Gönüller, nadasa kalmış...
İken sen; yeşile keseceksin!
Can tarlanda cân tohumları;
Bekliyorsun...
Sabır çekiyorsun, kahır çekiyorsun; başında ateşten yazman! ..
Yazı, okunuyor:
'Sen oradaa, ben burda! ..'
Olmasan, olmaaaz...
Olmayışın bile 'var' oluşunun delili!
Çıldıracağım, koyversem dizginlerimi;
zaptım mümkün olmayacak...
Sükûnet, haykırıyooor...
Sükûnet; kafatasıma dişlerini geçiriyor, içimden!..
Yaban hayvanları beceriyor, nadas bilinen tarlaları!..
Nadas; terkedilmek...
Nadas; özlenmemek ve hatta özlenme umudu beslememek... Hani, gelen geçsiin, konan konsun; serilmiş yüzüm üstüne!..
Cannn tarlanda câân tohumları; bekliyorsun... Sabır çekiyorsun, kahır çekiyorsun; başında ateşten yazman!..
Ama, gönüller nadasa kalmışken...
Yeşile; "sen" keseceksin!
Sen...
Ne herkessin...
Ne de herkesi bekleyeceksin!..
Bekliyorsun, içinde sevinç...
Bekliyorsun, can tarlanda cân tohumları; yeşile kesmek için...
Dinle biraz:
Hasret suyu toprağa can katacak;
Özle biraz!..
Muammer Erkul