Arama

Jan Van Eyck - Tek Mesaj #4

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
2 Temmuz 2015       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM



VAN EYCK
, güney hollandalı iki ressamın adı: HUBERT (öl. Gent 1426), 1424 -1426 arasında Gent arşivlerinde adına rastlanır; kardeşi (?) JAN (Maaseik ? 1390'a doğr. ? - Brugge 1441), 1425'ten ölümüne kadar Bourgogne dükü İyi Philippe’in mabeyinciliğini yapmıştır. Jan'ın, efendisi için birkaç diplomatik görevi yerine getirdiği, 1426-1429 arasında Lille’de kaldığı, sonra da Brugge'de çalıştığı bilinmektedir.
Ünlü Mistik kuzu çokkanatlısı’nın (Sint -Baafs katedrali, Gent) çerçevesi üzerindeki yazıtta (özgün olup olmadığı tartışma konusudur), sunakarkalığına "herkesten daha büyük" olan ressam Hubert Van Eyck tarafından başlanıldığı, çalışmaların onun kardeşi Jan tarafından sürdürüldüğü ve yapıtın 1432’de tamamlandığı belirtilmektedir. Siparişi vermiş olan Jops Wijdt ile karısı sunakarkalığının (yapıldığından bu yana kısa süreler dışında korunduğu capellayı da onlar inşa ettirmiştir) dış kanatlarında temsil edilmişlerdir. Yapıt, karmaşık bir tanrıbilimsel düzene sahiptir. Hangi bölümleri Hubert'in, hangi bölümleri Jan'ın yaptığı bilinmemektedir. Bununla birlikte, panoların incelenmesi sonucu, mekânın kuruluşunda birtakım farklılıklar olduğu saptanmıştır. Âdem ve Havva figürlerinde hacimlerin ustalıkla ortaya konuluşu, bu figürlerin Jan'ın elinden çıkmış olduğunu düşündürtmektedir. Öte yandan laboratuvar yöntemleriyle yapılan incelemeler, hepsi de figürlerin resim mekânına yerleştiriliş sırasında görülen olağan gelişmelere bağlanamayacak birtakım değişiklikler ortaya çıkarmıştır. Bunlar; perspektifi ve mekânın gerçekliğini, ışık ve gölge oyunlarını daha iyi yansıtmak kaygısıyla yapılmıştır.
Jan’ın dukalık sarayındaki göreviyle ilgili herhangi bir özgün yapıtı bilinmemektedir. Buna karşılık, Jan'ın yapmış olabileceği prens portrelerinin kopyaları elde bulunmaktadır Sanatçının günümüze ulaşan yapıtlarından (bunlar çoğunlukla Meryem resimleri ve portrelerdir) bir bölümü kesinlikle tarihlendirilmiş (1432'den başlayarak) ve çoğu kez latince olarak imzalanmıştır Van Eyck’e mal edilen Şansölye Rolin'li Meryem (Louvre) sanatçının ressam olarak yüksek niteliğini yansıtır. Tabloda anıtsal görünümlü iki figür bir yanda diz çökmüş şansölye, diğer yanda kucağında oğluyla oturan Meryemkarşı karşıya durmaktadır; aralarındaki uzam, geniş bir ırmağın geçtiği bir kent görünümüne açılmaktadır. Bu açıklık, yapıta dikkate değer bir denge ve genişlik kazandırmaktadır. Piskoposluk kurulu üyesi Van der Paele’li Meryem'de (1436, Brugge komün müzesi) dışarıya doğru bu açılma yoktur. Oldukça dengeli olan kompozisyon daha duraldır Ayrıntılar ve çeşitli maddeler, büyük bir titizlikle verilmiştir. Her iki tablo da büyük bir olasılıkla sunakarkalığı olarak yapılmamıştır; bunların, bağışçılar tarafından kurulan capellalar (ilki için Autun’da, İkincisi için Brugge'de), sunağın yakınına yerleştirilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Jan Van Eyck’in daha başka birçok Meryem tablosu bilinmektedir: Dresden galerisi'nde- ki Meryem (1437), Anvers Güzel sanatlar müzesi'ndeki Meryem çeşmede (1439), Berlin-Dahlem'deki Meryem kilisede vb., gözalıcı renklerle, sonsuz bir özen ve dikkatle, ancak katılığa düşmeden yapılmış dengeli yapıtlardır. Azize Barbara (1437, Anvers) adlı tabloyu da anmak gerekir.
Portreler arasında, kompozisyon açısından en özgünü ve barındırdığı gizli anlamlarla en zengini, günümüzde National Gallery'de (Londra) bulunan Arnottini" ve karısı’dır (1434). Gerçekliği çarpıtarak yansıtan ayna, flaman resim sanatında sıkça kullanılan bir tema olacaktır. Van Eyck portrelerinde, kişilerini en küçük ayrıntılar üzerinde durarak gerçeğe uygun bir biçimde betimler: sözgelimi, Viyana'daki Kunsthistorisches Museum'da bulunan Bir kardinalin portresi (1438). Ressamın kendi elinden açıklamaların yer aldığı bir hazırlık deseni de Dresden'deki Kupferstichkabinett'tedir. Tymotheos'un (1432, National Gallery, Londra) ve Jan de Leeuvv’un (1436, Viyana) portreleri, özellikle bakışları yaşam dolu genç adam figürleridir. Kırmızı sarıklı adam'ın (1433, National Gallery, Londra) yüzü, gölgeler arasından tüm keskinliğiyle sıyrılır; ressamın karısı Marguerite Van Eyck ise (1439, Brugge komün müzesi), seyirciye biraz sert bir tavırla bakmaktadır.
Milano-Torino dua kitabı'nı (Torino komün müzesi) süsleyen kimi minyatürlerin Van Eyckler'e mal edilmesi varsayıma dayanmaktadır Bazı XVI. yy. metinlerinde Jan, yağlıboyanın mucidi olarak gösterilir. Bu yöntem aslında, daha önceleri de bilinmekteydi; ancak, yağlıboya kullanımını yaygınlaştıran kişi büyük bir olasılıkla Jan'dır. Oldukça kişisel olan resim yapma yöntemi, farklı yapıdaki boya katmanlarının üst üste sürülmesine ve bunların saydam olmaları nedeniyle birbirlerini tümüyle gizlememesine dayanır. Jan Van Eyck' in, çağdaşları ve kendisinden sonra gelenler (örneğin R Christus) üzerinde derin bir etkisi olmuştur. Bu ressamların çoğunda rastlanan Salvador Mundi tipi, kaybolmuş bir Van Eyck tablosundan kopya edilmiş olmalıdır.
Elde bulunan belgeler, Hubert ve Jan’ ın ikisi de ressam olan, LAMBERT adlı bir erkek kardeşleriyle, MARGUERİTE adlı bir kız kardeşleri olduğunu akla getirmektedir. Onlar gibi Liöge'in Meuse yöresi kökenli olan ressam BARTHELEMY D'EYCK ile Van Eyckler arasında bir akrabalık bağının var olup olmadığı bilinmemektedir. Barthölemy d'Eyck, Aşkla yanıp tutuşan yürek'in ustasından ve Aix muştusu'nun ressamından başka biri olmayabilir.

Kaynak: Büyük Larousse