Antarktika Ahtapotlarının Donmamasının Sırrı
Da Vinci Bilim ve Teknoloji Derneği Başkanı, Almanya'daki Alfred Wegener Enstitüsü'nden bilim insanlarının, eksi 20 dereceleri bulan sularda yaşayan Antarktika ahtapotlarının, kanlarındaki oksijeni taşımak için kullandığı eşsiz sistem sayesinde donmadan yaşadığını bulduğunu belirtti. Yapılan açıklamada, Antarktika'nın, dünyadaki en soğuk ve dondurucu sularla kaplı ancak bir o kadar da biyolojik çeşitlilik açısından zengin bir yer olduğu dile getirildi.
Yaşamın neredeyse imkansız olduğu bu soğuk sularda canlıların nasıl yaşadığının uzun zamandır bilim insanları için merak konusu olduğu söylenen araştırmada, yıllar süren çalışmalar sonucu bazı canlıların kullandığı sistemlerin keşfedildiğini ancak bazılarının hala gizemini koruduğu açıklandı. Bu sularda yaşayan canlıların, yüzmelerini ve yaşamalarını kolaylaştıran özel sistemlere sahip olduğu, balık ve diğer canlılardan anatomik açıdan çok farklı olan Antarktika ahtapotunun bu soğuk sularda donmadan yaşamayı nasıl başardığının yıllardır bilim dünyasını meşgul ettiği belirtildi. Ayrıca Almanya'daki Alfred Wegener Enstitüsü'nün, bu ahtapotların serin sularda nasıl olup da donmamayı başardığını incelemek üzere kolları sıvadığı kaydedildi.
Antarktika Ahtapotunun Eşsiz Sistemi
Da Vinci Bilim ve Teknoloji Derneği Başkanı, eksi 20'leri bulan suda normalde kan akışının kesilmesi ve ölümün kaçınılmaz olması gerektiğini vurgulayarak, şu bilgileri verdi: "Antarktika'da, soğuk nedeniyle dokulara oksijen taşımak güçleşiyor. Oksijenin yeteri kadar taşınamaması ve kanın akamaz hale gelmesi de işleri iyice zorlaştırıyor ancak bu ahtapotlar hiçbir zorluk çekmeden yaşayabiliyor. Bilim insanlarına göre, Antarktika ahtapotu kanındaki oksijeni taşımak için eşsiz bir sistem kullanıyor. Üç kalbe ve kasılabilir damarlara sahip olan ahtapot, bu damarlar aracılığıyla bazı omurgasızlarda bulunan hemolenf isimli bir sıvı pompalıyor. Mavi oksijenle zenginleştirilmiş bu sıvılar, omurgalı canlılarda bulunan hemoglobine benzer bir protein olan ve ahtapotun kanına mavi rengi veren kan pigmenti hemosiyanin taşıyorlar. Hemosiyaninin içindeki bakır, oksijen moleküllerini birbirine yapıştırarak, oksijenin taşınmasını sağlıyor. Böylece canlının bu soğuk koşullar altında dahi kolaylıkla yaşayabilmesine olanak tanıyor."
Sistemin son derece yüksek verimlilikle işlediği dile getirilen araştırmada, "Bu madde sayesinde ahtapotlar yüzde 76,7 oranında daha fazla oksijen taşıyor. Bu sayede ahtapot, oksijeni gitmesi gereken yere, gitmesi gereken miktarda taşımış oluyor ve gayet sağlıklı bir şekilde bu soğuk sularda yol alabiliyor" denildi. Antarktika ahtapotlarının bir başka ilginç özelliğinin daha bulunduğu anlatılarak, "Kanlarındaki tuz oranı, içlerinde yüzdükleri suyun tuzluluk oranıyla aynı. Tüm bu özellikleri sayesinde, yaşamanın neredeyse imkansız olduğu bu dondurucu sularda, ahtapot yaşamına hiç zorlanmadan devam edebiliyor" açıklaması yapıldı.
Kaynak: AA / Da Vinci Bilim ve Teknoloji Derneği (14 Mart 2015)