YENİLENME a. Yenilenmek eylemi
—Bank. Hazine bonolarının yenilenmesi, daha önce satın alınmış ve vadesi gelmiş olan hazine bonolarıyla yem bonolar satın alınması. || Şenel yemlenmesi, henüz ödeme tarihi gelmemiş olan bir ticari senedin vadesinin, borçlunun isteği üzerine uzatılarak daha geç bir ödeme tarihiyle yem bir senet düzenlenmesi.
—Bıyol. Canlı varlıklarda zedelenmiş organik dokuların yemden oluşması. || Bir hayvan ya da bitkinin kopan parçasını yeniden oluştuıması. (Bk. ansikl. böl Bot. ve Zool)
—Çevrebil. Yenilenme oranı, belirli bir ortamda canlı maddenin biyokiitle olarak yenilenen miktarı.
—Denizbil. Derinlerdeki okyanus sularını çalkalayan ya da yüzeysel suların dalmasına yol açan hareket, (iyi bir yenilenme hareketi, erimiş oksijen oranının yeterli düzeyde kalmasını sağlar; yenilenme iyi olmadığında, durgun sular oksijen bakımından yoksullaşır ve öksınizm' ortaya çıkabilir [örneğin Karadeniz'in dibi].)
—Huk. Borcun yenilenmesi, yeni bir borç meydana getirerek eskisinin ortadan kaldırılması. (Bk. ansikl. böl.) || Davanın yenilenmesi, daha önce açılmış ancak tarafların duruşmaya gelmemeleri nedeniyle işlemden kaldırılmış olan dava dosyasının, taıaflardan birinin başvurusu üzerine, yeniden işleme konması. (-• DAVA) || Sözleşmenin yemlenmesi, süresi dolan bir sözleşmenin yeni bir anlaşmayla geçerlilik süresinin uzatılması. (Açıkça yapılmış yeni bir sözleşme olmadan eski sözleşme kurallarına uymayı sürdürme durumunda sözleşmenin zımni olarak yenilenmesi sözkonusu olur.)
—Nörobiyol. Tahrip olmuş sinir sisteminin doğal haline dönüşmesi. (Bk. ansikl. böl.)
—Nük. müh. Parçalanabilir belli bir maddenin parçalanmayla tüketilmesi sırasında verimli bir maddeden hareketle, aynı maddenin oluşması; parçalanabilir maddelerin parçalanmayla tüketilmeleri sırasında, verimli maddelerden hareketle, parçalanabilir maddelerin oluşması. || Yenilenme oranı, üretilen parçalanabilir madde çekirdekleri sayısının tüketilen parçalanabilir çekirdek sayısına oranı
—Patol. Yenilenme bölgesi, bir yarada kaybolan dokunun yerini doldurmaya yarayan, ama bazen yaranın sınırlarını aşan bağdokusunun çoğalma bölgesi (Bk an- sikl. böl.)
—ANSİKL. Bot. Bir bitki, doğal olarak yitirdiği bir parçasını yenileyebileceği gibi (fizyolojik yenilenme) kazaen kaybettiği bir bölümünü de sürgendokuya ait olmayan hücrelerden yararlanarak yenileyebilir (travmatik yenilenme). Örneğin, yaprak hücrelerinden yaralanılarak sapı ve kökü olan tam bir bitki elde edilebilir. Bu özellik günümüzde, palmiye üretimi gibi pek çok bitkinin in vitro üretiminde geniş çapta kullanılmaktadır Yenilenme hücre farklılaşmasıyla yaratılmaktadır.
—Huk. Borcun yenilenmesiyle eski borç sona erer. Alacaklı, onun yerine yeni bir alacak elde eder. Borçlu da eski borcun yerine yeni bir borçla yükümlü olur. Eski borcun ortadan kalkmasıyla ona bağlı yan (feri) haklar da ortadan kalkar. Borcun yenilenmesi, alacaklıyla borçlu arasında yapılan yeni bir hukuksal işlemle meydana gelir. Borcun yenilenmesi işleminin açık olması gerekir. Tarafların yenileme amaçları açık olmalıdır Daha önceden var olan bir borç için kambiyo taahhüdünde bulunmak ya da yeni bir alacak senedi veya kefalet senedi imzalamak, yenileme sonucunu doğurmaz (Borçlar k. md. 114).
—Nörobiyol. Üstün yapılı omurgalılarda sinir sisteminin yenilenmesi bazı uzantılarla sınırlıdır, çünkü ergip bireyin nöronları bölünemez: ölen nördnun yerine yenisi konamaz.
