ZİYARET, -ti a. (ar. ziyaret).
1. Bir kimseyle birlikte olmak, onunla görüşmek, onu yoklamak vb. için yanına gitme: Ziyaretime gelmeniz beni çok sevindirdi. Ziyaretleriniz seyrekleşti.
2. Dua etmek, dilekte bulunmak, gezip görmek vb. amacıyla saygı duyulan, kutsal sayılan bir yere gitme: Kâbe'yi ziyaret en büyük arzu- suydu. Kabir ziyaretinden dönüyorlarmış. 3. Bir hastaneye, bir cezaevine, bir öğretim kurumuna vb, özel, kişisel sıfatla, bir kimseyi görmeye gitmek olgusu: Ziyaretler saat 13-20 arası yapılır. Ziyaret yasaktır.
4. Bir devlet adamıyla, bir politikacıyla vb. görüşmek üzere yurtdışına gitmek olgusu: Yabancı bir devlet adamının ziyaretini beklemek.
5. Bir yeri, bir binayı gezmek işi: Paris'i, bir müzeyi, rehber eşliğinde ziyaret.
6. incelemek, yerinde görmek, değerini saptamak vb. için bir yere gitmek işi: Bir gemiyi ziyaret.
7. Kimi meslek sahiplerinin (tıp, sosyal), hastanın, müşterinin vb. bulunduğu yere gitmek işi: Doktor, ev ziyaretlerine zaman ayıramıyor.
8. Ziyaret etmek, bir yeri ya da bir kimseyi görmeye gitmek: Her bayram onları ziyaret ederdik.
—Esk. Ziyaret-i Kâbe, Kâbe’yi ziyaret etme: hacı olma. || Ziyaret-i kubur, mezarları, kabirleri ziyaret etme || Ziyaret-i resmiye, resmi ziyaret. || iade-i ziyaret — İADE.
—Cez. huk. Ziyaret izni, hükümlü ya da tutukluyla görüşmek için yetkililerden alınan izin. (Kapalı cezaevlerindeki hükümlü ve tutukluların on beş günde bir ziyaret günleri vardır. Açık ve yarı açık ceza- evleriyle çocuk ceza ve ıslahevlerinde haftada bir gün ziyaret yapılabilir. Bu ziyaretlere hükümlü ya da tutuklunun yakınları gelebilir. Bunların dışındaki ziyaretler için C. savcılığından ziyaret izni almak gere- kir.)
—İSİ. İslam dini kurallarına ve geleneğine göre bir kimseyi, bir yeri görmeye gitme. (Bk. ansikl. böl.)
—Güz. sant. Meryem Ana'nın hamile kuzini Elisabet’e yaptığı ziyareti gösteren tablo.
—ANSİKL. Müslümanlıkta Kâbe, ziyareti gereken en kutsal ve en başta gelen makamdır. Ayrıca din büyüklerinin türbelerini, mezarları, kutsal yerleri ziyaret de İslam gelenekleri arasında yer alır. Din önde gelenlerini, aile büyüklerini, hastalık geçirenleri, yoksulları, kimsesizleri, tanıdık ve komşuları ziyaret de müslümanlıkta gelenektir. Ramazan, kurban bayramları gibi dinsel bayramlarda sözü edilen kimseler dışında mezarlar ve türbeler de ziyaret edilir. Hz. Muhammet, bir hadisinde "Yakınlarına ziyareti bırakan cennete giremez” der. Türbe ve mezarların ziyaretinde oralarda yatanların ruhları için Fatiha okunur; onlardan herhangi bir dilek ve istekte bulunulmaz. Türbelere bez bağlamak, para atmak gibi davranışlar İslam geleneği değildir.
ZİYARET, Ağrı ilinin Patnos ilçesi merkez bucağına bağlı köy; 193 nüf. (1990). Köyde Yavuz Sultan Selim döneminden (1512-1520) kalma bir kümbet vardır.
ZİYARET, Amasya’nın merkez ilçesi merkez bucağına bağlı belde; 2 529 nüf. (1990).
Kaynak: Büyük Larousse
