YALANLAMAK g. f.
1. Bir şeyi yalanlamak, f. + dığını yalanlamak, bir kimse sözkonusuysa, bir haberin, bir olayın doğru olmadığını öne sürmek; tekzip etmek: Yetkililer, olayla ilgili haberleri, olay yerine askeri birlikler gönderdiklerini yalanladılar.
2. Bir kimseyi, sözlerini yalanlamak, sözlerinin yalan olduğunu bildirmek, gerçeği söylemediğini ileri sürmek; sözlerinin tersini iddia etmek: Bir tanığı, iddialarını yalanlamak.
3. Bir şeyi yalanlamak, bir şeyden söz ederken, bir olumlamaya, bir olaya ters düşmek, ona uymamak, onunla çelişmek, onu çürütmek: Daha sonraki olaylar, bakanlığın savlarını yalanladı. Şu anda söylediklerin, daha önce söylediklerini yalanlıyor.
yalanlanmak edilg. f. Bir haberin, bir olayın, bir şeyin doğru olmadığı bildirilmek; tekzip edilmek: Haber yalanlandı.
Kaynak: Büyük Larousse