MASUM sıf. ve a. (ar. ma'şüm).
1. Kendisine yüklenen bir suçu yâ da suç olarak görülen bir eylemi yapmamış olan kimse için kullanılır; suçsuz: idamla yargılanan bu adam masumdur. Bu kararla bir masumu cezalandırdınız.
2. Sonuçlarına, acılarına katlandığı kötü olaylarda hiçbir payı olmayan kimse için kullanılır: Teröristlehn acımasız kurşunlarına hedef olan masum insanlar. Savaşta ölen binlerce masum.
♦ sıf.
1. Kötü bir niyet olmadan, saflıkla yapılan ve kınanamayan şey için kullanılır; zararsız: Bu masum bir şakaydı. Masum bir fikir.
2. Saflığı, temizliği gösteren şey için kullanılır: Masum bakışlar.
3. Cinsellikten uzak bir eylem için kullanılır: Dudağına masum bir öpücük kondurdu.
♦ a. Küçük çocuk: Bu masumdan ne istedin?
Kaynak: Büyük Larousse