Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
10 Ocak 2006       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

MEKTUP

Ad:  mektup.jpg
Gösterim: 8636
Boyut:  47.1 KB

a. (ar. kitabetten mektüb).
1. Zarfa konularak postalanmak üzere bir kimseye kişisel olarak yazılmış imzalı yazı; betik: Mektup yazmak. Mektup beklemek. Başsağlığı mektubu. Kutlama mektubu. Tavsiye mektubu. Teşekkür mektubu.
2.
  • Mektup atmak, mektubu postaya vermek, postalamak.
  • Mektup üstü, mektubun gideceği adres.
  • Mektubu dışından okumak, bir kimsenin yüz çizgilerinden, yüzündeki ifadeden içinden geçenleri anlamak.
  • Açık mektup, bir sorunu tartışmak, ya da bir hak istemek amacıyla, bir kimseye, bir kuruma vb. hitaben yazıldığı halde, başkalarının da okuması için basında yayımlanan yazı: Maliye bakanına açık mektup.
  • imzasız mektup, kimliğini gizlemek isteyen bir kimsenin yazdığı ve imzalamadan gönderdiği mektup.
—Esk. Mektubı samı, sadaret makamına yazılan resmi mektup.

—Ed. Ahlaki, felsefi vb. bir konu üzerine eski bir yazar tarafından kaleme alınmış, belli bir kimseye hitap eden manzum yazı. (Bk. ansikl. böl.)
  • Mektup roman, eylemin, kişilerin birbirlerine gönderdikleri mektuplar çerçevesinde geliştiği roman türü.
  • Mektup türü, mektup derlemelerinin yer aldığı edebiyat türü. (Roman, inceleme, gezi notları gibi düzenli ya da geçici bir biçimde mektuba yer veren yazılar bu türün kapsamına girmez.) [Bk. ansikl. böl.]
—Eğit. Mektupla öğretim, bir öğretim kurumu, eğitim dairesi ya da özel bir kuruluş tarafından mektupla yürütülen öğretim. (Bk. ansikl. böl.)

—Kâğ. san. Mektup kâğıdı, yazışmalarda kullanılan, ince hamurdan yapılmış kâğıt.

—Postc. Mektup postası türleri. (Bk. ansikl. böl.) ll Mektup tartısı, postaya verilen mektup ve küçük kolileri tartmaya yarayan terazi.

—ANSİKL. Ed. Bu tür Antikçağ'da didaktik edebiyatın bir biçimi olarak gelişti (Epikuros, Varro, hıristiyan yazarlar). Övidius duygulu mektup türünü yarattı (Heroides‘). Roma'da Horatius ahlaki ya da edebi konularda, hicivli ya da eğlendirici bir üslupla, gerçek ya da hayali bir kişiye yazılmış manzum mektubu geliştirdi. İtalya'da Petrarca ve Ariosto bu türe yenilik getirdiler. Fransa'da Marot bu türe şakacı bir hava verirken Ronsard ağırbaşlı bir üsluba yöneldi, ispanya’da Garcilaso de la Vega (Las obras de Boscân y algunas de Garcilaso repartidas en cuatro libras), İngiltere’de Johnson Horatius'u kendilerine örnek olarak aldılar. La Fontaine’in nükteli üslubuna karşılık Boileau hicvi ve öğreticiliği ön plana aldı. Voltaire ise mektuplarında her çeşit üslubu büyük bir ustalıkla kullandı; ama bu türde en büyük başarıyı elde eden Pope’dur Çağdaşlar arasında mektup türüne örnek olarak W. H. Auden'ın Letter to lord Byron’ını (Lord Byron'a mektup) gösterebiliriz.

Mektup türü.


Kişisel mektup, öğüt mektubu ve Ovidius ile ayrı bir türe, aşk mektubuna dönüşen Heroides’i kapsar. Kişisel mektupta yayımlama niyeti yoktur: bununla birlikte Cicero, Voltaire, Diderot’nun mektupları edebi sayılır. Genellikle bunlara mektuptan çok birer belge gözüyle bakılmalıdır Byron, Chateaubriand, G. Sand, Balzac, Flaubert, Gide'in mektupları gibi. Pound mektuplarında şiir ve siyaset alanındaki görüşlerini özetler Kilise babalarının, (aziz Augustinus) Fânelon gibi yazarların öğüt mektuplarıyla, Bolingbroke, Rousseau (Lettre â dAlembert sur les spectacles [Temsiller üzerine d'Alembert'e mektup]), Camus (Lettres â un ami allemand [Bir alman dosta mektuplar]) gibi yazarların mektupları bir çeşit siyasi, ahlaki, ideolojik seslenmeye dönüşmüştür. Mektup türü ayrıca bir edebiyat ve üslup gösterisi halini de alabilir (Mme de Sâvignâ'nin mektupları). Genç Plinius ve yunanlı Libanios ve latin Symmachus gibi retorikçiler mektubu gerçek bir üslup dersinin aracı olarak kullanmışlardır; ama olanaklarının darlığı bakımından, mektup ancak büyük edebiyat türlerinin çerçevesinde yer alabilecek bir öğe olarak kalmak zorundadır.

