SİTEM a. (fars. söze).
1. Hoşa gitmeyen bir davranışından, bir tutumundan duyulan incinmeyi, kırılmayı, hoşnutsuzluğu o kimseye sezdiren söz: Sitemlerimi anlamadı bile
2. Davranışlara yansıyan kırgınlık, incinme: Bakışları, sesi sitem doluydu.
3. Bir kimseye sitem etmek, bir kimseye karşı duyduğu kırgınlığı, bir sözle ona sezdirmek: Seni toplantıya çağırmayı unuttuğum için bana sitem etmekte haklısın.
—Esk.
1. Haksızlık, zulüm, eziyet.
2. Sitem-alud, sitem-alude, sitemli. || Sitem -amiz, zalim, haksızlık eden. || Sitem-dide, zulüm görmüş, haksızlığa uğramış. || Sitem-keş, eziyet çeken. || Sitem-name, sitemde bulunmak için yazılan mektup.
Kaynak: Büyük Larousse