AKHENATON, XVIII. mısır hanedanının 10.kralı (İ.Û.1372-1354). Bu ad (sözcük anlamı "güneş tekerinin hoşuna giden”), krallığının 4. yılında, dinsel ve siyasal reformunu tamamlayan Amenhotep tarafından kullanılmaya başlandı. Mistik bir düşünce yapısı olan ve Teb'li ruhban sınıfının, devlet yaşamında tanrı Amon'a verdikleri öncelikli yeri yıkmaya çalışan Akhetaton, yalnızca tanrı Aton'a (güneş tekeri) tapılması töresini yerleştirdi. Evrensel bir yaratıcı olarak kabul edilen Aton, tüm yaratıklarını sevecenlikle koruyordu; bu dönemin dinsel müziği bir insanlık sevgisini aşılamaya çalışır; bazı ilahilerde (özellikle 104.) yinelenen sözçükler, hümanist bir düşüncenin ürünüdür. Bundan böyle kral, tek ve yüce başrahiptir; açık havada yapılan dinsel törenlere kral ailesi de katılır (kraliçe Nefertiti * ve çiftin altı kızı). Başkent artık Teb değil, yeni kurulan Akhenaton kentidir. Dönemin sanatı gerçeklik kaygısını ve coşkulu bir doğa sevgisini yansıtır.
Yapılan bu reformlar köklü olmakla birlikte uzun sürmedi. Üstelik Akhenaton, ülkenin dış ilişkileriyle ilgilenmediğinden bu konuda tehlikeler belirdi. Semenkhare ile Tutankhamon'un kısa süren egemenliklerinden sonra imparatorluğun birliğini yeniden sağlayan general Horemheb oldu.
Kaynak: Büyük Larousse