SAMİMİ sıf. (ar. şamim ve -/'den samimi).
1. Başkalarına yakınlık gösteren, candan davranan kimse için kullanılır: Samimi bir insan, ondan hoşlandım.
2. Aralarında yakınlık, samimiyet tfulunan kimseler için kullanılır: Onunla oldukça samimiyiz. Samimi iki arkadaş.
3. Büyük bir içtenlik, yakınlık ve dürüstlük belirten şey için kullanılır; candan, içten, içtenlikli: Samimi bir karşılama. Samimi bir konuşma, bir teklif.
4. (Bir şeyde, bir şey yaparken vb.) samimi (olmak), bir konuda içten (davranmak): Bu eleştiriyi yaparken inan çok samimiydim.
5. Samimi olmak, içinden geldiği gibi, açıkyüreklilikle davranmak; senlibenli, içlidışlı olmak; resmilikten kaçınmak.
♦ be. Samimi olarak, içtenlikle, samimiyetle: Samimi söylüyorum, bizde kalabilirsin.
Kaynak: Büyük Larousse