Çevre sinir sisteminin yenilenmesi iki türlü gerçekleşir:
1. tahrip olan sinir uzantılarının yeniden sürmesi. Bunu bir ana sinirin kesilmesinden sonra, aksonların koni biçiminde sürgün vermesinde görmek olanağı vardır. Gelişip uzayan aksonlar boşalmış olan sinir yolunu yeniden doldururlar ve kaslara ya da sinirlerini yitirmiş olan bölgelere doğru giderler;
2. yandan tomurcuklanma ya da "sprouting": bir sinir lifi ya da sinir elemanı tümüyle harap olduğunda, onun alanını, fazladan uzantılar üreten komşu nöronlar üzerlerine alırlar. Örneğin, bazı sinir afetlerinde, bir hareket siniri sinirlerini yitirmiş olan kasları da üstlenir ve bir dev birim haline gelir. Merkez sinir sisteminde sinaptik bileşim ağları, bir lezyon sonucu yitirilen bir işlevi üstlenmek üzere değişime uğrar, bu özelliğe uyum yeteneği* adı verilir. Bir sinir hücresinin kaybolmasının, kalan hücrelerin yan sürgünler vermesini kolaylaştıran kimyasal bazı işaretlerin sentezine yol açtığı saptanmıştır. Bu kimyasal işaretlerin ne olduğu hakkında henüz kesin bilgi yoktur. Bunlardan yalnız bir tanesinin vejetatif sinir hücrelerinin sürgün vermesini sağlayan "NGF” (“nerve growth factor") [sinir geliştirme etmeni] olduğu bilinmektedir.
Sinir dokusunun yapay yenilenmesini sağlamayı şimdilik bilmemekteyiz, bununla beraber, hayvanlarda ayrılmış sinir hücrelerinin nakli umut verici sonuçlar getirmektedir. insanda da, Parkinson hastalığının tedavisi için, kuyruklu çekirdeğin içine böbreküstü bezi hücreleri süspansiyonunun nakli başarılmıştır.
—Patol. Yenilenme bölgesi, iltihabın hücre üretme evresinin sonucu olarak yeni oluşmuş bir dokudur. Genç bir bağdoku- su içinde zengin kılcal damar ağı taşıyan ve içinde polimorf hücreler (lenfositler, plazmositler, histiyositler, çokçekirdekli akyuvarlar) bulunan ödemli bir bağdokusudur. Sarı stafilokoklarta enfekte olduğu hallerde, urumsu, tomurcuklu bir biçim alabilir: botriyomikom. Taşkın bir eğilim gösteren tomurcuklar gümüş nitrat, triklorasetik asit ya da kortikoitli pomat sürülmesiyle tedavi edilir, böylece yayılmaları sınırlanır.
—Zool. Hayvanlar evreninde ilkel hayvanlardan gelişmiş hayvanlara doğru ilerlendikçe yenilenme yetisi azalır: kuşlarda ve memelilerde yenilenme yetisi hemen hemen hiç yoktur. Yenilenmeye Protozoafarda, süngerlerde, selenterelerde, torbalarlarda, Nemerteslerde, çokkıllıhalkalısolu- canlarda ve solucanlarda sıkça, ipsisolu- canlarda, tekerleklikurtlarda, sülüklerde çok az rastlanır. Yumuşakçalarda bazı tipik yenilenme örnekleri görülür: karından- bacaklıların kafası ve kafa eklentileri; kafadanbacaklıların kolları. Yenilenme, kabuklularda, çokbacaklılarda, böceklerde, örümceklerde ototomi*'den sonra gerçekleşir. Denizyıldızlannda ve yılanyıldızlarında kopan kollar yenilenir. Gömleklilerde yenilenme yaygındır.
Omurgalılarda yenilenmeye balıklarda rastlanır; amfibyumlarda, erişkin kurbağanın kuyruğu, bacakları, gözleri yenilenir; kuyruklularda, yalnızca iribaşların yenilenme yetisi vardır. Sürüngenlerde, kertenkelelerin kopan kuyruğu yenilenir ama bacaklar yenilenmez.
Yenilenme iki temel biçimde gerçekleşir: yenilenen bölümlerin eskilerden farklı olduğu epimorfoz (amfibyumlarda bir bacağın yenilenmesi) yenilenme bütünlük içinde gerçekleştiğinden eski bölümlerin de değişiklik geçirdiği morfalaksis (beden parçası yerine bir planaryanın yenilenmesi).
Yenilenmelerde anomalilere rastlanabilir. Yenilenen bölümler, yerini aldıkları bölümden, ya yapı (heteromorfoz) ya da kutupsallık (psödohetoromorfoz) bakımından farklı olurlar.
Kaynak: Büyük Larousse