OLAĞAN sıf.
1. Her zaman görülen, alışılmış, yadırgatıcı hiçbir yanı olmayan: Bu olağan ve basit bir sorundur. Ağustos ayında bu sıcaklık olağandır.
2. Belirli aralıklarla yinelenen, her zaman olan, alışılmış: Haftalık olağan görüşmeler.
—Olasıl. Olağan yasa, LAPLACE- GAUSS YASASl'nın eşanlamlısı.
—Opt. Olağan ışın, çiftkırılma olayında, kırılan iki ışından, Descartes yasalarına uyan ışın. (Öbür ışın olağanüstü ışındır.)
♦ be. Olağan bir biçimde: Bir olayı olağan karşılamak.
Kaynak: Büyük Larousse