Arama

Millet Nedir? - Tek Mesaj #4

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
19 Ocak 2016       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
MİLLET,
-tl a. (ar. millet).
1. Aynı topraklar üzerinde yaşayan, aynı kökten gelen, ortak bir tarihleri, kültürleri, gelenekleri olan, çoğu kez de aynı dili konuşan insanlardan oluşan topluluk. (Eşanl. ULUS).
2.Tkz. Ad + milleti, cinsiyet, meslek, etkinlik vb. bakımlardan benzer özellikleri olan kimselerin oluşturduğu topluluk: Kadın milleti. Erkek milleti. Köylü milleti.
3. Bir yerde bulunan kimselerin tümü, herkes; ahali: Bu duygusal konuşma milletin gözlerini doldurmuştu Millet iyice acıktı, sofrayı hazırlayalım artık. O anlatıyor, millet gülmekten kırılıyor.
4. Millet Meclisi, milletvekillerinden oluşan kurul; bu kurulun toplandığı yapı.
Ad:  millet4.jpg
Gösterim: 2071
Boyut:  59.9 KB

—Esk
1. Aynı dinden olan milletler bütünü, ümmet,
2. Din, mezhep.
3. Millet -i beyza, İslam ümmeti. ll Millet-i hâkime, yönetimi elinde tutan ulus ll Milletı-i İslam, İslam dininden olanların tümü. ll Millet i mesihiye, hıristiyanlann tümü. ll Millet-i muazzama, büyük millet; İslam topluluğu.

Millet Meclisi, Türkiye'de 1961 Anayasası'nın benimsediği sistemde yasama organının, 450 milletvekilinden oluşan kanadı. (Yasama organının öteki kanadı Cumhuriyet Sena- tosu'ydu. TBMM, Millet Meclisi ve Cumhuriyet Senatosu'ndan meydana geliyordu.)

—Huk. Millet itibarıyla yetki — YETKİ.

—Osmanlı devletinde müslüman olmayan topluluk (rum milleti, ermeni milleti, yahudi milleti vb.) için Tanzimat dönemine kadar kullanılan terim. (Arap, acem, kürt, boşnak, çerkez, abaza, pomak, berberi gibi müslüman halk ve Türkler içinse "ümmet" terimi geçerliydi.)
  • Millet başı, OsmanlI devletinde, şehirlerdeki rum, ermeni, yahudi mahallelerinin önde gelenleri. (Mahalle ihtiyar heyetine üye olan millet başılardan biri muhtar seçilirdi. Müslüman olmayan köylerde ise millet başı muhtar seçilince, "kocabaşı" adıyla anılırdı).
  • Millet-i hâkime ya da millet-i galibe, Osmanlı devletinde çoğunluğu oluşturan müslüman halk.
  • Millet-i mahkûme ya da millet-i mağlube, Ösmanlı devletinde müslüman olmayan halk.
  • Millet-i muazzama-i Osmaniye, büyük osmarılı ulusu.
  • Millet-i müseşerria-i islamiye, OsmanlI devletinde din yasalarına (şeriat) sıkı sıkıya bağlı tüm müslümanlar. (Bu terim genelinde Sünni mezhepten olanları kapsardı.)
Millet-i hâkime ya da millet-i galibe Anadolu, Rumeli, Mısır Arabistan, Kuzey Afrika gibi OsmanlI devletinin egemenlik sınırı içinde yaşayan halkın çoğunluğu müslüman olmakla birlikte, ayrı uluslardandı. Böylece Fransız devrimi'nin (1789) getirdiği "millet” kavramı, tüm öteki imparatorluklar gibi Osmanlı devletinde de etkisini gösterince, Rumeli eyaletleri (Sırbistan, Hırvatistan, Arnavutluk, Bulgaristan vb.) ayrı milletlerden olduklarını öne sürüp türk yönetimine karşı ayaklandılar ve XIX. yy. sonlarına kadar tek tek OsmanlI imparatorluğu'ndan koptular.

Millet-i mahkûme ya da millet-i mağlube.
Hıristiyan uyruklulara geniş haklar tanıyan Tanzimat fermanı (1839) ile bu deyim ortadan kalktı ve müslümanlarla hıris- tiyan toplulukları arasında siyasal eşitlik sağlanmasına çalışıldı. Ancak, Birinci meşrutiyet'ten sonra 1876 Anayasası tartışılırken, Kuran'ın "veşavirhum fi'lemr" sözünün geçtiği ayetine göre yalnız müslümanların kendi aralarında görüşüp oylama yapabilecekleri tezini ortaya atan bağnazlar, bu nedenle müslüman olmayanların ortak bir meclise üye vermelerinin temel inançlara ters düştüğünü savundular. Öte yandan, “millet-i müttehide-i Osmaniye” (osmanlı birleşik ulusları) düşüncesini uygulamakta kararlı olan BabIâli, osmanlı ulusçuluğunun tam olarak temsil edilebilmesi amacıyla Mebusan medisi'nin açılış ve kapanış toplantılarında osmanlı egemenliğindeki hıristiyan milletler (rum, sırp, bulgar vb.) ruhani başkanlarının hazır bulunmaları için büyük özen gösterdi.

Millet-i muazzama-i Osmaniye.
XIX. yy.’ da başlayan milliyetçi ayaklanmaları durdurmak, osmanlı uyruğundaki tüm etnik grupları kaynaştırıp birleştirmek için temel siyasal görüş olarak Osmanlıcılık benimsendi. Ote yandan, Tanzimat'tan beri batılılaşma yolunda olan osmanlı aydınları, ümmetçilik ve Osmanlıcılığın yerine geçecek daha tutarlı bir siyasal kavram arayışı içindeydiler, ilk Mebusan meclisi' nin dağıtılmasıyla (1878) Birinci meşrutiyetin sona ermesi üzerine "millet" görüşü doğrultusunda bir türk milliyetçiliği kavramı gelişmeye başladı, ikinci meşrutiyet' ten sonra, özellikle İttihat ve Terakki iktidarı döneminde millet kavramına ırk, dil, tarih öğelerinin de katıldığı yeni bir milliyetçilik akımı benimsendi. Osmanlıcılığa karşı çıkan ve “milliyecilik” adı verilen bu görüş, daha sonra türkçülük akımının temel ilkesini oluşturdu.

Kaynak: Büyük Larousse
Son düzenleyen Safi; 5 Haziran 2017 22:08