UFALMAK gçz. f.
1. Daha küçük ya da daha küçük görünecek duruma gelmek, küçülmek: Bu kazak yıkanınca ufaldı. Uykusuzluktan ufalan gözler. Güneş ufalarak ufukta kayboldu.
2. Önemini, değerini yitirmek; küçülmek: Böyle acımasız konuştukça gözümde ufalıyordu.
♦
ufaltmak ettirg. f. Bir şeyi daha küçük ya da daha küçük görünür duruma getirmek, küçültmek.
Kaynak: Büyük Larousse