş, seyis yapmıştı sana."
"Böyle dedi, Akhilleus'u kapkara bir yas bulutu kapladı. İki eliyle aldı ocağın küllerini, döktü başının üstüne, kirletti güzelim yüzünü. Sonra uzandı boylu boyunca tozun toprağın içine, elleriyle çıkarıp kopardı, kirletti saçlarını."
"Buraya ne geldin, iki gözüm, bütün bunları ne söylersin bana? Bilmiş ol yapacağım her dediğini, hadi yaklaş bana sarılalım birbirimize, bir ancık da olsa ağlayayım doya doya. Böyle dedi uzattı dost ellerini, ama hiçbir şey tutamadı eliyle, ruh kaçmıştı bir duman gibi yerin altına ıslık çala çala."
Ağlaya ağlaya böyle dedi Kadınlar da hıçkırdı durdu Hıçkırıklar sözde Patroklos içindi Gerçekte herkes ağlıyordu kendi derdine Akhalı büyükler sardı, Ahkilleus'un çevresini Yalvarıyordu yemek yesin diye Ahkilleus'da şöyle diyordu hıçkıra hıçkıra Seviyorsanız beni yalvarırım inanın bana kalkmayın yiyecek ve içecekle karnımı doyurmaya Yüreğim dayanmaz bir acıyla dolu Dayanırım gün batıncaya dek Böyle dedi öbür Krallar da dağıldı gitti İki Atreusoğlu'yla Tanrısal Osysseus kaldı At sürücüsü yaşlı Phoiniks bir de Başladılar onun yaşlı gönlünü avutmaya Ama bir türlü avutamadılar onu Yanıyordu atılmak için kanlı savaşın ağzına Andı Patroklos'u seslendi içini çeke çeke Sen de kısa ömürlü sevgili dostum sende Şu barakada güzelim yemekler çıkarırdın karşıma Akhalar koşuştuğu zaman dört dönerdin çevremde Troyalılar getirmek için gözyaşı döktüren savaşı Şimdiyse yatıyorsun gövden parça parça.