ÖNLEMEK g. f.
1. Bireylerini, bir durumu önlemek, onun olmasını, gerçekleşmesini, yapılmasını engellemek; ona bir engel oluşturmak: Kafasındaki sorunlar, çalışmasını önlüyor. Bir kimsenin başarısını önlemek.
2. Kötü bir durumu, bir tehlikeyi, vb. önlemek, onun ortaya çıkmaması için gerekli önlemleri almak, engellemek: Savaşı önlemek. Hastalığın yayılmasını önlemek. Bir felaketi önlemek.
3. Bir kimseyi önlemek, onun kötü bir şey yapmasını engellemek: Onu üç kişi zor önledik, az daha kendini camdan atıyordu.
—Ask. havc. Düşmanı hava savunma uçakları ya da karadan havaya güdümlü mermilerle engellemek.
—Bilş. Bir bilgisayarda, birtakım özel komutları kullanarak kesinti olanağını ortadan kaldırmak.
—Oy. Satrançta, engelleme ve araya gir me yoluyla bir taşın hareketine mani olmak.
♦
önlenmek edilg. f. Önlemek eylemine konu olmak, önlemek eylemi yapılmak.
Kaynak: Büyük Larousse