VEBA a.
— Enterobacteriaceae familyasından sayılan Gram negatif bir bakteri olan Yersin basilinden (Versinia pestis) ileri gelen çok ağır bulaşıcı hastalık. (Bk. ansikl. böl.) [Eşanl. TAUN.]
—Vet. Klasik domuz vebası, Afrika domuz vebası, domuzlarda görülen ve iki ayrı virüsten ileri gelen bulaşıcı hastalık. (Belirtiler aynıdır: yüksek ateş, sinirsel belirtiler, deride morumsu renk, kulak kenarlarında ve kuyrukta hafif nekroz.) [Bk. ansikl. böl.] || Kuş vebası, tavukgillerde ve perde ayaklılarda görülen ve bir virüsten ileri gelen bulaşıcı solunum ve sinir sistemi hastalığı. (Benzer belirtilerle ortaya çıkan, ama değişik virüslerden ileri gelen iki çeşidi vardır: klasik kuş vebası ve yalancı kuş vebası ya da Nevvcastle hastalığı.) [Bk. ansikl. böl.] || Sığır vebası, sığır ve mandalarda görülen, bir miksovirüsten ileri gelen ve aniden ortaya çıkan yüksek ateşle, mukozalarda iltihaplanma, sonra nekrozla belirgin, çok bulaşıcı hastalık. (Bk. ansikl. böl.)
—ANSİKL. Veba, eskiden birçok kez dünya çapında salgın halini almış bir afettir. İnsanlık tarihinde en çok öıüme neden olan bulaşıcı hastalık büyük bir olasılıkla
vebadır. Günümüzde dünyanın bazı bölgelerinde ancak tek tük olgular halinde bulunur.
1894’te Alexandre Yersin'in keşfettiği veba basili insana sıçan bitinden geçer. Akciğer vebası sözkonusuysa bulaşma insandan insana da olabilir.
Hıyarcıklı veba kasıkta, boyunda ve koltuk altında ortaya çıkan şişkinliklerle belirgindir. Sertleşmiş iri lenf bezleri olan bu şişkinliklerle birlikte ateş ve bilinç bulanıklığı ya da sayıklama görülür. Hastalık eskiden septisemili bir yayılış gösterir ve ölümle sona ererdi. Akciğer vebası solunum zorluğu, morarma ve basille dolu kanlı balgam gibi belirtiler gösterir. Tedavi edilmezse birkaç günde ölümle sonuçlanır. Antibiyotik tedavisi olguların büyük çoğunluğunda iyileşmeyi sağlar. En uygun antibiyotik streptomisindir.
—Tar. Çok sayıda insanın ölümüne ve dolayısıyla genel paniğe yol açan birçok salgın hastalığa çok eskiden "veba" adı verildiği sanılıyor. İlk kesin veba salgını (ius- tinianos vebası denir) İ.S. 542’de Akdeniz havzasında yayıldı ve belki milyonlarca kişinin ölümüne yol açtı, ikinci hıyarcıklı veba salgını (kara veba denir) 1346 ile 1353 yılları arasında, Batı'yı kasıp kavurdu. 1348'de doruk noktasına ulaştı. Kırım'dan gelen veba, Akdeniz ülkelerini, Fransa'yı, sonra Orta ve Kuzey Avrupa'yı ve Britanya adaları'nı sardı. Kötü beslenen insan yığınlarına bulaşan veba “tarihte feci bir kopukluk" yarattığından söz edilebilecek ölçüde büyük bir yıkıma yol açtı. Toplam olarak, ölü sayısı, bütün Batı Avrupa'daki nüfusun üçte birinden az değildi. Kara vebanın sonuçları, XV. yüzyılda salgınların çoğalmasıyla genişledi. Veba yüzyıllar boyunca, Avrupa'da yerleşik bir salgın olarak kalacaktı. En üzücü ünlü “doruk” noktalar”!, 1466'da günde 600 kişinin öldüğü İstanbul; 1478, Venedik; 1628, Lyon; 1635'te, Nijmegen; 1665'te, Londra; 1720’de, Marsilya’da görüldü. Daha sonra veba, Mısır'da, Arabistan'da, Suriye'de yerleşme eğilimi gösterdi. XIX. yüzyılda, alanını gittikçe daralttı; özellikle Akdeniz'in doğu ve güney havzasında etki gösterdi. Arkasından, 1894’ten itibaren Asya, Hindistan'da (1896) ve Çin'de (1910) ölüm saçan salgınlarla büyük bir veba merkezi durumuna geldi; ABD’nin Büyük Okyanus kıyısında görüldü.
—Vet.
•
Klasik domuz vebası ve Afrika domuz vebası. Klinik olarak birbirinden ayırt etmek güçtür Afrika domuz vebası Avrupa’da 1964,1967 ve 1974'te ortaya çıkmış, ama yayılmamıştır Klasik domuz vebası da yasal olarak bulaşıcı kabul edilen bir hastalıktır.
•
Kuş vebaları. En sık olanı Nevvcastle hastalığıdır Üç hafta devam eden solunum sistemi belirtilerini sinir sistemiyle ilgili belirtiler izler (eğri boyun, felç, titremeler). Başlangıçta % 100'e yakın olan ölüm oranı sonra azalır Hiçbir tedavisi yoktur, ama aşılama etkilidir. Kuş vebaları yasal olarak bulaşıcı kabul edilen hastalıklardır.
•
Sığır vebası. Sığır vebası gelişmiş ülkelerde XIX. yy.’dan beri görülmemekteyse de, Asya ve Afrika’da hayvanlar arasında yaygınlığı sürmektedir. Sığır vebası da yasal olarak bulaşıcı sayılan bir hastalıktır.
Kaynak: Büyük Larousse