ZEL a. (ar. zel). Arap abecesinin dokuzuncu, osmanlı abecesinin on birinci harfi. Ebcet hesabında 700 sayısının karşılığıdır.
ZEL ya da ZELLE a. (ar. zell, zelle). Esk.
1. Ayağı kayma, sürçme.
2. Yanlış bir iş yapma, yanılma.
3. Ufak "suç.
4. Zellet-ül-kadem, ayak sürçme.
—isi. Zellet ül-kari, Kuran’ı kuraldışı okuyan. (Bk. ansikl. böl.)
—ANSİKL. Zellet ül-kari, dört büyük fıkıh mezhebi (hanefi, şafii, hanbeli, maliki) Ku- ran’ın halife Osman’ın yazımına uygun olarak okunmasını şart koşmuşken, buna aykırı bir biçimde okuyandır. Kuran Hicaz arapçasının 7 lehçesiyle (Kureyş, Temim, Zebbe, Kinane, Kays, Hüzeyl, Beni Esed) okunur. Nafi, ibni Kesir, Ebu Amir, ibni Amir, Asım, Hamza ve Kisai Kuran'ı 7 ayrı biçimde (7 lehçeyle) okuyan ünlü imamlardır. Ayrıca, Kuran'ı başka lehçelerde okuyan 3 ünlü imam daha vardır: Ebu Cafer, Halef, Hallad. Hanefi mezhebine göre bu 10 okunuş biçimi de caizdir. Ancak, bunların dışındaki okunuşlarda namaz sahih (geçerli) olmaz. Şafiilerdeyse, ancak 7 biçimde okunan Kuran’la namaz sahih olur, ötekilerle geçersizdir. Bu 10 okunuş biçiminin dışındaki okumalara “şaz kıraatlar" (kuraldışı okumalar) denir.
Kaynak: Büyük Larousse