Doğu Türkistan'da ele geçen uygurca metinler arasında özel mektuplar da bulunmaktadır. Bunlardan biri yola çıkarılan bir kervan dolayısıyla gönderilmiştir; bir başkası yaşlı bir babanın kendisinden uzakta yaşayan oğluna yolladığı çağrıdır. Anadolu’da derlenmiş münşeat kitaplarındaki mektuplar arasında edebiyat adamlarının kaleminden çıkmış olanlar da bulunmaktadır. Bu derlemelerin en eskisi Feridun Bey'in Münşeat üsselafin'idir (yay. 2 c, 1848-1849). Fatih devrine ait münşeat mecmuası (yay. Prof. N. Lugal Doç. Dr. A. Enzi, 1956), Tacizade Sadi Çelebi münşeatı (yay. Prof. N. Lugal Doç. Dr A. Enzi, 1956) gibi yapıtlarda dönemin mektuplannda kullanılan kalıplaşmış hitap biçimleri, secili anlatım özellikleri, ifadeyi süsleyen manzum parçalar dikkati çeker. Fuzuli'nin, aralarında Nişancı Celalzade Mustafa Çelebi'ye yazdığı ünlü "Şikâyetname" nin de yer aldığı mektupları bu türde eski düzyazının olanaklarının nasıl kullanıldığını gösterir.

Münşeat sahibi Lamii, Gelibolulu Ali, Ragıp Paşa gibi yazarların yapıtlarında yansıyan ve anlamdan çok anlatıma önem veren tutum en abartmalı biçimine Münşeatı Veysi ve Münşeatı Nergisi'de ulaşmıştır. Bu örneklerde türün gerektirdiği içtenlikli, kısa anlatım yolu, yerini abartmalı söz sanatlarına bırakmıştır Tanzimat döneminde süslü anlatımdan uzaklaşan Akif Paşa'nın mektupları (Muharrerat-ı hususiye-yi Akif Paşa, 1885), içtenliği ve yalınlığıyla düzyazıda yeniliğin öncüsü sayılmıştır. Numune-i edebiyat-ı Osmaniye'de bu mektuplardan örneklere yer veren Ebüzziya Tevfik, "OsmanlI edebiyatında çağımızın tabiatına uyabilecek yapıtların başlangıcı budur" der. Namık Kemal'in 4 büyük ciltte derlenen mektuplarında (Namık Kemal'in hususi mektupları, l-IV., F. A. Tansel, 1967-1986), yaşamının ayrıntıları yanında siyaset, edebiyat konularındaki görüşleri de yer alır. Tanzimat döneminden başlayarak sanat konularında farklı görüşler, bazıları gazete ve dergilerde yayımlanan mektuplara yansıdı. Bunlardan kitaplarda derlenenler de oldu.

Örn. Mektuplarım, Muallim Naci, 1886; intikat, Muallim Naci-Beşir Fuat, 1887; Mektubat, Beşir Fuat-Fazlı Necip, 1888; Muhaberat ve muhaverat, Muallim Naci-Ahmet Mithat, 1893; Mektuplar, I -II., Abdülhak Hamit, 1918-1919 vd. Yazarların ailelerine gönderdiği özel mektuplar arasında yaşamlarına, düşüncelerine tanıklık eden örnekler sık sık görülür: Limni ve Matta mektupları. Ziya Gökalp, yay. F. A. Tansel, 1965) vd. Cumhuriyet döneminde kitap biçiminde derlenmiş mektuplar çağdaş edebiyatın gelişimi için zengin bir kaynak oluşturur. Örn. Ziya’ya mektup lar, C. S. Tarancı, 1957; Nazım Hikmet’in uzun hapishane yaşantısı boyunca kaleme aldığı mektuplardan oluşan Kemal Tahir'e mahpusaneden mektuplar (1968), Oğlum, canım evladım Memed'im (1968), Vâ-Nû'lara mektuplar (1970), Nâzım ile Piraye (1976); Y. N. Nayır’a çağdaşı yazarların gönderdiği mektupların derlendiği Dost mektuplar, 1972; Ahmet Hamdı Tanpınar'ın mektupları, 1974; Mektuplarıyla Halikarnas Balıkçısı, yay. A. Erhat, 1976; Kardeş mektupları, B. R. Eyüboğlu S. Eyüboğlu, 1985 vd. Bazı mektuplar manzum biçimde kaleme alınmıştır (örn. İsmail Safa'nın, kardeşi Vefa'ya mektup-şiirleri, O. V. Kanık'ın Oktay’a mektuplar'ı vd.). Yaşayan belli bir kişiye yazılmamış, ancak mektup biçiminde olan şiirler de vardır (örn. K. Kamu’nun Kurtuluş savaşı’yla ilgili İzmir yollarında'sı, B. R. Eyüboğlu'nun Yaradana mektuplar'ı vd.). Zaman zaman eleştiri, deneme, fıkra konuları mektup biçiminde işlenmiştir: Örn. Tahribi harabat, İrfan Paşa'ya mektup, Namık Kemal; Şehir mektupları, Ahmet Rasim, 1910-1911; Okuruma mektuplar, Ataç, 1958; Etiler mektupları, N. Cumalı, 1982 vd.

