TEPKİ a
1. Fiz. mekan. Biri öbürünün etkisindeki bir cismin buna karşı uyguladığı kuvvet.
2. Bir eyleme karşılık olarak yapılan, ona karşı çıkan ve onun etkilerini ortadan kaldırmaya yönelik eylem: Olay tepkiyle karşılandı. Şiddetli tepkilere yol açan bir tasarı.
3. Bir kimsenin, bir grubun, bir olaya ya da bir başka kimsenin eylemine verdiği karşılık, ona karşı aldığı tutum; reaksiyon: Bir haber karşısında kamuoyunun tepkisi, ilk tepkisi karşı çıkmak oldu.
4. Bir şeye tepki göstermek, bir eylem ya da bir olay karşısında belli bir biçimde davranmak; yanıt vermek: O bu imalara nasıl tepki gösterdi? Yeni bir haberi hiç tepki göstermeden karşılamak. || (Bir şeye) tepki olarak, ona karşi'koymak için; karşı bir eylem olarak.
—Etol. Gerek dış çevredeki herhangi bir öğenin değişmesi (fiziksel, iklimsel ya da yaşamsal etmen), gerek bireyin' iç durumundaki bir değişme (enzim dengeleri, hormon durumu vb.) sonucunda ortaya çıkan duruş değişikliği. (Tepkiler, bütünü içinde, basit kas kasılmasından sosyal davranışlara kadar değişebilen karmaşık düzeyde hareket eylemleriyle ya da hareket şemalarıyla ifade edilir.) || Boşa tepki, bir etkinliğe özgü her zamanki davranışın dayanağı olmaksızın o nesne varmış gibi gösterilen tepki. (Bk. ansikl. böl.) || Işığa karşı sırt tepkisi, balıklarda bedenin ışığa ve ağırlığa karşı aynı anda gösterdiği yönelme tepkisi. (Bk. ansikl. böl.)
—inş. ve Bayınd. Mesnet tepkileri, bir yapının mesnetlerince geliştirilen ve uygulanan yükleri dengeleyen bağ kuvvetleri. (Hiperstatik bir yapı sözkonusu olduğunda, bu kuvvetlerin belirlenmesi için statiğin ek varsayımlarına, örneğin gereç dayanımına ilişkin varsayımlara başvurulur.)
—Orm. san. Tepki odunu, anormal etkilerle karşı karşıya kalan kısımlarda oluşan, ançrmal yapı odunu. (Bu kusura, egemen rüzgârların etkisinde kalan ya da eğimli yerlerde yetişen ağaçlarda rastlanır. Tepki odunu, kerestecilikte görünmemesi ve kapatılması gereken bir kusur sayılır.)
—Oto. Tepki çubuğu, kuvvet çiftini ileten bir organın, dingilin çevresinde dönmesini engelleyen düzenek (ağır taşıtlar, arka dingilden itmeli otomobiller).
—Ruhbil. Sinir sistemi dışında kalan ve uyartı denilen, denk bir olayın yol açtığı her türlü davranış (Eşanl. YANIT.) || Tepki zamanı, elinden geldiğince çabuk yanıt vermesi gereken bireyin yanıta kadar geçirdiği süre.
—AnsİKL. Etol.
•
Boşa tepki. Böyle tepkiler genellikle uzun süre belirli bir etkinlikte (avlanma, çiftleşme gösterisi vb.) bulunmayan bireyde ortaya çıkar. Bu durumda hayvan o etkinliğin yerini tutan uyarılara karşı tepki gösterebilir ya da tepkiyi başlatmak için gerekli olağan hiçbir uyarı olmadığı halde aynı davranışı gösterebilir. Örneğin K. Lorenz, evcilleştirilmiş bir sığırcığın hayali sinekleri kapma hareketi yaptığını saptamıştır. Böyle bir etkinliğin başlamasında uyarıların rolünü belirleme güçlüğü nedeniyle günümüzde, daha çok, "boşa tepki" yerine "etkinlik taşması" deyimi kullanılmaktadır.
•
Işığa karşı sırt tepkisi. Bu tepkiyi E. van Holst, her zaman sırt yüzü su yüzeyine dönük yüzen bir balık (çırçırbalığı) üzerinde! yaptığı gözlemlerle ortaya koydu (1935). Deney sırasında ışık balığın üzerine yandan gönderildiği zaman hayvan gövdesini yana eğerek tepki gösteril; ama alttan gelen ışığa karşı duruşunda değişiklik yapmaz. Buna karşılık denge organlarının çıkarılması balıkta duruş tepkisine yol ,açar, hayvan ışık hep sırtına dikey gelecek şekilde durum alır Demek ki, ışık alıcıları ile denge alıcıları arasındaki etkileşmeye bağlı bir yönelme tepkisi sözkonusudur.
Kaynak: Büyük Larousse