Mesnevilerde konunun gelişimine yer yer manzum mektupların katkısı olur (örn. Şeyhi'nin Husrev ü Şirin'inde Ferhat'ın ölümü üzerine Hüsrev'in, Meryem'in ölümü dolayısıyla Şirin’in mektupları vd.). Birbirini izleyen mektuplar biçiminde düzenlenmiş ya da içinde mektuplara yer verilmiş romanlar da vardır: Mutallaka, H. R. Gürpınar, 1897; Handan, H. E. Adıvar, 1912; Bir kadın düşmanı, R. N. Güntekin, 1927; Mektup aşkları, L. Erbil, 1988.

—Eğit. Türkiye’de 1970'li yılların başlarında üniversiteye giremeyenlerin giderek artması, yükseköğrenimdeki yığılmaları önleme çabalarını hızlandırdı. 1974-1975 öğretim yılı Üniversitelerarası giriş sınavı’nda, yeterli puanı tutturamayanlara yükseköğrenim olanağı sağlamak amacıyla Mektupla yükseköğretim kurumu oluşturuldu. Bu yöntemle öğretmen yetiştirilmek istendi. Böylelikle öğretmen açığının da kapatılabileceği düşünüldü. Mektupla yükseköğretimin Eğitim enstitüleri, Yükseköğretmen okullarının bazı bölümleri, Kız ve Erkek teknik okullarıyla Turizm ve ticaret yüksek öğretmen okullarında uygulanması öngörüldü. Bu programın yürütülmesi amacıyla Mektupla öğretim merkezi adıyla bir merkez, Mektup la öğretim okulu adıyla taşra örgütü kuruldu. Öğrenciler, özel yetenek isteyen müzik, resim ve bedeneğitimi bölümlerinde ikinci bir sınavdan geçirildiler. Öğrencilere her ders için 8 ders mektubu gönderildi. Yıl sonu sınavlarında başarı gösterenler yaz okullarında uygulama, laboratuvar, atölye çalışmalarını sürdürdüler. Öğretim devresi sonunda başarı gösterenler normal öğrenciler gibi diploma aldılar. 1974-1975 ders yılında kayıtlı 40 126 öğrenciden 31 529'u sınava girdi. Bunların o/o 9,8’i doğrudan sınıf geçti.

1975-1976 öğretim yılında 140 000 üniversite öğrenci adayına mektupla öğretim yoluyla yükseköğrenim sağlamayı amaçlayan Yaygın yükseköğretim kurumu (YAY KUR) sistemine geçildi. 1978'e kadar sürdürülen bu uygulama olumlu sonuç vermedi. 200 000'i bulan kayıtlı öğrenciden çok azı başarı gösterdi. Bu durum karşısında 1978-1979 öğretim yılından sonra YAY KUR’a yeni öğrenci alınmaması, o zamana kadar kayıtlı bulunan öğrencilerin haklarının korunması kararlaştırıldı.

—Postc. Mektup postası türleri mektup lar (standart mektup, kart, tebrik), posta kartları, tam ve indirimli ücretle satılan basılmış kâğıtlar, körlere özgü yazılar ve küçük paketler'dir. Standart mektup ve tebrik zarflarının en küçük boyutu 9x14 cm, en büyük boyutu 12x23,5 cm; resimli posta kartlarının en küçük boyutu 9x14 cm, en büyük boyutu ise 10,5x14,8 cm’dir. Mektup postası türlerinin her biri “adi", “taahhütlü”, “iadeli taahhütlü”, "alıcının kendisine verilecek”, “alma haberi", “özel ulak”, "APS (Acele posta servisi)”, “postrestant” işaretlerinden biri ya da birkaçıyla işaretlenerek yollanabilir. Posta ücretleri, 10-2 000 g arasındaki ağırlık grupları, alıcının yurtdışında ya da yurtiçinde oluşu dikkate alınarak saptanır.

Kaynak: Büyük Larousse
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 26 Şubat 2017 03:05